Adnan Oktar suç örgütünü çökerten polis müdürü Kilis'e sürülmüş, ardından istifa etmiş
Adanan Oktar suç örgütünü çökerten polis müdürü Furkan Sezer'in Kilis'e sürüldüğü ve ardından istifa ettiği bildirildi.
Kamuoyunda 'Adnan Hoca' olarak bilinen suç örgütü lideri Adnan Oktar, 2018 yılında 8 bin 658 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Adnan Oktar suç örgütü dahil birçok başarılı operasyona imza polis müdürü Furkan Sezer'in, Kilis'e sürüldüğü öğrenildi.
Cumhuriyet'e yazan Murat Ağırel, Sezer'i şu cümlelerle anlattı:
"Tanımayanlar için önce biraz Furkan Sezer’i anlatayım. Furkan Sezer yaptığı başarılı operasyonların ardından sürüldü. Evet yanlış okumadınız sürüldü. Memlekette hiçbir başarı cezasız kalmadığı için bu da yaşandı. Kilis’e gönderildi, ardından istifa etti. Kimdi peki Furkan Sezer?... 223 adet başarı, üstün başarı, takdir ve maaş taltifi hak eden bir polis müdürü. Uyarma ve kınama dahil hiç ceza almadı. İşte İpek Özbey’in Dragos kitabında da Furkan Sezer yaşadıkları ve Adnancılara yönelik operasyonlara dair çok şey var. Benim ilgimi çeken nokta operasyonda yaşanan çatışma ve bulunan silahlara ilişkin oldu. Çoğu kişi Adnancıların silahlı yönünü bilmez. Bakın 114 ayrı adrese 2 bin polisin katıldığı dev bir operasyondan bahsediyoruz. Operasyonda çok ciddi bir çatışma da yaşanıyor. Bir özel harekât polisi çelik yeleği sayesinde kurtuluyor. O özel harekât polisi öyle profesyonel davranıyor ki üzerine bir şarjör mermi boşaltılmasına rağmen karşılık vermiyor. Bu sayede örgüt mensubu saldırgan Mert Sucu canlı ele geçiriliyor. Kitaptan öğreniyoruz ki her şey bundan sonra başlıyor. Çünkü çatışma Adnancıların televizyon kanalı A9 Kanalı binasının müştemilatında yaşanıyor. Saldırıdan sonra arama yapan polis ekipleri içeride olduğunu daha önceden haber aldığı silahları ve mermileri buluyor. Hepsinin fotoğrafını yazıya da ekliyorum.
Polis müdürü Furkan Sezer örgütün silahlı kanadını da şöyle anlatıyor:
'Evet, hem içeriden anlık bilgi alıyorduk hem de müştekilerin verdikleri beyanlar vardı. Yine örgütün silahlı gücü çok uzun yıllardır faaldi. Sahte evrak ve rüşvetle aldıkları kanunsuz silahları vardı. Yine Adnan Oktar’ın talimatı üzerine örgütün silahlanmaya ağırlık verdiğini de biliyoruz. Burada silahlanma sadece örgütün erkek üyelerine mahsus bir konu değil, örgüt üyesi kadınlar da aynı şekilde erkekler gibi silahlanıyorlardı. Hukuksuz şekilde edindikleri silahların farkındaydık, yine bu silahları bir operasyon anında Türk polisine karşı da kullanabileceklerinden emindik. Burada ayrıca şuna da dikkat çekmek isterim: Sadece örgütün kadın üyelerinin kullandıkları ikametgâhlarda ve arama sırasında üzerlerinde çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi.'"