'Sosyal Konut' projesinin ardından TOKİ mağdurları konuştu: 'Üç yıldır çivi bile çakılmadı'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı, TOKİ'nin yapacağı "Sosyal Konut" projesi tartışmaları da beraberinde getirdi. TOKİ mağduru yurttaşlar mağduriyetlerini anlattı.
2023 seçimlerine ekonomik krizin kıskacında girecek olan iktidar, vatandaşın karşısına ‘cumhuriyet tarihinin en büyüğü’ olarak nitelediği konut projesiyle çıktı.
Kiraların astronomik şekilde arttığı bu dönemde vatandaşlar için bu proje ‘umut’ gibi görünse de TOKİ’nin daha önceki konut projelerine katılan vatandaşlar uyarıyor: “Üç yıldır bekliyoruz. Çivi bile çakılmadı. İhale bile yapılmamış.”
Diken’den Ayşegül Kasap, ihale kısmını müteahhitlere sordu. Müteahhitler, artan inşaat maliyetlerine işaret ettiler ve “Müteahhitler bu fiyat bantlarında ihaleye girmek istemiyor. Özellikle kurun artmasıyla beraber piyasadaki dengeler çok değişti. O zamanın (üç yıl önce) 300 bin lira olan evleri şu anda minimum 1 milyon 500 bin liradan başlıyor” dediler.
“GÜVEN VERMİYOR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçen hafta ‘yüzyılın projesi’ denen sosyal konut projesinin beş detaylarını açıklamıştı. Buna göre 81 ilde 2023-2028 dönemini kapsayacak şekilde 500 bin sosyal konut inşa edilecek.
Ama TOKİ’nin geçmiş sicili bu anlamda ‘güven vermiyor.’ Hatta bu Sayıştay raporlarına da yansımıştı. 2017 Sayıştay raporuna göre; konutların geç teslim edilmesi nedeniyle vatandaşlar tarafından açılan tazminat davalarının sayısı 52 bin 780 adede ulaştı.
2010’da 5 bin 136 olan tazminat davası sayısı 2015’te 48 bin 73, 2016’da 50 bin 857 olarak kayıtlara geçmişti. Yani toplamda mağdur sayılarında bir azalma yaşanmadı. Aksine artış oldu. Bu artış devam ediyor. Örneklerden biri 2019’da kurası çekilen Tuzla Konut projesi. Bu proje de ‘müjde’ diye duyurulan 100 bin sosyal konut projesi kapsamındaydı.
Erdoğan ‘bir-iki yıla’ biteceğini söylemişti. Bırakın inşaatın bitmesini, üç yıldır ihale bile yapılmadı.
‘BU DEVLETİN, GÜVENİLİR DEDİK’
Mağdurlardan biri TOKİ’ye güvenerek üç yılda nasıl zarara uğradıklarını şöyle anlattı:
“Yüzde 10 peşinat isteniyor sözleşmede. O dönem evler 250-300 bin bandındaydı. 30-40 bin verilmesi gerekiyordu. Babam o sırada nakit verilmesi için elindeki doları bozdurup TL’ye çevirdi ki TOKİ çıkarsa hemen veririm diye. Elinde hazır para bulundurmak için. Ama üç yıldır bekliyoruz hiçbir adım atılmadı. Bu sürede dolar fırladı ev fiyatları fırladı. Bizim elimizde 50 bin lira para var, ev yok. Hiçbir şey yok. Hiçbir açıklama da yapılmıyor. O dönem oturduğumuz yerde 250 bin liraya evler vardı. Kredi çekip alsaydık şimdi bir evimiz olurdu. Şu an ev fiyatları 2 milyon lira oldu. Nasıl alalım? Babam faize karşı olduğu için TOKİ’ye girmişti. Dedik devletin bu güvenilir. Ama şimdi muhatap bile bulamıyoruz.”
Dahası e-devlet üzerinde ‘asil hak sahibi’ olarak görülen bu vatandaş şu anda sisteme girdiğinde ‘Kuralı satış projelerinde sonucunuz bulunmamaktır’ yazıyor.
‘ALDATILMIŞIZ’
Konuştuğumuz bir diğer mağdur vatandaş da şunları söyledi: “Aldatılmışız. Aldatılmış hissediyorum. 2019’da ben 200 bin liraya İstanbul’dan ev alabiliyordum. Şimdi 200 bin liraya bırak evi kulübe bile alamıyorsunuz. TOKİ’nin kurasına girdik. Dedik ki yüzde 10’u öderiz birikmişimizle. Kalanını da taksit taksit öderiz. Kura çekildi, asil hak sahibi olduk. Üç yıldır bekliyoruz. Bir çivi bile çakılmadı. Üç yıldır muhatap bulamadık. Şimdi hem lira cinsinden biriktirdiğimiz üç-beş kuruş paramız pul oldu hem de evsiz kaldık. Kiralar aldı başını gitti. Seneye emekli olacağım hala kirada oturuyorum.”
Konuştuğumuz vatandaşlar şunu da sordu; “Ben kuraya girdiğimde sözleşmede yazan ev fiyatları 250 bin-300 bin TL’ydi. Şimdi diyelim yapmaya başladılar. Fiyatlar yine 300 bin mi olacak?”
100 bin konut projesi mağdurları sadece İstanbul’la sınırlı değil. Mesela bu illerden biri de Elazığ. Vatandaşa vadedilen evler üç yıldır yapılmamış. Üç yıldır beklemekten sabrı tükenen vatandaşlara daha sonra depremzedeler için yapılan evler gösterilmiş.
DEPREMZEDELERE YAPILAN EVLERDEN KALANLARI VERMEK İSTEDİLER
Elazığlı vatandaşın TOKİ hikayesiyse şöyle:
“Biz 2019’da başvurduk. 3+1 ev için hak sahibi olduk. 2020’de meydana gelen depremi bahane ettiler evleri yapmadılar. Sonra bize kuradan üç yıl sonra, yani bu yıl şubatta bir mesaj geldi. Depremzedeler için yapılan evlerden kalanları bize vereceklermiş. Benim kurada kazandığım evin metrekaresi 100’dü. Bize vermek istedikleri evin metrekaresiyse 80. Ayda 1000 lira civarı ödeyecektik 2019’daki kuraya göre. 20 yıl boyunca ödeyecektik. Ama bize vermek istedikleri ev 600 bin lira bandında. Bu bizim bütçemize uymuyor ki. Nasıl ödeyelim?”
TOKİ ÜÇ YILDIR ARSA ARIYORMUŞ
Kayserili vatandaşlar da 100 bin konut projesinden mağdur. Şehir merkezindeki evler yapılmış ama ilçedekiler hala bekliyor:
“Kurada çıktık, üç yıldır bekliyoruz. Daha arsası bile belli değil. Ev yapılacak mı, ne zaman yapılacak? Yetkililerden doğru düzgün yanıt alamıyoruz. Arsa arayışına devam ediyorlarmış hala. Biz ihtiyaç sahibi vatandaşa uygun ev verilmesine karşı değiliz. Ama sürekli aynı sözler veriliyor. Kentsel dönüşüm deniyor, TOKİ’yle konut vereceğiz deniyor ama vatandaşlar hep mağdur ediliyor. İki yıl önce çekilen kuranın daha ihalesi bile yapılmamış projeler var. Şimdi yeni bir projeyle ortaya çıkıyorlar. Yüzyılın projesi diyorlar. İyi, güzel. Ki zaten bu kadar kısa sürede yoğun başvuru insanların ne kadar ihtiyacı olduğunu da gösteriyor. Ama daha yapılmayan onca proje var. Onlara bile başlamamışlar. Buna ne zaman başlayacaklar? Şu anda biz yeni projeye de başvuramıyoruz öncekinde kayıtlı olduğumuz için. Umarım herkesin evini yaparlar.”
‘MÜTEAHHİTLER İHALEYE GİRMEK İSTEMİYOR’
Müteahhitlere ihaleye nasıl baktıklarını sorduk. İhaleden kaçındıklarını söylediler:
“İhalelerin üç yıldır yapılmamasının arkasında yatan en önemli neden bu. Müteahhitler bu fiyat bantlarında ihaleye girmek istemiyor. Daire fiyatı 300 bin lira olunca kim ne kar edecek? İnşaat maliyetleri çok arttı. Özellikle kurun artmasıyla beraber piyasadaki dengeler çok değişti. O zamanın 300 bin lira olan evleri şu anda minimum 1 milyon 500 bin liradan başlıyor. Aradaki fark çok büyük. Ciddi anlamda bir zarar söz konusu.”