AYM'nin Basın Müşavirine Dolandırıcılık Davası! Milli Arazileri Satmaya Çalıştı

Milli emlak arazilerinin satışı vaadiyle vatandaşları 40 milyon liradan fazla dolandıran sanıklardan birinin AYM Basın Müşaviri Osman Arslan olduğu ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakılan Arslan'ın, kamu kurum ve kuruluşlarının adını kullanarak dolandırıcılık yaptığı iddianamede yer aldı.

Devlet kurumlarındaki yolsuzluk ve usulsüzlükler sık sık gündeme gelirken, bu kez yargı kanadında bir skandal patlak verdi. İstanbul ve Antalya’daki bazı milli emlak arazilerinin satışı vaadiyle vatandaşları 40 milyon liradan fazla dolandırdıkları suçlamasıyla haklarında soruşturma açılan sanıklar arasında Anayasa Mahkemesi (AYM) Basın Müşaviri Osman Arslan’ın da olduğu ve gözaltına alınıp serbest bırakıldığı öğrenildi.

T24’ten Asuman Aranca'nın haberine göre Ankara Başsavcılığı, Arslan da dahil 9 kişi hakkında “nitelikli dolandırıcılık” ve “sahtecilik” suçlarından dava açarken, Arslan’ın 20 yıl 3 aya kadar hapis cezası alması ve tensiple beraber tutuklanması istendi. İddianame Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilirken, tutuklama talebi ise reddedildi. Davanın ilk duruşması 6 Mart’ta gerçekleşecek.

AYM'nin Basın Müşavirine Dolandırıcılık Davası! Milli Arazileri Satmaya Çalıştı - Resim : 1

'KAMU KURUMLARININ ADINI KULLANARAK DOLANDIRDI'

İddianamede, Osman Arslan için şu ifadelere yer verildi:

“Şüphelinin görev yaptığı kurumdaki pozisyonu itibarıyla Milli Emlak Müdürlüğü nezdinde bulunan taşınmazların satışının yapılması için yardımcı olacağı intibaını yarattığı, ayrıca müştekiyi diğer şüpheli Serkan ile tanıştırdığı ve bu işe aracılık ettiği sabittir. Şüphelinin kendi banka hesaplarını kullanmadığı, oğluna ait hesaba şüpheli Özgür’ün banka hesabından suç tarihinden sonra para gönderildiği hususu karşısında menfaat elde ettiği anlaşılmıştır. Şüpheli Osman’ın diğer şüpheliler Serkan ve Özgür ile aralarında para ilişkisi olduğu belirlenmiştir. Savunması dikkate alınarak çalıştığı kuruma yazılan müzekkere sonucunda suç tarihi itibarıyla hakkında icra takibi olmadığı tespit edilmiş, bu nedenle savunmasına itibar edilmemiştir. Özellikle şüpheli Osman ve Serkan’ın müştekiyi kamu kurum ve kuruluşlarında tanıdıkları olduğuna inandırarak diğer şüphelilerle birlikte hareket ederek dolandırdıkları hususu sabittir.”