AİHM'den Osman Kavala kararı
AİHM, Kavala’nın avukatlarının başvurusuyla ilgili kararını 23 Ağustos’ta verdi. Mahkeme, Kavala’nın dosyasının öncelikli inceleme talebini kabul etti.
Odatv'den Sami Menteş'in aktardığına göre, AB ile ilişkilerin normalleşmesi için reformların tek başına yeterli olmayacağı belirtiliyor. AB kulislerinden sızan bilgilere göre; Türkiye’nin bazı simgesel tutuklularda da adım atması gerekiyor.
O simgesel isimlerden birisi de Osman Kavala.
Kavala 1 Kasım 2017’de tutuklandı. Mahkeme Kavala’nın "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs", ve "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs" suçlarını işlediğini belirtti.
Savcılığın tutuklamaya sevk yazısında, Osman Kavala'nın, "Hükümeti ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye yönelik bir ayaklanma olan ve tüm terör örgütlerinin (FETÖ/PDY, PKK/KCK, DHKP/C, MLKP) aktif olarak katıldığı ve destek verdikleri kamuoyunda 'Gezi olayları' olarak bilinen eylemlerin yöneticisi ve organizatörü olduğu" iddia edildi.
AİHM’E BAŞVURU
Aradan geçen 10 ayın ardından Kavala hakkında iddianame düzenlenmedi. Avukatları da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurarak, AİHM’in Kavala’nın dosyasının öncelikli incelenmesini talep etti.
GEZİ EYLEMLERİ İÇİN NE DEDİLER
Odatv’nin edindiği bilgilere göre; AİHM’e sunulan dilekçede şu ifadeler kullanıldı:
“Başvurucunun Gezi eylemlerinin (Gezi parkında başlatılan inşaat projesine karşı protesto eylemleri) yöneticisi ve organizatörü olduğuna dair eylemlerden dolayı tutuklanması ile suç ve cezaların kanuniliği prensibi ihlal edilmiştir. Gezi eylemlerinde talep edilen Gezi Parkı üzerindeki inşaat projesinin durdurulması aynı hükümet döneminde vuku bulmuştur ve yine şiddet kullanan kamu görevlileri hakkında soruşturma da aynı hükümet döneminde başlatılmıştır. Bu durum bu taleplerin hükümete yönelik bir tedbir oluşturmadığının kanıtıdır.
Nitekim Gezi eylemlerinin TC Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye yönelik eylemler olduğuna dair hiçbir mahkeme kararı bulunmamakla birlikte aksi yönde birçok karar bulunmaktadır.
Başvurucunun yabancı bir akademisyenle çeşitli görüşmeler yaptığı iddia edilmektedir. Aynı şekilde yabancı kişilerle irtibatlı olma fiili suç olarak tanımlanmamış olduğundan böyle bir suçlama ile suçta ve cezada kanunilik prensibi ihlal edilmiştir.”
SALT SİYASİ NEDENLERLE...
Kavala'nın sivil toplum hareketinin önemli aktörlerinden biri olduğu belirtildi ve sözleşmede öngörülmeyen salt siyasi nedenlerle aylardır özgürlüğünden yoksun bırakıldığı vurgulandı.
Osman Kavala'nın Anayasa Mahkemesi'ne 29 Aralık 2017'de başvurduğu ve henüz bir yanıt alamadığının belirtildiği başvuruda AİHM’in 41. maddesine dayanarak Kavala'nın dosyasının öncelikli incelenmesini istedi.
AİHM içtüzüğünün 41. Maddesi daireye ve daire başkanına belirli bir başvuruya öncelik verme yetkisi tanıyor.
AİHM KABUL ETTİ
AİHM, Kavala’nın avukatlarının başvurusuyla ilgili kararını 23 Ağustos’ta verdi. Mahkeme, Kavala’nın dosyasının öncelikli inceleme talebini kabul etti.
Türkiye ile AB arasındaki sorunlardan biri olan, Kavala’nın henüz iddianamesi bile hazırlanmamışken, AİHM Kavala hakkındaki kararını verecek.