Çanakkale'de talana Valilik onayı
Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağının içinde kalan siyanürlü altın ve gümüş madeni için Danıştay’ın süreci durduran kararına rağmen Valilik’ten onay geldi.
DEMET SARGIN/BİRGÜN- Çanakkale’de Atikhisar Su Barajı Havzası içerisinde yer alan ve halen ÇED süreci ile ilgili mahkemelik olan ‘Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni Kapasite Artışı ve Zenginleştirme Tesisi Projesi’ için Çanakkale Valisi Orhan Tavlı Gayri Sıhhi Müessese Ruhsatına (GSMR) imza attı. Bu kararla birlikte, Kanadalı Alamost Gold isimli şirketin bölgede bulunan orman katliamına onay verilmiş ve siyanürlü altın madeni işletmeciliği için çalışmaların başlatılmasına izin verilmiş oldu.
Danıştay yeni bilirkişi raporu istemişti
Atik Hisar Barajı Su Toplama Havzası’nda Altın ve Gümüş Madenciliği yapacak olan firmanın proje genişletme başvurusu Danıştay engeline takılmıştı. Danıştay, yeni bir bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini ve ÇED sürecinde görev alacak bilirkişi heyetinin Çanakkale yöresinden, gerekli niteliklere sahip kişilerden seçilmesi gerektiğini söylemişti. Halen yargıda olan Kirazlı Altın ve Gümüş Madenciliği projesi için Çanakkale Valisi Orhan Tavlı’nın GSMR’na imza atması sonrasında adeta Çanakkale’nin ölüm fermanı imzalanmış oldu. Çünkü, Atik Hisar Barajı Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağı.
Valiliğin onayına tepki gösteren İDA Dayanışması Dönem Başkanı Ekrem Akgül BirGün’e konutu. Valilere verilen yetkinin bir felakete dönüşeceğini söyleyen Ekrem sözlerine şöyle devam etti: “Konuyla ilgili yıllardır süren bir mücadelemiz var. Danıştay’ın kapasite genişletme sürecinde ‘dur’ demesine rağmen valilere son yıllarda verilen yetkiyle, proje bir anda onaylandı. Oysaki Danıştay toplu burada yaşayan insanlara atmıştı. ‘Yereli iyi bilen bir bilirkişi heyeti oluşturulsun. Bu bilirkişilerin vereceği karara göre rapor çıksın’ demişti. Biz İDA olarak bu konuda uzman olabileceğini düşündüğümüz kurumlara başvurarak alternatif bir bilirkişi heyeti oluşturduk. Bilinçli bilim insanlarıyla dolu bir heyet. Bu heyetin raporu tam çıkmak üzereyken bu onay geldi. Eğer valilerin verdiği ruhsat serbestliği tanınırsa -ki tanınacak gibi görünüyor- güzelim bu coğrafya belki de tarihinde hiç görülmemiş bir saldırıya maruz kalacak.”
Halk musluktan akan suyla zehirlenecek
Şu aşamada yapacakları şeyin halka yaşanacak tahribatı derinlemesine anlatmak ve büyük bir farkındalık yaratmak olduğuyla devam ediyor Akgül. “Musluğumuzdan akacak suyla zehirleneceğiz” diyen Akgül şöyle devam ediyor: “Tek su kaynağımız burası. Halkın tepki göstermesi lazım çünkü hayvanlarına verdikleri bitkilerini suladıkları su bu.”
Bugün Çanakkale’deki yaşam savunucularının, meslek örgütlerinin ve siyasi partilerin biraraya gelerek bir toplantı yapacakları bilgisini de veren Akgül sözlerini: “Toplantıdan sonra insanlara bu projenin ne olduğunu, nasıl bir yıkım yaratacağını tekrar tekrar anlatacağımız bir sürece başlayacağız. Onay verildi diye peşini bırakmayacağız. En geniş çevreye kadar bu talanı duyuracağız. Halkın ‘Sen beni zehirleyemezsin. Temiz hava, temiz su, temiz toprak benim hakkım. Bunu engelleyemezsin’ demesi lazım.
Valiliğe çağrı: Onayı geri çekin
Konuyla ilgili olarak CHP Çanakkale İl Başkanlığı da bir açıklama yaptı. Valiliğe çağrı yapılan açıklamada, “Çanakkale halkını yakından ilgilendiren ve hayati önem taşıyan bu konuda, Çanakkale Valiliğini göreve davet ediyoruz. Altın arama şirketine verdiğiniz Ruhsatı iptal ediniz. Sayın vali söz konusu işletmeye Danıştay kararlarına rağmen GSRM ruhsatı vermek çok ciddi bir teknik incelemenin yanı sıra, vicdani, insani, ahlaki ve evrensel hukuka ilişkin değerlendirme yapmayı gerektirmektedir” denildi.
Çanakkale İl Başkanı İsmet Güneşhan imzasıyla yapılan açıklama, “Yaşama hakkımızı elimizden alanlara karşı dayanışmayı ve toplumsal mücadeleyi büyüteceğimize olan inancım ile Çanakkale’nin havasını soluyan, suyunu içen, verimli topraklarında yetişen ürünleri ile beslenenleri birleşik mücadeleye çağırıyorum” ifadeleriyle son buldu.
Ağaçlar hukuksuzca kesildi
Kirazlı Bölgesinde Altın Madenciliği yapacak olan firma, Atik Hisar Barajı Su Toplama havzası içerisindeki bölgede ruhsatsız ve izinsiz bir şekilde günlerce ağaç katliamı gerçekleştirmişti. Çevrecilerin yaptığı eylemler sonrasında bir süre geri adım atan firma tepkiler dindikten sonra tekrar faaliyete geçmiş ve ağaç katliamına devam etmişti. Bölgede ağaç kesimi yapılması için ÇED Raporu ve GSMR olmamasına rağmen yapılan kesimlere göz yuman Çevre Şehircilik İl Müdürü ve Çanakkale Orman Bölge Müdür hakkında çevre örgütleri suç duyurusunda bulunmuştu.
