Sedat Peker'in iddialarına ilişkin suç duyurusunda bulunmuştu: İzmir Barosu'ndan yeni açıklama

İzmir Barosu, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarıyla ilgili olarak suç duyurusunda bulunmuş; Peker'in yanı sıra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski bakan Mehmet Ağar, oğlu AKP Milletvekili Tolga Ağar ve eski Başbakan AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım hakkında gerekli incelemelerin yapılmasını istemişti.

Baro, soruşturmanın selameti açısından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun görevden alınmasını talep etmişti.

"SAVCILAR NEDEN HAREKETE GEÇMİYOR?"

ANKA Haber Ajansı'na konuşan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, cumhuriyet savcılarına çağrı yaptı.

Yücel şöyle konuştu:

"Sedat Peker'in açıklamaları siyaset mafya ilişkisine, çeteleşmeye, devlet içinde çöreklenmiş bir yapıya işaret ediyor. Açıklamalarında kimi olaylar için kendisinin bizzat fail ve azmettiren olduğunu söylüyor. Yabana atılacak açıklamalar değil. Tecavüz edilen, öldürülen kadınlardan, uyuşturucu ticaretinden, siyasi figürlerin bu suçların içinde rol aldığından, hatta örgütleyicisi olduğundan söz ediyor.

Bir yurttaş bu eylemleri gerçekleştirmiş olsaydı cumhuriyet savcıları tereddütsüz harekete geçerdi. Telefon kayıtları getirtilir, uçak biletleri kontrol edilir, olaylarla ilişkisi var mı diye bakılırdı. Bir aydır bu yayınlar devam ettiği halde işin içinde soruşturma mercilerinin amiri konumundaki bir bakanın bulunması nedeniyle cumhuriyet savcıları harekete geçebilmiş değil.

Bunun iki sebebi olabilir. Kendi durumlarından korkuyor olabilirler. Ya da kolluk kuvvetlerine güvenmiyor, onlarla bu işi sonuçlandıramayacaklarını düşünüyor olabilirler. Herkes bugüne kadar ölü taklidi yapmayı sürdürüyor."

"SÜLEYMAN SOYLU DERHAL GÖREVDEN ALINMALI"

İzmir Barosu olarak kirli ilişkilerin ortaya çıkarılması için suç duyurusunda bulunduklarını anımsatan Özkan Yücel şunları söyledi:

"İzmir Barosu olarak tek amacımız var. Bu, ülkeyi, siyaseti ve toplumu kirleten bir şeydir. Haraçlardan, çökülen yerlerden söz edilen video kayıtları. Bunlar gerçekse çok vahim. Türkiye'de Susurluk skandalı yaşandı. O dönem bir kamyondu bu skandalı ortaya çıkaran. Şimdi bizzat, 'Bu olayların içerisindeyim' diyen bir şahıs ifşa ediyor. Soruşturmaya değer olduğunu düşünüyoruz. Bunun arkasındaki tüm gerçeklerin çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu şekilde Türkiye'nin temizlenmesi, yaşanabilir bir geleceğe ulaşması mümkün değil.

Bu tür yapılar bir yandan siyaseti, bir yandan da toplum yapısını çürütür. Hiçbir şeyin hak ettiği şekilde hayata geçmesine izin vermezler. Hukuk gerekeni yapsın diye savcıları göreve çağırdık. Korkmayın dedik. Delile ulaşacak olanlar kolluk görevlileri ve yeri geldiğinde jandarma. Bunların amiri pozisyondaki biri soruşturulacak. Herhangi bir baskıyı ve yönlendirmeyi engellemek açısından Süleyman Soylu'nun derhal görevden alınması şarttır. Bu soruşturmanın sağlıkla yürütülebilmesinin ön koşuludur."