Nagehan Alçı: Bu rezalet gözden mi kaçtı?

İstanbul Fatih'teki bir sokak tabelası üzerindeki isme dikkat çeken Habertürk yazarı Nagehan Alçı, söz konusu tabela için 'Beni şaşkınlıktan yerime mıhlayan tabela' ifadelerini kullandı.

Tabeladaki ismi "darbeciler darbecisi" olarak ifade eden Alçı, şunları yazdı:

Beni şaşkınlıktan yerime mıhlayan tabelanın fotoğrafını buraya koyuyorum. Süleymaniye’nin tam ortasındaki caddenin adı bu: Sıddık Sami Onar Caddesi. Türkiye askeri darbe dönemlerini geride bıraktı ve geri dönülmez biçimde sivilleşti diyoruz fakat bir bakıyorsunuz, böyle "darbeciler darbecisi" bir isme ait bir cadde. Birkaç gün önce “Başörtüsü yeniden yasaklanmalı” diyen malum Danıştay Savcısı zihniyetinin hâlâ yaşaması gibi Sıddık Sami zihniyeti de hâlâ 2019 Türkiye’sinde yaşıyor!

Onar, 27 Mayıs askeri darbesinin ve Adnan Menderes’i idama götüren sürecin en ateşli destekleyicilerindendi, askeri darbecilerden daha darbeci bir isimdi.

Sözde hukuk alanında ordinaryüs profesördü ama esasen Türkiye’de hukuku katlederek bir Başbakan’ın öldürülmesini meşru göstermiş en önemli aktörlerden biriydi. Bu sözde hukukçu Sıddık Sami Onar niye darbeci generallerden bile daha darbeciydi? Anlatayım...

DEMOKRAT PARTİLİLERİ YENİDEN TUTUKLATAN O'YDU

27 Mayıs askeri darbesinin fiili lideri konumundaki Cemal Madanoğlu, darbeyi yaptıktan sonra, Harbiyelilerin tekme tokat tutukladığı Demokrat Partili milletvekillerini teker teker serbest bırakma kararı almıştı. Darbenin, topluca Demokrat Partili ailelerden intikam alma çılgınlığına dönmesini istemiyordu. Bu esnada da darbeden sonra kendilerine hukuki rota çizmeleri için İstanbul’dan hukukçuları askeri uçakla Ankara’ya getirtmişti. Madanoğlu hemen seçime gidilmesi ve askerin kışlasına bir an önce dönmesini hedefliyordu.

İşte askeri uçakla, darbeden sonraki hukuki rotayı çizmek amacıyla gelen hukukçuların başı Sıddık Sami Onar’dı. İlk olarak Madanoğlu’nun serbest bıraktırdığı Demokrat Parti milletvekillerinin hepsinin yeniden tutuklanması gerektiğini söyledi. Aksi halde ihtilalin meşruiyeti zedelenecekti. Madanoğlu’nu ikna etti ve Ankara’da yeniden insan avı başladı. Demokratlar bir kez daha yaka paça yine içeri alındılar.

MENDERES'İ İPE GÖTÜREN HUKUK PROFESÖRÜ

Anar’ın ikinci icraatı ise bir an önce seçime gitme taraftarı Madanoğlu’nu bu fikirden caydırmaktı. Madanoğlu o günleri daha sonra Mehmet Ali Birand’a şöyle anlatmıştı:
“Sıddık Sami Onar ayağa kalktı, dedi ki ‘Biz aramızda görüştük, düşündük, taşındık, bu iş sizin dediğiniz gibi (yani yeniden hemen seçime gidilmesi şeklinde) değil şöyle olması lazım’ ‘Nasıl?’ dedim ‘Siz teşrii salahiyetlerle mücehhez bir ihtilal komitesi kuracaksınız. Yani yasama yetkisiyle donatılmış bir ihtilal komitesi kuracaksınız. Devlet reisi de sizden hükümet de sizden’.”

Evet, sevgili okurlar, Sıddık Sami Onar’ın bu sözlerini Madanoğlu aynen bu şekilde aktarmıştı rahmetli Birand’a. Onar için "darbeci generallerden bile daha darbeci ve daha acımasız" demem bu yüzden...

27 Mayıs’ın daha da zalim hale gelmesinden sorumlu isim o’dur. “Hukukun hiçbir önemi yok, ne isterseniz yapın, siz güçlüsünüz, ihtilali kuvvet yapar” diyen ve Menderes’i ipe götüren bir hukuk profesörüdür. Türkiye’nin bir türlü hukuk devleti olamamasının temellerinden biridir.

BU REZALET GÖZDEN Mİ KAÇTI?

İşte böyle bir darbecinin adı, üstelik de muhafazakar bir ilçe olan Fatih’in en muhafazakar semtlerinden birinde, Süleymaniye’nin göbeğinde onurlandırılıyor. Fatih’in eski Belediye Başkanı, şimdi ise AK Parti milletvekili olan Mustafa Demir değer verdiğim bir isimdir ama nasıl olmuş da Fatih’i yönettiği dönemde bu rezalete göz yummuş? Herhalde gözden kaçmıştır… Aklıma başka mantıklı bir açıklama gelmiyor…
Yukarıda somut kanıtlarıyla ortaya koyduğum gibi Sıddık Sami Onar, 27 Mayıs darbesiyle özdeş bir isim. Üstelik bahsettiğim yer, kimsenin görmediği bir ara sokak da değil. Tam Fatih’in orta yeri!

FATİH BELEDİYE BAŞKANI'NA SESLENİYORUM

Fatih’in mevcut Belediye Başkanı Hasan Suver’e de seslenmek istiyorum: Lütfen bu skandala siz son verin! Belediye meclis üyelerinin çoğunluğu AK Partili. Bu iş hemen bitebilir. O caddenin adı Atatürk olsun, Menderes olsun, Bayar olsun, Ecevit olsun ya da 27 Mayıs döneminin darbecilerine karşı durmuş Yargıtay Başkanı Recai Seçkin olsun ama artık bir darbecinin ismi İstanbul’un ortasında onurlandırılmasın!

AK Parti Fatih ilçe örgütünden ve ilçe Başkanı Orhan Narin’den de hassasiyet rica ediyorum. Ne CHP ne de MHP’nin bu skandal ismin o caddede yaşamasını isteyeceklerini sanmıyorum. Artık hepimizin darbe ve darbecilere karşı ortak bir duruşta buluşmamız ahlaki bir mecburiyet…