İstanbul Sözleşmesi'nin iptali de Dilipak'ı tatmin etmedi: Aile krizini daha fazla gererseniz...

Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, toplumsal cinsiyet eşitliği için yürütülen çalışmaları hedef alarak "Aile krizini daha fazla gererseniz, dağılan aileler meydanlarda çadır kurarsa şaşmayın" dedi.

İstanbul Sözleşmesi'nin iptali de Dilipak'ı tatmin etmedi: Aile krizini daha fazla gererseniz...

İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, yine kadın haklarıyla ilgili yasa ve yasa çalışmalarını hedef aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir gece yarısı kararnamesiyle Türkiye'yi İstanbul Sözleşmesi'nden çıkarmasıyla yetinmeyen Dilipak, yürütülen yeni çalışmaları da 'eleştirdi'.

"Şimdi kadına şiddet konusunda yeni bir yasa çıkaracaksınız. Bu yasanın mantığı farklı. Erkek bu mantıkla 'olağan suçlu, 'potansiyel suçlu'. Bu algı yanlış. Madem yasa çıkarınca bu sorun çözülecek, 'Gelin-kaynana' yasası da çıkarın, elti-görümce-baldız' yasası da. Eşitlik olsun, damat-kayınpeder, ya da enişte-bacanak yasası da çıkaralım" diyen Dilipak, yazının ilerleyen bölümünde şu görüşleri dile getirdi:

"(...) CHP ve karşı ittifak partilerinin çoğu, bir istisna ile bu konuda müttefik. İşin ilginç yanı iktidar ittifakında da bu lobi güçlü.

'DİLERİM YOL YAKINKEN BU YOLDAN DÖNÜLÜR'

KADEM de bu sürece destek veriyor. İstanbul sözleşmesi 11 Mayıs 2011’de imzalanmıştı. Aradan 11 yıl geçmiş. 11 sayısının ezoterizmi üzerinde düşünenler için ilginç bir tarih. Takvim’de bir istisna var o da 5. Ay ve 2011’i 20’si. 11.05.2022 11. Yıl olduğuna göre, 5+2+2+2=11. KADEM’in '8. Toplumsal Cinsiyet Kongresi' bir gün sonra 12.05.2022’de İstanbul’da yapılacak. Dilerim yol yakınken bu yoldan dönülür, yoksa, bu dünyada ve ahirette olacakları gördüklerinde pişmanlıkları fayda vermeyecek. Bu dünyada tartışıp durduğumuz şeylerin hakikatinin bize gösterileceği bir gün var!

Bu gidişat hayra alamet değil. Beklentilere cevap vermek yerine, aksi yönde emrivaki şeklinde uygulamalar ve talepler örgütleniyor.

Bu iş Hakk’ın da halkın da gücüne gider. Bu işlerde hayır yoktur. Dilerim bu tartışmaya taraf tüm kurumlar, yasama, yürütme yargı üzerine düşeni yapar. Belediyeler Birliği ve belediyeler, üniversiteler bu oyuna daha fazla alet olmazlar, STK’lar ve meslek odaları da.

Uyarı-yorum, ortam çok gergin. Kaos planı devrede.

Soylu ve Ümit Özdağ hesaplaşması, Geziciler, bulanık suda balık ya da puslu havada ava çıkanlar, dağılan aileler, anası ağlatılan çocuklar, kaybolan genç nesil, ekonomik kriz, içtimai sorunlar, siyasi hesaplaşmanın derinleşmesi, dünya ve bölgemizdeki gelişmeler hepsi üst üste geldi. Bakın, zararın neresinden dönülürse kârdır.

'DAĞILAN AİLELER MEYDANLARDA ÇADIR KURARSA ŞAŞMAYIN'

Aile krizini daha fazla gererseniz, dağılan aileler meydanlarda çadır kurarsa şaşmayın. Kadınları koruyalım derken, bakın, kadın ya da erkeği ağlatırsanız, onun arkasında ağlayan bir anne, bir kız kardeş, bir kız evlad vardır. Bunu unutmayın. Milletin anasını ağlatmaya and içmiş sureti haktan gözüken, ıslah edici rolü üslenmiş bozguncu fesat çetelerine yardım etmeyin."

Etiketler
Yeni Akit İstanbul İstanbul Sözleşmesi Abdurrahman Dilipak