Kartal'da mağduriyet bitmedi: Nöbet tutuyorlar
İstanbul’un Kartal ilçesindeki Yeşilyurt Apartmanı’nın çökmesi sonucu kimi riskli binalar boşaltırken konut sakinleri bu süreçte mağdur oldu.
İstanbul’un Kartal ilçesindeki Yeşilyurt Apartmanı’nın çökmesi sonucu kimi riskli binalar boşaltıldı.
Bunlardan biri de Bahçelievler’deki 80 daire ve 12 dükkândan oluşan Basın Sitesi’ydi.
Birgün'den Meral Danyıldız'ın haberine göre; Söz konusu binadaki daireler ve dükkanlar, riskli olduğu gerekçesiyle mühürlendi. Nakliyat parası bulamadığını belirten konut sakinleri ise, bu süreçte mağdur oldu.
Bina sakinleri, eşyalarının çalınması sonucu her gün bina önünde nöbet tutmaya başladı. Sitenin apar topar boşaltılması sebebiyle mağdur olan konut sakinlerinden biri minibüste yatarken, bir kısmı da borçlanarak farklı muhitteki dairelere taşındı.
Bu süreçte kendilerine herhangi bir yardım yapılmadığını belirten mağdurlar, geçinemediklerini söylüyor. Konut sakinleri, “Nasıl geçineceğiz?” sorusunu sorarken, diğer yandan “Eşyalarımız çalınmasın diye gece gündüz nöbet tutuyoruz” diyor.
İlk sözü ise bina sakinlerinden Zeynep Uz alıyor. Uz, yeni taşındığı dairenin kirasını ödeyebilmek için günde 11 saat çalıştığını söylüyor ve “Devleti, devlete mi şikâyet edeyim?” diye soruyor.
Yaşadıklarını şöyle aktarıyor: “Biz, pat diye evden çıkabilecek insanlar değiliz. Belediye bizi apar topar kapı dışı bıraktı. Herkes eşyalarını alıp götüremedi. Burada yaşayan insanların yaşam standartı çok yüksek değil. Zaten öyle olsaydı, daha önce çıkar giderdik. Şu an daha küçük evlerde güç bela yaşamaya çalışıyoruz. Bir ev tutmak, anlaşmak bunlar bir dolu zaman gerektiren bir durum. Buna rağmen hiç halimiz sorulmadı. Hâlâ da sormamakta direniyorlar.”
BİZ GİREMİYORUZ, HIRSIZLAR GİRİYOR
Sitede yer alan 12 dükkândan birinin sahibi olan Kadir Küllah, bina önünde gece gündüz nöbet tuttuklarını aktarıyor. “Bizi kapının önüne koydular” diyor ve ekliyor: “Tüm gün burada nöbet tutuyor, ateş yakıp ısınıyoruz.
Binaya giremiyoruz, dükkâna giremiyoruz, çünkü hepsi mühürlü. Fakat hırsızlar girebiliyor. Onlara serbest, bizlere yasak… Benim çocuğum daha yeni doğdu ve yüzünü görmedim. Eşim doğum yaptığı ve hastanede olduğu sırada ben geldim burada nöbet bekledim.”
NAKLİYE ÜCRETLERİNİ BİLE ÖDEYEMİYORLAR
Daha sonra sözü Mesude Özcan alıyor: “Evimizden uzak yerlerde, zor şartlar altında yaşıyoruz şu anda. Herhangi bir kira yardımı yapılmadı, yer gösterilmedi ve sokağa atıldık. Ben şu anda çalışmıyorum ve bu binadaki herkes aynı şartlar altında. Herkes ya tek emekli maaşıyla geçiniyor, ya tek başına yaşıyor ya da asgari ücretle hayatını sürdürmeye çalışıyor.
Borca giren var, akrabasının yanına giden var. Nakliye ücretini bile ödeyemeyen insanlar oldu. Bu yüzden her gün gelip burada nöbet tutuyoruz. Çünkü binayı mühürledikten sonra binaya hırsızlar dadandı. Kombiyi, petekleri çalmak için mührü kırıp binaya girenler oluyor.”
Özcan, şu çarpıcı aktarımda da bulunuyor: “Bizim ikinci katta alzheimer hastası vardı. O gün polisler geldiğinde balkonda sürekli polislere baktı, içeri girmedi, yaşlıydı, endişeliydi. Bütün gün camda aşağıyı izlerken üşüttü ve zaattürre oldu. İki gün sonra ambulansla hastaneye kaldırıldı ve sonra evine dönemeden hayatını kaybetti. Bunun sorumlusu kim? Bunların hesabını kim verecek?”
Macide Öz ise, “Bir emekli aylığı ile nasıl ev bulacağız?” diye soruyor ve şunları dile getiriyor: “Bir emekli aylığına nasıl çıkacağımızı, nasıl ev bulacağımızı bilmiyoruz. Eşim emekli… Zabıtalar evimizi mühürleyecekler bu yüzden biz de evimizi apar topar boşalttık.”
Son sözü ise Hasan İlhan alıyor. İlhan, “Bahçelievler’in Hatta İstanbul’un yüzde 70’i ağır hasarlıdır” ifadesini kullanıyor ve şöyle devam ediyor: “Belediye 2 ay yıkım süresi verdi. Binada eşyalarını alamayan komşularımız var. Belediyeden istediğimiz bize yardımcı olmaları. Çünkü çıkın demek çözüm değil, üretmek gerekiyor.”
YASALAR BÖYLE SAVUNMASI
Bahçelievler Belediyesi’nden bir yetkili ise kira yardımı verilmemesine dair şu iddiada bulunuyor: “Şu an yıkım ruhsatı aşamasında. Yıkım ruhsatı alındıktan sonra yasa kapsamında müracaata istinaden kira yardımı alabiliyorlar.
Riskli yapı kapsamında süreler verilmişti bu süreler doldu. Yıkım ruhsatı alındıktan sonra da bina yıkılacak. Yasalar bu şekilde. Bu Türkiye genelinde uygulanan bir uygulama zaten. Müracaatları olduğu an biz kira yardımını veriyoruz.”