'Ateş yoktu ama yanıyorduk... ': Cezaevlerindeki 'Hayata Dönüş' operasyonunun üzerinden 21 yıl geçti

Cezaevlerinde 'Hayata Dönüş' ismi verilen operasyonların üzerinden 21 yıl geçti. Siyasi hükümlü ve tutuklulara dönük operasyonların ardından F Tipi cezaevleri hayata geçirildi.

'Ateş yoktu ama yanıyorduk... ': Cezaevlerindeki 'Hayata Dönüş' operasyonunun üzerinden 21 yıl geçti

21 yıl önce F Tipi cezaevlerini protesto eden siyasi tutuklu ve hükümlülerin 20 Ekim'de başlattığı açlık grevi eylemleri 19 Kasım'da ölüm orucu eylemine çevrildi.

Tam 1 ay sonra ülke genelindeki 20 ayrı hapishanede siyasi tutuklu ve hükümlülerin kaldığı bloklara 'Hayata Dönüş' ismi verilen operasyon gerçekleştirildi. Cezaevlerine dönük baskınlarda 2'si asker, 30'u tutuklu 32 kişi hayatını kaybetti. Askerlerden birinin otopsi raporunda 'yüksek kinetik enerjili silah' ile yaralandığı ve hayatını kaybettiği bilgisi yer aldı.

'ATEŞ YOKTU AMA YANIYORDUK'

Yüzlerce kişinin yaralandığı operasyonlarda, kimyasal yanıcı madde kullanıldığı yönündeki iddialar her daim gündemdeydi. Dönemin tanıklarından Hacer Arıkan, o günü şöyle anlatıyordu: "Benim ve arkadaşlarımın kıyafetleri yanmadı. Ateş yoktu ama yanıyorduk. Sadece derimiz yandı, sonra damla damla aktı, uzadı, döküldü. Bir yıl içinde sekiz ameliyat geçirdim, ondan öncekilerin sayısını bilmiyorum.

Operasyon gerçekleştirildiğinde dönemin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, başbakan ise Bülent Ecevit'ti. Operasyonun ardından F Tipi Cezaevleri hayata geçirildi.

HDP!DEN 19 ARALIK AÇIKLAMASI

19 Aralık'ın 21'inci yıl dönümünde HDP'nin Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, yazılı bir açıklama yaparak yargının cezasızlık pratiğine dikkat çekti.

"Fikirlerin sahnelerde yargılandığı günlerdi ve her sahnenin sonunda bir güneş batıyordu annelerin gözyaşları eşliğinde" ifadeleriyle başlayan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Tarihler 20 Ekim 2000’i gösterirken engizisyonu andıran mahkemelerde mahkum edilmiş insanlar, özgürlüklerinden mahrum bırakılmalarının yanı sıra çarptırıldıkları cezaların daha ağır infaz koşullarında sürdürülmesi maksadıyla geçilecek olan F Tipi cezaevi sistemini protesto etmek için açlık grevleri başlatmıştı. Talepleri kulak ardı edilen tutsakların bir kısmı 45’inci günde açlık grevini ölüm orucuna dönüştürdü.

Tarihler 19 Aralık’ı gösterirken 'Hayata Dönüş Operasyonu' olarak adlandırılan operasyon kapsamında sabaha karşı saat 04:30 sıralarında yüzlerce asker, polis, gardiyan ve kontrgerilla birliği aynı anda 20 cezaevinde operasyon başlatmış ve onlarca ağır silah, makineli tüfek, bomba, kimyasal ve yakıcı madde kullanarak cezaevlerini kan gölüne çeviren katliamlara imza attı. Bahse konu katliamda 28 tutsak hayatını kaybederken ve yüzlerce tutsak da ağır şekilde yaralandı.

'CEZASIZLIK POLİTİKASI DÜNDEN BUGÜNE KESİNTİSİZ DEVAM EDİYOR'

İnsanlık dışı muameleleri reddeden tutsakların vahşice katledildiği bu katliam, emir eri olan 39 asker hakkında yürütülen soruşturma ve göstermelik yargılamalarla örtbas edildi. Bu katliamı planlayan ve katliam talimatını veren hiç kimse yargılanmadı. Cezasızlık politikası sonucu o günden bugüne devletin siyasi tutsaklara dönük geliştirdiği katliam politikası, yakın zamanda Garibe Gezer’in intihara sürüklenmesi, bir gün içerisinde Abdülrezzak Şuyur ve Halil Güneş isimli hasta tutsakların yaşamını yitirmesi örneklerinde de görüldüğü üzere kesintisiz devam ettirilmektedir.

Dünden bugüne, insanlık onurunu ayaklar altına almak için geliştirilen katliam ve tecrit politikalarına karşı ölümü dahi göze alarak direnen siyasi tutsakları saygıyla anıyor, barış, demokrasi ve özgürlük mücadelemizi onlardan aldığımız güçle sürdüreceğimize dair sözümüzü yineliyoruz."

Etiketler
Ordu Lula Operasyon