Ceren Damar'ın iş arkadaşları: Mahcubuz
Öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürülen Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel'in çalışma arkadaşları mesaj yayınladı.
Çankaya Üniversitesi Balgat Kampüsü Hukuk Fakültesi'nde sınavda kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet (23) tarafından öldürülen Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel'in (27) çalışma arkadaşları, yayımladıkları mesajda, "Ceren’in kıymetine mazhar olduğumuz için şanslı, 'kötülük' gelip çattığında yanında olamadığımız için mahcubuz" dedi.
Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi çalışanları, odasında öğrencisinin saldırısı sonucu yaşamını yitiren Ceren Damar Şenel için mesaj yayımladı. "Zaman durdu! Koridorlar çıkmaz sokak. Zihnimizde cam kırıkları. Çaresizlik. Ve telafisizlik. Çalışma arkadaşımız katledildi. 2 Ocak 2019'da, Ceren’imizi bizden çaldılar" ifadeleriyle başlayan mesajda şu ifadelere yer verildi:
"Ceren’e dair kuracağımız bütün cümleler baştan devrik, peşinen eksik. Aldığı nefesin her bir zerresini başka yaşamlarla paylaşan ve hakkını veren Ceren'imizin 'ardı' yok, ifade etmek güç. Ama biz, hiçbir şeyi telafi etmeyecek bu nafile çabaya gayretleneceğiz. Ceren, hayatın her alanını emekle, çabayla, özveriyle edinebileceğini, geliştirebileceğini, güzelleştirebileceğini biliyordu. Hiçbir zaman emek vermekten, emeğini bizlerle, öğrencileriyle paylaşmaktan çekinmedi. Mücadeleden sakınmadı. Mezun olduğu okuldan kendini, iyiliğini esirgemedi. Hayatlarımıza dokunuşunu hissettirmeyecek kadar alçak gönüllü olan Ceren'in tesiri derin, yokluğu ise ikamesiz."
'HAKSIZLIKLARLA DOLU DÜNYADA ADALET DİYECEKTİ'
Şenel'in çalışma arkadaşları, mesajın devamında duygularını şöyle dile getirdi:
"Temmuz sıcağında caretta carettalar için Adana’ya gidecek kadar hayvansever, okulda hiçbir çiçeği sahipsiz bırakmayacak kadar duyarlı, içten gülümsemesiyle hepimize kalbinde yer açacak kadar coşkulu Ceren’imiz. Haksızlıklarla dolu bir dünyada 'adalet’' diyecekti Ceren, bunu anlatacaktı öğrencilerine. Bu değerin gücüne onların da inanmasını sağlayacaktı. İşte bu sebeple mahrum kalınan sadece varlığı değil, bilime katacakları, geleceğe taşıyacakları. Bir bilim insanının üretkenliğine, öğrenme hevesine, dünyayı değiştirme cesaretine sahipti Ceren. Güçlü bir kadın olarak, bu değerlerden oluşan bir hayattı kurmak istediği, uğruna bıkıp usanmadan sorumluluk duygusuyla çalıştığı. Artık keşfedeceği coğrafyalar, erişeceği kütüphaneler, yazacağı cümleler ondan yoksun kalacak. Ceren’in kıymetine mazhar olduğumuz için şanslı, 'kötülük' gelip çattığında yanında olamadığımız için mahcubuz. Ama söz veriyoruz, haksız, adaletsiz her uygulamaya sessiz kalındığında, ‘kötülüğe’ karşı iki çift laf edilmediğinde Ceren’i hatırlayacak ve hatırlatacağız. Hatırlatacağız ki, Ceren’in örmeye çalıştığı anlam ve değer dünyası yitirilmesin. Bazen 'bütün'den bir parça kopar, o 'bütün' dağılır. Ceren’in kaybı bütünümüzde tarifsiz bir boşluk yaratsa da dağılmayacak, birbirimize yaslanacak ve dayanışacağız."