Şarbon skandalı: 'Endişeye gerek yok' dediler ama...
Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde bir çiftlikte şarbon hastalığı tespit edildi.
Et ve Süt Kurumu, Brezilya’dan ithal edilen ve Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde bir çiftliğe konulan 3 bin 959 büyükbaş hayvanda Anthrax (Şarbon) hastalığı çıktığı haberlerini doğrularken endişe edecek bir durum bulunmadığını öne sürdü. 4 bin büyükbaş içinde ölen 50 hayvandan bahsetmeyen kurum, Brezilya’dan gemilerle getirilen hayvanların neden gerekli kontrollerden geçirilmeden yurda sokulduğu sorusunu yanıtsız bıraktı.
Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde Et ve Süt Kurumu’na ait yaklaşık 4 bin büyükbaş hayvanda çıkan şarbon vakası büyüyor. Et ve Süt Kurumu, yaptığı yazılı açıklama ile şarbon vakasını doğruladı. Açıklamada, Ankara’nın Gölbaşı ilçesi Ahiboz Mahallesi’nde bulunan özel sektöre ait bir işletmeye Et ve Süt Kurumu tarafından ithal edilen 3 bin 959 adet büyükbaş kesimlik hayvan getirildiği belirtildi. Kesimi yapılan hayvanlardan numune alınarak Etlik Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü’ne gönderildiği bildirilen açıklamada, bunun sonucunun Anthrax (Şarbon) yönünden pozitif çıktığı duyuruldu.
‘Piyasaya sürülmedi’
Açıklamada, kesilen hayvanlara ait karkas etlerin Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü elemanları gözetiminde imha edildiği belirtilerek “İşletmeye karantina uygulanarak tüm giriş ve çıkışlar yasaklanmış, geriye kalan hayvanların aşılama işlemleri tamamlanmıştır. Söz konusu etlerin piyasaya sürülmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Hastalığın çiftlik dışındaki başka hayvanlara bulaşmaması için de gerekli bütün tedbirler alınmış olup, endişe edecek bir durum bulunmamaktadır” denildi.
Numune alınmalı
Et ve Süt Kurumu’nun “endişeye gerek yok” açıklaması, olaya ilişkin soru işaretlerini ortadan kaldırmadı. İthalat sırasında, Tarım Bakanlığı uzmanlarının Brezilya’ya giderek getirilecek hayvanlardan numune alması gerekiyordu. Eğer numune alındıysa, “neden hastalıklı hayvanlar yurda sokuldu” sorusu yanıtsız kaldı. Hayvanlar hastalık testinden geçirilmediyse ihmali olan kamu görevlileri hakkında soruşturma açılıp açılmadığı da bilinmiyor. Benzer şekilde diğer ülkelerden getirilen et veya hayvanların ithalat öncesinde gerekli kontrollerinin yapılıp yapılmadığı, bunlarda hastalık olup olmadığı konusunda şüpheler oluştu.
Bakanlık sessiz
Bakanlık yetkilileri, söz konusu canlı hayvanların ithalat aşamasında Brezilya’da veya Mersin Limanı’nda gerekli kontrollerden geçirilip geçirilmediği ve ihmali olan kamu görevlileri hakkında idari soruşturma olup olmadığı sorusuna yanıt vermedi. Yetkililer, çalışmaların devam ettiğini, gerekirse açıklama yapılacağını öne sürdü.
Deli dana da çıktı
Cumhuriyet, daha önce de Türkiye’nin Polonya’dan ithal ettiği 3 bin büyük başta deli dana hastalığına rastlandığını gün yüzüne çıkarmıştı. Tarım Bakanlığı uzmanlarının, “Tahlil raporları Polonya dilinde yazıldığı için ne yazdığını anlamadık” dediğine haberde yer verilmişti.
KORKUNÇ İDDİALAR: ÖLEN HAYVANLARI DEREYE ATTILAR
Cumhuriyet, Ahiboz Köyü’nde besicilik yapan bazı köylülere ulaştı. Köylülerin verdiği bilgiler, devlet yetkililerinin “paniğe gerek yok” açıklamasını yalanlıyor. Alınan bilgiye göre, yaklaşık 4 bin büyükbaş, Brezilya’dan ithal edilip gemilerle Mersin’e getirildi. Burada karantinaya alınan hayvanlar, yaklaşık bir ay önce Ahiboz Köyü yakınlarındaki Ümit Aydoğan adlı işadamının çiftliğine konuldu. Adını vermek istemeyen bir besici, şunları anlattı:
“Yaklaşık 30-40 hayvan öldü. Bunları çiftliğin yanındaki dere yatağına attılar. Köyün köpekleri ve kuşlar, ölen hayvanların leşlerinden yedi. 3 gün önce de şarbon tespit edilince ölülerin üzerine kireç dökülüp gömüldü. Bu hayvanlar Mersin’de karantinadayken neden hastalıkları fark edilmedi? Bayram sürecinde Brezilya’dan binlerce hayvan getirilip tüm yurt genelinde dağıtıldı. Bunlar içinde de hastalıklı olabilir.”
Çiftliğin yanında bir köylüye ait bir çiftlik daha bulunduğunu söyleyen besici, “Bu bölgede bizim hayvanlarımız da gezer. Yine koyunların otladığı da bir bölge. Ancak bizim hayvanlarımız aşılıdır” diye konuştu. Besici, “Şu ana kadar tarım müdürlüğünden veterinerler gelip bizim hayvanlarımıza bakmadı. Ne olacak bilmiyoruz” dedi.
‘Sincan’da kesildiler’
Hayvanların hangi amaçla getirildiği konusunda ise farklı iddialar var. Bazı besiciler, bunların vakıflar adına getirildiği ve bayramda kesildikten sonra ihtiyaç sahiplerine dağıtılacağını öne sürdü. Bir besici ise söz konusu hayvanların Sincan’da bulunan bir et kombinasında kesilerek bazı marketlerde satışa çıkacağını öne sürdü. Besicilerin sık dile getirdiği bir iddia, henüz şarbon vakası tespit edilmeden önce bazı hayvanların Sincan’daki kombinada kesildiği... Kesilen etlerin dağıtılıp dağıtılmadığı bilinmiyor. Kesilenler arasında hastalıklı olan olup olmadığına ilişkin açıklama yapılmazken, bir kasabın tedavi gördüğü iddia edildi.
Şirkete ulaşılamadı
Konuyu sormak için aradığımız Aydoğanlar şirketinde hiçbir yetkili telefona çıkmadı. Diğer yandan besiciler, söz konusu büyükbaşların kilosunun 4.1 dolara getirildiğini belirterek “Bu yaklaşık 25 TL eder. Oysa Et ve Süt Kurumu, kurbanda satılmayan hayvanların üreticiden kilosu 14 TL’ye alınacağını açıklamıştı. Bizim hayvanımız neden daha değersiz. Türkiye’de hayvan mı bitti de Brezilya’dan ihraç ediliyor” diye konuştu.
BAKANLIK'TAN İNCELEME TALİMATI
Tarım ve Orman Bakanlığı, Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde yaşanan şarbon vakasının ardından 24 saatten fazla süre geçtikten sonra Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından inceleme talimatı verildiğini açıkladı.