Tatilde acı bilanço!
Türkiye’de, yaz mevsiminde sıcaklardan bunalıp serinlemek için girdikleri deniz, göl, nehir ve havuzlarda 92 günde 85’i çocuk 184 kişi boğularak hayatını kaybetti.
Deniz, havuz, göl, gölet, ırmak ve baraj ile su kanallarında alınan önlemlere ve yapılan uyarılara rağmen, bu yaz mevsiminin de boğulma bilançosu ağır oldu. Yurt genelinde 1 Haziran-31 Ağustos 2018 tarihleri arasında 55 ilde 85’i çocuk 184 kişi boğuldu.
Denizlerde 74 kişi boğuldu
En fazla boğulmanın yaşandığı denizlerde 24’ü çocuk, 5’i Rusya, 5’i Suriye, 1’i Almanya, 1’i Özbekistan ve 1’i Bulgaristan uyruklu olmak üzere 74 kişi hayatını kaybetti. Göletlerde 6 Suriyeli, 2 Afgan, 1 Doğu Türkistanlı ve 1 İranlı olmak üzere 31’i çocuk 63 kişi, derelerde 2’si Suriyeli 20’si çocuk 28 kişi, sulama kanallarında 5’i çocuk 8 kişi, havuzlarda 5’i çocuk, 1’i Brezilyalı, 1’i Azerbaycanlı 8 kişi ve şelalede ise 3 kişi yaşamını yitirdi.
Boğulma vakalarının en fazla yaşandığı il, 5’i Rus, 1’i Alman ve 1’i Azerbaycanlı olmak üzere 15 kişinin hayatını kaybettiği Antalya oldu. Antalya’yı, 1’i Suriyeli, 12 kişinin öldüğü Urfa takip etti.
Bayramı tatilde 30 kişi boğuldu
Yurt genelinde 9 günlük Kurban Bayramı tatili süresince de 19 ilde 4’ü Suriyeli, 10’u çocuk olmak üzere 30 kişi deniz, gölet, baraj, nehir, dere ve havuzda boğuldu. Tatilde de boğulma vakaları 16 kişiyle en fazla denizlerde yaşandı.
Şile’de denize giriş yasaklanmıştı
Boğulma vakalarının en fazla yaşandığı İstanbul Şile’de de de tablo değişmedi. Kurban Bayramı tatili boyunca 7 kişinin denizde boğularak hayatını kaybettiği açıklandı.
Şile Kaymakamı Salih Yüce 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde kaymakamlık olarak alınan kararla denize girmeyi yasakladıklarını hatırlatarak, “Bayramda maalesef yüreğimiz çok yandı. 7 tane kayıp verdik. Denize girmeyi yasaklamak zorunda kaldık. Biz denize girmeyi yasakladığımızda bu yanlış anlaşıldı, yanlış değerlendirildi. Bizim için bir insan canı çok önemli. Şayet denize girmeyi yasaklıyorsak gerçekten bunun önemli bir sebebi vardır. İşte bunun nedeniyse insan canı olmasıdır. İnşallah benden sonra gelecek olan arkadaşımız da bu tür sevimli olmayan, hoş olmayan tedbirler almak zorunda kalmaz. Bilinmelidir ki bu tedbirler Şile’de yaşayan insanımız için değil çünkü onlar denizi o halde gördüklerinde bırakın denize girmeyi sahile bile inmezler. Bu tedbirler dışarıdan gelen misafirlerimiz için. Ne yazık ki yasaklamak durumunda kaldık. Tüm vatandaşlarımızdan rica ediyorum özellikle cankurtaranlarımızın, bizlerin tedbirlerine uyulsun.”
