7 işçinin öldüğü Hendek davasında karar çıktı
7 işçinin hayatını kaybettiği ve 127 işçinin yaralandığı Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'ndaki patlamaya ilişkin davada tutuklu bulunan patron Coşkun, "Bize kumpas kurdular" dedi. Mahkeme duruşmada kararını açıkladı.
Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin hayatını kaybettiği ve 127 işçinin yaralandığı Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'ndaki patlamaya ilişkin davanın bugünkü duruşmasında mahkeme kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti, Asiye Angın, Erşan Öztürk, Ahmet Çağırıcı, Aslı Bozkurt’un Taksirle öldürme suçundan ayrı ayrı 6 yıl 8 ay hapis cezasına, Hasan Ali Velioğlu’nun bilinçli taksir ile öldürmeden 12 yıl 6 ay hapis cezasına; Ali Rıza Ergenç ve Yaşar Coşkun’un 16 yıl 3 ay hapsine karar verdi.
DURUŞMADA NELER YAŞANDI
ANKA'dan Esra Alus ve Gaye Şeyma Can'ın haberine göre; Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün yapılan 8'inci duruşmada, Türkiye Barolar Birliği, Bursa ve Çanakkale barolarının temsilcileri davaya katılma talebinde bulundu. Duruşma savcısı, katılma taleplerinin reddedilmesi yönünde görüş bildirdi. Mahkeme, talepte bulunanların suçtan doğrudan zarar görmedikleri gerekçesiyle katılma taleplerinin oybirliğiyle reddedildiğini açıkladı.
Ferizli ilçesinde yeni inşa edilen cezaevi kampüsündeki salonda yapılan duruşmaya, tutuksuz sanıklar, fabrika sahiplerinden Ali Rıza Ergenç Coşkun, Erşan Öztürk, Asiye Angın, Aslı Bozkurt ve müşteki sanık Ahmet Çağrıcı katıldı. Fabrika sahiplerinden Yaşar Coşkun ile Hasan Ali Velioğlu, ‘olası kastla insan öldürme’ ve ‘yaralanmaya neden olma’ suçları kapsamında ek savunmalarını yaptı.
“GEÇEN MAHKEME DE SÖYLEDİM YİNE SÖYLÜYORUM; BİZE KUMPAS KURDULAR”
Fabrikanın sahiplerinden Yaşar Coşkun, yaptığı ek savunmada, geçen duruşmada olduğu gibi bu duruşmada da kendilerine kumpas kurulduğunu ileri sürdü.
Coşkun, şunları söyledi:
“Vefat edenlere rahmet, yaralananlara acil şifalar, yakınlarını kaybedenlere başsağlığı dilerim. Biz, vicdansız değiliz. Bizim örgüt olduğumuz söylendi. En başından beri bu davanın siyasi bir dava olmadığını söylüyoruz. Bu dava Gezi davası değil, AKP'nin bu davayla alakası yok.
Geçen mahkeme de söyledim yine söylüyorum; bize kumpas kurdular. Benim mahkemeden umudum yok. Ne söylersem söyleyeyim sonuç değişmeyecek. Türkiye’de havai fişekten anlayan kaç bilirkişi var zaten? Hayatında havai fişek görmemiş kişiler bilirkişilik yaptı. İşlerini doğru dürüst yapsalardı işler zaten buralara gelmezdi. Bilirkişi heyetinde havai fişek işini bilen bir kişi vardı, onu da bizle sohbet ettiği için heyetten çıkardılar.”
“BURADA TERÖRİST MUAMELESİ GÖRMEKTEN BIKTIM ARTIK”
“İddialar, tüm fabrikanın kaçak olduğu gibi düzenlenmiş” diyen Coşkun sözlerini şöyle sürdürdü:
“Oysa fabrika Avrupa standartlarının üzerinde bir fabrikadır. O nedenle mütalaanın hiçbir değeri yoktur. Beraat etmem gerekir. Adli sicil kaydım temizdir. 20 aydır tutukluyum, bunun 4 ayını karantinada geçirdim. Karantina ağırlaşmış müebbet hapis cezası gibi. İşçilerimizin mağduriyetini gidermem için mutlaka tahliye olmalıyım. Burada terörist muamelesi görmekten bıktım artık. Tahliyemi talep ediyorum.”
“ÇALIŞTIĞIM SÜRECE GÖRDÜĞÜM EKSİKLİKLERİ ÜSTLERİME BİLDİRDİM”
‘Olası kastla insan öldürme’ ve ‘yaralanmaya neden olma’ suçları kapsamında ek savunmalarını yapan diğer sanıklar da şunları söyledi:
Hasan Ali Velioğlu: “Ben suçsuzum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.”
Asiye Angın: “Her şey söylendi. Çalıştığım sürece gördüğüm eksiklikleri üstlerime bildirdim. Savcılıkça üzerime atılı suçu işlemedim, beraatımı istiyorum.
Aslı Bozkurt: “Ne taksirle ne de olası kast suçlamalarını kabul ediyorum. Bilirkişi raporlarında benim kısmî sorumlu olduğum ve patlamayla illiyet bağım olmadığı belirtilmiştir. Beraatım yönünde karar verilmesini talep ediyorum.”
Erşan Öztürk: “Beraatımı talep ediyorum.”
Ali Rıza Ergenç Coşkun: “Ben 77 yaşındayım. Adalete güveniyorum.”
Ahmet Çağrıcı: “Bu zamana kadar mahkemeye yardımcı olabilecek bilgiler verdim. Benim fabrikada yetkim olmadığı ortadadır. Beraatım yönünde karar verilsin.”