Tüm çabalar boşa gitti: Tedbir alınmazsa vaka artışı sonbahara kadar devam edecek
ENFEKSİYON Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, koronavirüs vaka sayılarındaki artışın, kademeli normalleşmeye geçildikten sonra insan hareketliliğinin artmasıyla başladığını söyledi.
ENFEKSİYON Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, koronavirüs vaka sayılarındaki artışın, kademeli normalleşmeye geçildikten sonra insan hareketliliğinin artmasıyla başladığını söyledi.
Önlem alınmazsa salgının sonbahara kadar artmaya devam edeceğini belirten Ertuğrul, “Herhangi bir kısıtlama veya önlem alınmazsa artışın devam edeceğini söyleyebiliriz. Önümüzdeki sonbahara kadar yani ağustos ayı boyunca sürekli olarak bir artış eğilimi olacaktır” dedi.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul, vaka sayılarının artmasını önlemek için mutlaka tedbirler alınması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Ertuğrul, “Haziran ayı başından itibaren kademeli normalleşme sürecine girmiştik ve 1 Temmuz'dan itibaren sadece nargile içmek yasaklandı, Covid-19 kısıtlamaları doğrultusunda.
Şimdi geldiğimiz noktada insan hareketi çok fazla arttı. Bir de Rusya'dan özellikle de delta varyantının yaygın olduğu ülkelerden turist girişi olduğu ülkemize tüm bunları topladığımızda bağışıklığımız da henüz yeterli olmadığından dolayı olgu sayıları arttı. Bunu öngörüyorduk, öngördüğümüz şeyler yavaş yavaş oluyor zaten. Eğer herhangi bir kısıtlama veya bir önlem alınmazsa bu artışın devam edeceğini söyleyebiliriz. Ne zamana kadar? Önümüzdeki sonbahara kadar yani ağustos ayı boyunca sürekli olarak bir artış eğilimi olacaktır” dedi.
‘TOPLUMSAL BAĞIŞIKLIĞIN SAĞLANMASI GEREK’
Toplumsal bağışıklığın sağlanmasının önemli olduğunu ve bunun için de hızlıca aşı yapılması gerektiğini dile getiren Ertuğrul, şunları söyledi:
“Öncelikli olarak toplumsal bağışıklığın sağlanması gerekiyor ve bunun için çok daha hızlı bir biçimde aşı yapmamız gerekiyor. Bir ara çok iyi gidiyorduk günde 1- 1,5 milyon doz gibi. Şu anda yaklaşık 40 milyon civarında ikinci doz aşı olmayan insanımız var ve sağlık bakanı açıkladığına göre de 20 milyon hiç aşısız vatandaşımız var. Şu anda olan zaten aşısızların ve yeterli aşı olmamış, tek doz olanların pandemisini yaşıyoruz.
Bir an önce onların aşılanması gerekiyor. Onun dışında da bu toplumsal bağışıklık sağlanana kadar mutlaka bir kısıtlama önlem bir şeyler yapılmalı ve zaten bazı sektörler kendiliklerinden bunu yapmaya başladılar. İşte açıkladılar; bundan sonra Covid aşısı olmayanlar bazı yerleri giremeyecekler. Lokantalar, kahveler gibi bunu devletin yapmasına gerek kalmadan sektör temsilcileri yapmaya başladı."
‘TEMEL UNSUR MASKE’
Vaka sayılarının artmasının okulları engellememesi için öğretmenlerin ve okul çalışanlarının aşılarının tamamlanmasının çok önemli olduğunu belirten Ertuğrul, “Şöyle bir sorunla karşı karşıyayız. Örneğin; çocuklar evet, hastalığa yakalandıklarında hafif anlatıyorlar ama eve götürdükleri virüs ne yazık ki büyüklerin hastalanmasına ve bazen yaşamlarını yitirmesine yol açabiliyor. Bu nedenle de okulların açılması sıkıntıya girebilir ama bu sene ne olursa olsun tüm şartları zorlayarak okulları yüz yüze eğitime açmalıyız artık. Bunun için de vatandaşların artık duyarlı olup bir an önce şu aşılarını da yaptırmaları gerekiyor” dedi.
Salgında en büyük unsurun maske olduğunu ve havaların ısınmasıyla insanların maskelerini çıkardığı belirten Prof. Dr. Ertuğrul, “'Ne yazık ki öyle gibi görünüyor. Aşı olduk veya tek doz olduk, zaten pandemi de bitti, her şey normal' gibi bir rehavet içerisinde herkes. Halbuki temel unsuru hala maske. Özellikle kapalı alanlar içerisinde insanların maske ile dolaşabilmesi belirli bir sosyal mesafe ayarlayabilmeleri gerekiyordu fakat görüyoruz ki artık bunlar ortadan kalkmış gibi insanlar normale dönmüşler gibi’’ diye konuştu.