Kadınlar orman yangınlarının yaralarını sarmak için çeyiz sandıklarını açtı!
Tekirdağ’daki kadınlar, çeyiz sandıklarını, yangın bölgelerinde eşyalarının yanması nedeniyle mağdur olan hemcinsleri için açtı.
Tekirdağlı kadınlar, Manavgat’taki hemcinslerine gönderilmek üzere bir kamyon dolusu giyecek malzemesi topladı. Bazı kadınlar, kampanyaya kendi çeyizinde bulunan giysileri bağışladı.
Kıyafetlerin içinden çıkan paralar ise eşyaları paketleyen kadınları duygulandırdı. 8 yıl önce evi yanan bir kadın ise ‘Onları en iyi ben anlarım’ diyerek toplanan eşyaları paketledi.
Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesi Bıyıkali köyünde yaşayan iki çocuk annesi Ebru Örnek, evleri yanan kadınları görünce çevre köylere de haber vererek yardım kampanyası başlattı.
Örnek’in duyurduğu kampanya, kısa sürede büyüdü. Köylü kadınlar Örnek’in evine şalvar, yazma, çamaşır, yatak ve yorgan getirmeye başladı. Gelinlik çeyiz sandıklarını açan köylü kadınlar, el emeği göz nuru yazmalarını yangından etkilenen bölgeye ulaştırmak için hazırladı.
KIYAFETLERİN ARASINDAN ÇIKAN PARALAR DUYGULANDIRDI
Kısa sürede bir kamyon eşya toplayan Örnek ve arkadaşlarını en çok etkileyen ise kıyafetlerin arasından çıkan paralar oldu. Örnek, eşi Okan Örnek ile birlikte eşyaları Manavgat’taki köylü kadınlara teslim edecek.
BABAANNE YADİGARLARINI SANDIKTAN ÇIKARDILAR
Kampanyayı başlatan Ebru Örnek, şunları anlattı:
“Malum, zor dönemden geçiyoruz. Yangın bölgesinden atılan internetteki haberleri sürekli takip ediyorum. Köy kadınlarının özellikle şalvar, eşarp, üstlük, anne eşarbı anne üstlüklerine ihtiyacı olduğunu gördüm. Böyle bir paylaşım gördüm. Bizde de şalvar çoktur. Amacım oradaki insanlara yardımcı olmak. Arkadaşlarımdan sandıklarından 3-5 tane alarak kendi gücümle göndermeyi amaçladım. Amacım 3-5 koliydi ama şu anda bir kamyon çıkartacak kadar eşya topladım. Çeyizlerinden, sandıklarından anne yadigarlarını, babaanne yadigarlarını yollayanlar, anne şalvarlarını gönderenler oldu.”
Eşyaları paketlemeye yardım eden Selma Altay, “Ebru arkadaşımız köyde böyle bir kampanya başlattı. Biz Bıyıkali ve Karacakılavuz köyleri olarak birbirinize haber vererek gerek sosyal medyadan gerek WhatsApp’tan haberleşerek böyle bir kampanyaya imza atık. Kadınlarımızın ve çocuklarımızın giysiye, yatacak yatak ve yorgana ihtiyacı olduğunu bildirdik. Burada toplanan eşyaları paketledik. Ürünlerimizi hazırladık. Kıyafetlerin yanında temizlik malzemelerini kolileyerek hazır ettik” dedi.
Tuğba Urcan ise “Civar köylerden gelen bebek eşyalarına kadar ürünlerimizi paketledik. Gelin sandıklarından çıkan kıyafetleri insanlar özenle bizlere getirdi. Bizler de bunları paketledik. İnşallah insanlara ulaştıracağız” diye konuştu.
“8 YIL ÖNCE EVİM YANDI ONLARI EN İYİ BEN ANLARIM”
Sekiz yıl önce evi kül olan Ümmühan Çakı da şunları söyledi: “Bir bayram günü, benim de 8 yıl önce evim yanmıştı. Onları en iyi anlayan da benim. Yemek yaptığımız sırada elektrikten çıkan yangında evimiz bir saatte kül oldu. İçeriden bir kendimiz çıktık. Eşyalarımızı dahi çıkartamadık. Bölgedeki insanları görünce aynı duyguları yeniden yaşadım. Zaten hiç unutamamıştım. Bir türlü unutamadık. Yeni ev yaptık eşya aldık ama bir türlü yangını unutamadık. Hatıralarımız yandı.” (ANKA)
