Bilal Erdoğan: Her bir medeniyet belli bir sürenin sonunda çöküş dönemine giriyor
Bilal Erdoğan, "Her bir medeniyet belli bir sürenin sonunda bir yavaşlama ve çöküş dönemine giriyor. Batı medeniyeti şu anda o yavaşlama ve belki de çöküş döneminin başında." dedi.
Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı (İBTAV) Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan, Sultangazi Belediyesince düzenlenen "2021-2022 Prof. Dr. Fuat Sezgin Bilim, Kültür ve Sanat Sezonu"nun açılış programına katıldı.
Türkiye'de 2019'un ''Fuat Sezgin Yılı'' olarak ilan edildiğini hatırlatan Erdoğan, bu amaçla İBTAV koordinasyonunda yurt içi ve dışında binin üzerinde etkinlik yapıldığını söyledi.
Bilal Erdoğan, bu etkinliklerin Fuat Sezgin'in tanınması, çalışmalarından gençliğin haberdar olması için düzenlendiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Fuat Sezgin, 94 yaşında rahmet-i Rahman'a kavuştuğunda hayatının 70 yılını mesai mefhumu bilmeksizin eviyle enstitü arasında geçirdi. Hayatını davasına vakfetmiş bir insandı. Bizim ecdadımız, Müslümanlar 800-900 yıl dünyada bilimin öncüsü olmuş, gelişmesine hizmet etmiş. 8. yüzyıldan itibaren önce eski Yunan'da yazılmış metinleri tercüme etmişler, bunları okumuşlar. Sonra bunların üstüne koymaya başlamışlar. Sadece felsefe de değil, matematik, trigonometri, geometri, astronomi, tıp, fizik, kimya ve biyolojide. Hepsinde okuduklarının üstüne koyup, onun ötesine geçmişler. Yani bilimde üretken bir dönemi yönetmişler. Daha sonra ne olmuş? 18. yüzyıldan itibaren matbaa bulununca Batı, o güne kadar Müslüman bilim insanlarının ortaya koyduğu eserleri basıp, yaymaya başlıyor. Şimdi bu hikayeyi bilmemiz neden önemli? Fuat Sezgin, özellikle Müslümanların ve gençlerin bu hikayeyi bilmesini istiyordu. Çünkü yapılması gerekenin ne olduğuna dair çok net, temiz bir reçete var önümüzde. Nedir o reçete? Mevcut bilimlerin geldiği noktayı çok iyi okuyacağız."
Gençlerin kendi müktesebatına hakim olması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, "Ecdadımız 18. yüzyıla kadar ne üretmiş, ne yazmış, ne çizmiş, bunları bileceğiz. Ondan sonra da biz üstüne koyacağız, öne geçeceğiz. Bilimin gelişiminde öncü olan yine Müslümanlar olacak. Bu önceden olmuş mu? Olmuş. Batı da bunu böyle yapmış. Biz de bunu böyle yapmışız. Bilimler insanlığın ortak malı olduğuna göre biz bunu alıp, öne geçip, üretken dönemimize tekrar kavuşabiliriz, Nedir? Araya 200-300 yıl girmiş olur. Ondan sonra Müslümanlar yine bilimde, fende dünyanın öncüleri haline gelebilir. Gençlerin bunu yapacaklarına inandığı için Fuat Sezgin bu işi anlatmaya çalışıyordu. 70 yıllık hayatı boyunca günde 17 saat çalıştı." diye konuştu.
'Fuat Sezgin'in hikayesi inşallah daha çok gencimiz tarafından bilinir'
Bilal Erdoğan, Fuat Sezgin'in tanınmasını önemsediğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Fuat Sezgin kendi kütüphanesinde kitaplarının yaklaşık 10 bin tanesinin cildini kendi yapmış. Bir insanın hayatının bir gayesi, bir davası olursa, hayatını inandığı bir şeye adarsa, o zaman yapabileceklerini Allah da bereketlendirir, artırır. Fuat Sezgin gibi bir insan, bizim hayatımızın döneminde yaşadı. Böyle bir insanı gördük, tanıdık. Demek ki böyle insanlar gibi olma ihtimalimiz olabilir, eğer çalışırsak, fedakarlık yaparsak, hayatımızı ulvi hedeflere adarsak. Fuat Sezgin, hayatını neden adadı? Müslüman gençler, yeniden Müslümanların bilimde, fende öncü olmalarının hikayesini, reçetesini görsünler, bilsinler ve buna yönelik olarak yeni bir öz güven kuşanmak suretiyle çalışsınlar, çabalasınlar ve öne geçsinler. Bu mümkün. 200 yıldır Batı medeniyeti önde diye tarih boyunca Batı'nın önde olduğunu düşünebilir misiniz? Ondan önce İslam medeniyeti, Antik Yunan, Mısır ve Çin medeniyetleri vardı. Bu böyle devamlı bir değişim, dönüşüm içerisinde bir süreç. Şimdi bundan sonraki medeniyet kim olacak, kim yükselecek? Neden bizim medeniyetimiz yeniden yükselmesin? Bu uğurda çalışmak beyhude bir çaba olabilir mi?"
Bilal Erdoğan, dünyanın buna ihtiyacı olduğunu dile getirerek, "Her bir medeniyet belli bir sürenin sonunda bir yavaşlama ve çöküş dönemine giriyor. Batı medeniyeti şu anda o yavaşlama ve belki de çöküş döneminin başında. Bunu da iyi analiz etmek lazım. Bu kötü bir şey olsun diye söylemiyoruz. Dünyanın doğası böyle. Şimdi biz kendi medeniyetimizden, geçmişimizden aldığımız ilhamla dünyanın geleceğini pekala inşa edebiliriz. Gençlerimize bu hedefleri gösterebiliriz. Fuat Sezgin'in hayatı da adeta buna bir işaretti. Onun için Fuat Sezgin'in hikayesi inşallah daha çok anlatılır, daha çok gencimiz tarafından bilinir. Bu bize öz güven verir, önümüze ışık tutar." ifadelerini kullandı.