'Elinde adisyon olan varsa bize başvursun'

Alaçatı'da bazı mekanlarda, müşterilerden fazla ücret alındığına dair haberler çıkmıştı.

'Elinde adisyon olan varsa bize başvursun'

İzmir Çeşme Alaçatı'da, bazı eğlence mekanlarının 'müzik ücreti' adı altında para aldığına yönelik iddialarla ilgili konuşan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, "Fırsatçı işletmeciler 'Ben 2.5 ayda ne yapabilirsem yaparım. Gerekirse havaya sıktığım kokunun bile parasını alırım' diyor" ifadesini kullandı.

Hürriyet'te yer alan iddiaya göre, müşterilerinden 'müzik bedeli' adı altında ücret istedi. İşletmeler, 'müzik bedeli' olarak adisyonlara kişi başı 50 lira yansıttı. İddialar, ilçede tartışma yarattı. Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, kendilerine bu yönde bir şikayet gelmediğini belirtti. Bu tür bir uygulamaya rastlamadıklarını kaydeden Dalgıç, vatandaşlara çağrıda bulunarak, "Olayı araştırıyorum. Elinde bir tane adisyon olan varsa bize başvursun, biz o işletmeler için gereğini yaparız. Ama böyle bir duruma rastlamadık. İlgili idare bununla ilgili bir işlem yapmıyorsa o zaman bu tür konulara girilir. Gerekli denetimler de yapılıyor" dedi.

ETİK Başkanı Mehmet İşler ise Alaçatı'da bazı eğlence mekanlarının, müşterilerden bu bedeli aldığını söyledi. Mehmet İşler, "Müzik Meslek Birlikleri Yasası çıktı. Bu yasada, telif hakları ödeme konusunda bir düzenleme yapıldı. Telif hakkı çıkınca ciddi bedeller ödenmeye başlandı. Ancak yasada bazı boşluklar var. Eğlence mekanlarının müşterilerinden bu şekilde ücret alamayacaklarına dair açık ve net bir yönetmelik veya mevzuat yok" diye konuştu.

'FIRSATÇI İŞLETMELER VAR'
İşletmede dinletilen müziklerden dolayı mekan sahiplerinin telif ödediğini anımsatan Mehmet İşler, şunları söyledi:

"Asıl geliri müzikten olanlar ve olmayanlar var. Oteller müzik yapıyordu. Sadece bir fon olsun diye yapılıyordu. O müziği satarak gelir elde etmiyorlardı. Ancak gece kulüpleri müzik satıyor. İnsanlar oradaki müziğe ve eğlenceye gidiyor. Çekim ve cazibe gücünü aslında eğlence oluşturuyor. İçki değil. İçki başka yerlerde de var. Orada yaratılan ambiyans ve bunun ana unsuru olan müzik. Bu işletmeler de müzik için ciddi bedeller harcıyorlar. İstanbul'dan özel DJ getiriyoruz. Özel şov grupları getiriyorlar. Özel sanatçı ve müzik yapanları getiriyorlar. O mekanın da asıl cazibe gücü müzik. İnsanlar müzik dinlemek için geldiklerinden dolayı mekanlar da müzik satar hale geldi."

'NEREDEYSE HAVADAN BİLE PARA ALACAKLAR'
İşletmelerde asıl gider kalemleri içerisinde bu tip harcamaların ciddi yer edinmeye başlamasının ardından mekan sahiplerinin bu yüksek gider kalemlerini müşterisine yansıtmaya başladığını söyleyen Mehmet İşler, "Bu tür mekanlara gidenler zaten içki ya da yemek için değil, müzik için gidiyor. Bunu satın alıyorlar. Böyle olunca işletmeler de 'Ben bu müziği satarım' demeye başladı. Çünkü maliyetleri yükseldi. Böyle bir gider kalemi var. Giderleştirdiği bir şeyi gelir haline çevirme hakkı var. Ama bugüne kadar bu yapılmıyordu. Çünkü müziğin böyle bir maliyeti yoktu" diye konuştu. Alaçatı'da sezonun 2.5 ay olduğunu, bu sürede neredeyse oradaki havadan bile para almaya kalkan, bunu ranta çeviren bazı fırsatçı işletmecilerin bulunduğunu ileri süren ETİK Başkanı Mehmet İşler, "Fırsatçı işletmeciler diyor ki 'Ben 2.5 ayda ne yapabilirsem yaparım. Gerekirse mekanımdaki havaya sıktığım kokunun bile parasını alırım.' Burada ters olan bir şey var, o da buna karşılık veren bir kesimin olması. Gidip satın alan bir kesim var. Şikayetçi olan böyle mekanlara gitmez, protesto eder. O zaman da belki mekan sahibi serbest piyasaya göre kendine çekidüzen verir. Buna karşı çıkmayan ve hizmeti satın alan kesim olunca biz de karşı çıkamıyoruz" dedi.

'BELEDİYELER TEDBİR ALMAK ZORUNDA'
Tartışmalar nedeniyle kaybeden tarafın aslında Alaçatı olduğunu belirten Mehmet İşler, Alaçatı'nın bu tür uygulamalar ile imajının bozulduğunu söyledi. Alaçatı'nın adının 'pahalı, kazıkçı, tüketiciyi sömüren, insanları kıstırdığında ceplerindeki parayı alan, fırsatçı, rantçı' diye hafızalara kazınacağından endişe duyduğunu ifade eden İşler, bunun da bölge için gelecekte büyük sorun yaratacağını belirtti. Mevzuattaki boşluklardan faydalanan bu tür işletmeler için yerel yönetimlerin harekete geçmesi gerektiğine değinen İşler, "Belediye eğer Alaçatı ve Çeşme'nin geleceğini düşünüyorsa, bunlarla ilgili tedbir almak zorunda. Aksi halde bir müddet sonra Çeşme, kimsenin gitmediği, uğramadığı, insanlarını kazıklayan bir yer olarak algılanacak. Bu da oranın zamanla bir gül gibi solmasına, bu kötü imajdan dolayı yok olmasına neden olacak. Çeşme'ye yazık olacak" ifadelerini kullandı.