TBB Başkanı Erinç Sağkan'dan AKP'nin Avukatlık Kanunu’na tepki: İki numaralı barolara kaynak akacak
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, AKP’nin Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifinde yer alan iki numaralı barolara kaynak aktarımı düzenlemesinin barolar arasında eşitsizlik yaratacağını söyledi.
AKP’nin avukatların özlük hakları ve barolarla ilgili TBMM Başkanlığı’na verdiği kanun teklifi, iki numaralı barolara ödenek aktarımı ve görev dağıtımı yeni avantajlar getiriyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan Türkiye Barolar Birliği (TBB) hesabına aktarılan ödeneğin barolara dağıtımına puanlamanın esas alınması öngörülen teklife göre, herhangi bir işte sigortalı çalışıyor olmak, avukatlık stajına engel oluşturmayacak.
Buna göre hakim, savcı ve adayları hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarında görev yapanlar, görevleri sırasında avukatlık stajı yapabilecek. Bu kişiler, avukatlık stajı süresince ücretsiz izinli sayılacak ve bu dönemde yıllık izinlerini de kullanabilecek.
“İKTİDAR BİZİMLE GÖRÜŞMEDİ, TEKLİFTEN TELEVİZYON İZLERKEN HABERİMİZ OLDU”
AKP’nin kanun teklifini ANKA Haber Ajansı’ndan Tamer Arda Erşin'e değerlendiren TBB Başkanı Erinç Sağkan, iktidarın kendileriyle görüşmediğini ve herkes gibi kendilerinin de tekliften televizyon izlerken haberlerinin olduğunu söyledi.
Sağkan, “Üzülerek ifade etmek istiyorum. Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dönük bir teklif hazırlanıyor. En başta görüşü alınması gereken kurum olan TBB’nin bu tekliften basına yapılan açıklama ile haberi oluyor. Bu bize yasa yapma tekniğini ne kadar kaybettiğimizi son derece somut bir örnekle gösteren bir tekliftir. Bizim bu tekliften haberimiz yoktu, görüşümüz sorulmadı. Biz de bu teklifi tüm yurttaşlar gibi televizyonda yapılan açıklama ile öğrendik” diye konuştu.
Sağkan, 4 Nisan’da TBMM’de grubu bulunan siyasi partilere avukatların sorunlarıyla ilgili araştırma komisyonu kurulması teklifini götürdüklerini, burada AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan ile de görüştüklerini aktararak, şunları söyledi:
“Avukatların sosyal ekonomik durumlarının geldiği halin araştırılması, bu halin artık avukat intiharlarına sebebiyet verir noktaya gelmesi ve her gün yaşanan avukata şiddet olayları da dahil olmak üzere bu üç unsurun araştırılması için Meclis araştırma komisyonu kurulmasını talep ettik. Tüm partilere bunun gerekçesini de açıklayan metin götürdük. 5 Nisan’da tüm partilerin altında imzası olan bir teklifle bunun kurulmasını ve başta avukat intiharları ve avukata dönük şiddetin engellenmesi için neler yapılabileceğinin TBMM’de kurulan bir komisyon ile tartışmaya açılmasını istedik.
“BEŞ MESLEKTAŞIMIZ İNTİHAR ETTİ”
Son üç ayda beş meslektaşımız intihar etti. Bunların bir kısmı tamamen ekonomik sebeplere dayalı olarak yaşanan intiharlar. Her gün bir avukat muhakkak ki bir yerde şiddete uğruyor. Bu şiddetlerin bazısı ölümle sonuçlanıyor. Son üç ayda üç meslektaşımız öldürüldü. Sadece basına yansıyan ağır yaralamalı 19 vakamız var. Biz bunların araştırılmasını ve avukatlık mesleğinin son yıllarda içine çekildiği bu ekonomik kaosun araştırılmasını ve çözüm yöntemlerinin geliştirilmesini isterken, 5 Nisan’da bizim bu talebimiz Meclis çatısı altında reddedilirken, hiç bilmediğimiz bir taslakla karşılaştık.”
Teklifteki herhangi bir işte sigortalı çalışırken avukatlık stajı yapılabilmesini öngören maddeyi değerlendiren Sağkan, şöyle konuştu:
“Avukatlık stajına engel olmamak kaydıyla hükmü hiçbir şey ifade etmiyor. Burada denilmek istenen şu, ‘Sen bir yıllık staj sürecinde herhangi bir işle uğraşabilirsin. Gidip lokantada çalışabilirsin, gidip mimarlık ofisinde çalışabilirsin. Hukukla ilgisi olsun veya olmasın herhangi bir yerde çalışabilirsin ama avukatlık stajına engel olmamak kaydıyla’. Belirlilik, öngörülebilirlik gibi temel unsurların olmadığı bir teklif. Kim denetleyecek avukatlık stajına engel olup olmadığını. Mümkün değil” dedi.
“NAYLON STAJ YAPABİLİRSİNİZ”
Bu teklifin stajyer avukatlar açısından “Naylon staj yapabilirsiniz” anlamına geldiğini dile getiren Sağkan, kendilerinin hukuk eğitiminin niteliğinin arttırılması gerektiğini savunurken, bu teklifin eğitim ve stajın niteliğini azalttığını ifade etti. Sağkan, stajyer avukatların bir yıllık stajının ilk altı ve ikinci alta ayda devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Sağkan, teklifte tartışılan adli yardım ödemelerine ilişkin düzenlemeyi şöyle yorumladı:
“İl barolarına aktarılan kaynağın yüzde 13 ila 15’lik kısmının o ilde kurulan iki numaralı barolara aktarılmasını getiren düzenleme. En temelde eşitlik unsuruna aykırı olarak getirilen bir düzenleme olarak ortaya çıkıyor. Bu şekilde yapılan bir aktarım hem o ildeki il barolarını ekonomik olarak zorlayacağı gibi aynı zamanda iki numaralı barolarla aynı sayıda avukatı olan başka illerdeki baroları kıyasladığımızda ekonomik olarak iki numaralı baroların başka il barosundan daha yüksek oranda kamudan gelir alacağı anlamına geliyor. Açıkça eşitlik unsuruna aykırı düzenleme.
“İKİ NUMARALI BAROLAR KAYNAK AKTARILMASINA DÖNÜK”
Türkiye’de avukatların yapıp, ücretini almayı hak ettikleri ancak devlet tarafından ödenmeyen bedel 72 milyon lira. Ankara Barosu iki yıl geriden ödemelerini yapıyor. Asıl düzeltilmesi gereken husus adli yardım ödemelerinin hak ettiği şekilde avukatlara görevlerini yaptıkları anda ödenmesi gerekirken, şu anda Türkiye’de 72 milyon lira alacak bekleyen binlerce avukat olduğu halde, asıl çözülmesi gereken soruna ilişkin hiçbir adım atılmayıp diğer barolarla eşitsizlik yaratacak bir uygulama ile iki numaralı barolar kaynak aktarılmasına dönük bir madde.”
“4 NİSAN GÖRÜŞMESİNDE HİÇBİR ŞEY SÖYLENMEDİ”
Sağkan, 4 Nisan’da AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan ile TBMM’deki görüşmelerinde Özkan’ın bu tekliften kendilerine bahsetmediğini vurgulayarak “Tekliften tek kelime dahi bahsedilmedi. Biz 5 Nisan’da yapılan basın açıklamasıyla haberdar olduk. Şimdi hazırlıklarımızı yapıyoruz. Meclis’teki komisyon görüşmelerine katılıp bu maddelerin neye tekabül edeceğini ve aslında olması gerekenin ne olduğun anlatmaya çalışacağız” diye konuştu.
“ADALET BAKANLIĞI’NIN KONUMU TARTIŞMAYA AÇIK”
Sağkan, Adalet Bakanlığı ile sorunlarına ilişkin diyaloğa geçtiklerini, ancak bu diyalogların genelde tek taraflı yürüdüğünü söyledi. Sağkan, şöyle dedi:
“Kendilerini bu çatının altında yapılacak olan başkanlar toplantısına da davet edeceğim. Dertlerimizin dinlenmesi bakımından. Bu anlamda ulaşılabilirlik sorunumuz yok. Bu teklif konusunu bakanlığın bilip bilmediğini ben de bilmiyorum. Meclis’te mi olgunlaştırıldı, siyasi partiler mi olgunlaştırdı, bakanlığın görüşü alındı mı, mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Adalet Bakanlığı’nın yeri ve konumu zaten bir tartışmaya açık durumda bulunuyor. Kanun teklifleri ile bakanlığın bağı nedir, bizler bunu bilmiyoruz. Ancak Adalet Bakanlığı bizim açımızdan ulaşılabilir noktada, dertlerimizi anlatabiliyoruz. Ancak köklü sorunlarımızın olduğu günümüzde, bu köklü sorunlara ilişkin net, somut adımların atılmasını bekliyoruz. Çünkü bu meslek artık yapılamaz hale gelmiştir. Acil, ivedi önlemler alınmasa bundan sora iyice kötü bir duruma sürüklenecek kaygımız var” diye konuştu.