Tekne faciası davasında 15 yıla kadar hapis istemi
BEYLİKDÜZÜ'nde denize açıldıktan sonra alabora olan ve 2 kişinin öldüğü tekne faciasına ilişkin açılan davada savcı mütalaasını açıkladı.
Mütalaada, sanık Yılmaz Badur'un "Taksirle iki kişinin ölümüne sebebiyet vermek" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edildi. Tekne faciasında vefat eden Hüseyin Karaman'ın kardeşi Ziynet İmir olay tarihinde hava şartlarının kötü olduğunu söyleyerek, "Küçücük bir tekneyle, kendisi (sanık) balıkçı kıyafeti giyerek, yanında çalışan ağabeyim Hüseyin Karaman ve İlyas Bostancı'nın hiçbir önlem alınmadan işe çıkmasına izin verdi. Ağabeyimin ölümüne sebebiyet verdiği için ben en kısa zamanda Yılmaz Badur'un tutuklanmasını istiyorum. Adalet yerini bulsun" dedi.
SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI
Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Yılmaz Badur ile taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaaya göre 9 Aralık 2016 tarihinde meydana gelen olay şöyle oldu:
Ambarlı Limanı açıklarında saat 05.30 sıralarında bir tekne suya gömüldü. Teknede bulunan İlyas Bostancı ve Hüseyin Karaman hayatını kaybetti. İlyas Bostancı olay günü, Hüseyin Karaman'ın ise olaydan bir ay sonra cesedi bulundu. Sanık ise olayda sağ kurtuldu. Bununla ilgili yapılan soruşturma sırasında Hüseyin Karaman'ın yakınları, Hüseyin ve İlyas'ın sanığın yanında çalıştıklarını, olay günü de yine sanık birlikte avlanmak için tekne ile açıldıklarında kazanın meydana geldiğini, gerekli tedbirler alınmadığından dolayı kazanını meydana geldiğini belirterek sanıktan şikayetçi oldu. Sanık ise ölenlerin daha önce kendisinin yanında çalıştığını ancak kaza geçiren teknenin kendisine ait olmadığını söyleyerek suçlamaları reddetti. Eski ifadesinde "Tekne ortak kiralandı" şeklindeki beyanına ilişkin de "Neden o şekilde bir ifade oraya yazıldığını bilemiyorum" dedi. Soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunda teknenin sahibinin sanık olarak kabul edilmesi halinde sanığın asli, ölenlerin ise tali kusurlu olduklarının mütalaa edildiği kaydedildi.
"ASLİ KUSURLU OLARAK OLAYA SEBEBİYET VERDİ"
Davaya konu batan teknenin kaydının olmayıp, kaçak çalıştığının anlaşıldığı belirtilen mütalaada, bazı tanıkların geminin kime ait olduğunu bilmediklerini, bazı tanıklar ise ölenlerin sanığın işçisi olduğunu, teknenin sanığa ait olduğunu söyledikleri anlatıldı.
Mütalaada dosyadaki delillerin değerlendirildiğinde katılanların yakınlarının beyanında maktullerin kimin yanında işçi olduğunu bilebilecek durumda oldukları, beyanlarının samimi olduğuna kanaat getirildiği, dinlenen bir kısım tanıkların sanığın işveren olduğu yönünde anlatımda bulundukları sanığın soruşturma aşamasında sanığın bu tekneyi beraber kiraladık (kendimize ait balıkçı teknesini diyerek) dedikten sonra rücu ettiği ifade edildi.
Batan gemide sanığın da bulunması ve kurtarılması, sanığın balıkçılar kooperatifinde kayıtlı işveren olması, ölenlerin bu yönde kayıtlarının olmaması karşısında sanığın kayıtsız olarak tekne çalıştırdığı, ölenlere iş verdiği, olay günü bilirkişi raporunda da belirtildiği şekilde asli kusurlu olarak olaya sebebiyet verdiği belirtildi. Sanık Yılmaz Badur'un "Taksirle iki kişinin ölümüne sebebiyet vermek" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edildi. Esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunması için sanık ve avukatına süre veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
"ADALET YERİNİ BULSUN"
Duruşmanın ardından konuşan Hüseyin Karaman'ın kardeşi Ziynet İmir de olayın üzerinden 2 yıl 3 ay geçtiğini ve ağabeyisinin ölümüne sebep veren kişinin ise hala elini kolunu sallayarak dışarıda gezdiğini söyledi.
Gözyaşı döken İmir olay tarihinde hava şartlarının kötü olduğunu, büyük firmaların dahi seferlerinin iptal ettiğini söyleyerek, "Küçücük bir tekneyle, kendisi (sanık) balıkçı kıyafeti giyerek yanında çalışan ağabeyim Hüseyin Karaman ve İlyas Bostancı'nın hiçbir önlem alınmadan işe çıkmasına izin verdi.Ağabeyimin ölümüne sebebiyet verdiği için ben en kısa zamanda Yılmaz Bodur'un tutuklanmasını istiyorum. Adalet yerini bulsun" dedi.