AKP'nin İnsan Hakları Planı lafta kaldı: Erdoğan açıkladı, Bakan tasfiye edildi, hukukçular haklı çıktı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Adalet Bakanlığı'nca hazırlanan İnsan Hakları Eylem Planı’nın uygulamaya koyulmadığı ortaya çıktı. Bu süreçte dönemin Adalet Bakanı Gül tasfiye edildi, hukukçular haklı çıktı.
GERÇEK GÜNDEM - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nda tek tek belirlenen hedefler, vaat edilen iki yıllık süre zarfında tutturulamadı. Adalet Bakanlığı'nca hazırlanan raporda iktidar partisinin sınıfta kaldığı ortaya çıktı.
Halk TV muhabiri Fırat Fıstık’ın aktardıklarına göre, Adalet Bakanlığı'nın 2022 faaliyeti raporunda gerçekleştirilmesi öngörülen toplam 393 faaliyetten 246'sı hayata geçirildiği görüldü.
Bakanlığın hedef olarak belirlediği yüzde 90 hedefinin çok uzağında kalındı. Hedeflerin gerçekleşme oranı yüzde 62’de kaldı. Raporun başka bir bölümünde ise İnsan Hakları Eylem Planı’nın yüzde 48’inin gerçekleştirilebildiği belirtildi.
Peki Türkiye'ye en fazla eleştirilerin yöneltildiği alanlardan biri olan insan hakları konusunda yeni düzenlemeler neleri içeriyordu? Erdoğan tarafından Mart 2021’de açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’nı hukukçular nasıl değerlendirmişti?
“YARGI BAĞIMSIZ DEĞİL, BİRİLERİ NE DERSE ONU YAPIYOR”
Planın açıklandığı dönem, Abdulhamit Gül’ün başında olduğu Adalet Bakanlığı tarafından "Özgür birey, güçlü toplum, daha demokratik bir Türkiye" vizyonuyla hazırlanan İnsan Hakları Eylem Planı uzun süredir gündem konusuydu.
“Plan 9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyet içeriyor” diyen Erdoğan, İnsan Hakları Eylem Planı'nın “Dilek ve temenni belgesi” olmadığını öne sürdü.
O dönemde hukukçular İnsan Hakları Eylem planına dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Duayen hukukçu Turgut Kazan, Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı için, “Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı beni hem güldürüyor hem korkutuyor. Gülüyorum çünkü açıklanan her şey Anayasa’da mevcut. Korkuyorum çünkü reform türküsü söyleyenlerin ne yaptığını görüyoruz” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Kazan devamında iktidarın söz ve eylemlerindeki tutarsızlığa dikkat çekerek “Yargı bağımsız değil, birileri ne derse onu yapıyor. Fakat Anayasa’da yazana göre hareket edilse bu açıklamaların hiçbirine gerek kalmaz” diye belirtmişti.
Avukat Serkan Günel, İnsan Hakları Eylem Planı’nın somut yansımalarını görmeden tatmin olabilmenin mümkün olmadığına dikkat çekti. Ergenekon kumpasının mağdur avukatlarından Günel, “AKP yönetiminde geçen son 20 yıllık dönemin özellikle son 12 yılı malum kumpas davalarından başlayarak hiç de iyi örnekler bulunmamaktadır” dedi.
Türk Ceza Hukuku Derneği Başkan Yardımcısı Avukat Kazım Yiğit Akalın, açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’nın “Olumlu” olduğunu fakat maddelerin uygulanacağına yönelik şüphelerinin bulunduğunu dile getirdi.
Nitekim hukukçuların şüpheleri doğru çıktı ve Adalet Bakanlığı'nın 2022 faaliyeti raporunda, iktidarın ve yandaşlarının propagandasını yaptığı İnsan Hakları Eylem planın yakınından bile geçilemediği görüldü.
ADALET BAKANI TASFİYE EDİLDİ, GERİDE HUKUK TARTIŞMALARI KALDI
İnsan Hakları Eylem planının ardından dönemin Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün tasfiye sürecinde yaşananlar da dikkat çekiciydi.
Gül, bakanlığı döneminde sık sık İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile karşı karşıya geldi. Gül, Soylu’nun hukuku bir kenara atan açıklamaları ve eylemlerini sık sık eleştiriyordu. Nitekim ikili arasındaki gerilim açıklamalara da yansıdı. Bunlardan biri de metruk binalar üzerine yaşandı.
Bakan Soylu 2021 yılında, “Metruk binalarda uyuşturucu kullanılıyor. Muhtarlar diyor ki ‘Mahkeme kararı var yıkamıyoruz.’ Ya arkadaş sen gece yık, mahkeme kararı bizim arkamızdan gelsin” dedi. Soylu, hukuku bir kenara atıp “arkamızdan gelsinler” demesi tepki çekti.
Siyaset kulislerinde Soylu ile sık sık tartıştığı söylenen Gül, Soylu’nun sözlerine “Bizim rehberimiz hukuktur, bizim rotamız hukuktur, bizim kılavuzumuz hukuktur. Biz yapalım hukuk arkadan gelsin değil, hukuk önden yürüsün biz ona göre kendimizi ayarlayalım anlayışıdır hukuk devleti” diye yanıt verdi.
Gül’ün “hukuk devleti” vurgusu Soylu’ya geri attırdı, sözlerini "Lafa takla attırdılar. Biz hukukun adamlarıyız” diye düzeltti.
“Metruk bina” tartışması iki bakan arasındaki kavganın, sadece kamuoyuna yansıyan bölümüydü.
“Milli görüş” geleneğinden gelen Gül, devam eden tartışmaların ardından istifa etti ve yerine Bekir Bozdağ atandı.
Gül döneminde hazırlanan İnsan Hakları Eylem planı ise ne Gül döneminde ne de Gül sonrasında uygulamaya konulmadı. Hukuk iktidarın sopası olarak kullanılmaya devam etti.
EYLEM PLANINDA NELER VARDI?
Erdoğan'ın açıkladığı planda dikkat çeken maddeler şöyleydi:
"1- İnsan, doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez haklarıyla yaşar. Devletin temel amaç ve görevi, bu hakları korumak ve geliştirmektir.
2- İnsan onuru, bütün hakların özü olarak hukukun etkin koruması altındadır.
3- Dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebepler temelinde hiçbir ayrımcılık söz konusu olmaksızın herkes hukuk önünde eşittir.
4- Kamu hizmetinin herkese eşit, tarafsız ve dürüst biçimde sunulması, bütün yönetsel faaliyetlerin temel özelliğidir.
5- Mevzuat, tereddüt doğurmayacak şekilde açık, net, anlaşılır ve öngörülebilir kurallar içerir, kamu otoriteleri bu kuralları hukuk güvenliği ilkesinden ödün vermeden hayata geçirir.
6- Sözleşme özgürlüğüne, hukuki güvenlik ilkesi ve kazanılmış hakların korunması prensibine aykırı olarak hiçbir şekilde müdahale edilemez.
7- Devlet, girişim ve çalışma hürriyetini rekabete dayalı serbest piyasa kuralları ile sosyal devlet ilkesi çerçevesinde korur ve geliştirir.
8- Adli ve idari işleyiş; masumiyet karinesi, lekelenmeme hakkı ve ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkelerini koruyan, gözeten ve güçlendiren bir yaklaşımı merkezine alır.
9- Hiç kimse, başkalarının kişilik haklarına saygı göstermek suretiyle yaptığı eleştirisi veya düşünce açıklaması nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.
10- Bağımsız ve tarafsız yargı ile korunan hukuk devleti, hak ve özgürlükler ile adaletin teminatı olarak her alanda tahkim edilir.
11- Haklarının ihlal edildiğini iddia eden herkes, etkili kanun yollarına zahmetsiz şekilde erişebilmelidir. Adalete erişim, hak ve özgürlüklere saygının merkezindedir."
Kaynak: Gerçek Gündem