Babacan'dan Teğmen Açıklaması: Türkiye’yi Dünya Liginde Üç Beş Puan Yukarı Atacak Fotoğraf!

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın konuğu oldu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Babacan, 'teğmen yemini' tartışmalarına değindi.

Erdoğan'ın teğmenleri hedef almasına değinen Babacan, şu ifadeleri kullandı:

"Baktı ki orada bir malzeme var ‘biraz kullanayım’ diyor. Şimdi konu şu; her eğitim kurumunun geleneği vardır ve bu gelenekler çok önemlidir. Ama 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünden sonra biliyorsunuz askeri eğitim kurumlarının tamamında büyük bir revizyon gerçekleştirildi. Ve o revizyon gerçekleştirilirken de bu kurumların gelenekleriyle alakalı da gerekenler bazen ihmal edildi, yapılmadı. Bir sistem yıkıldı ama yerine daha iyi bir sistemi oluşturma konusunda hala ciddi eksikler var.

'CİDDİ BİR DİSİPLİN SORUNU'

Yemin törenlerinde ya da mezuniyet törenlerinde üniversitelerde biliyorsunuz kimisinde kep fırlatma vardır, kimisinde başka bir gelenek vardır… Dolayısıyla bu işin bir gelenek tarafı var. Kılıçları çakıştırmak falan… Eğer mesele askerlikse mesele orduysa, mesele orduya genç subaylarımızın yetiştirilmesiyse buradaki en temel konu disiplindir. Disiplin askerliğin olmazsa olmaz şartıdır. Buradaki en önemli sorun, asıl diploma törenindeki yeminden sonra öğrencilerin tamamının değil de bir grubunun gidip sadece kılıç değil, ayrı bir yemin etmesi. Burada ben ciddi bir disiplin sorunu görüyorum. Ama bu genç subaylarımızın da iç dünyasını iyi okumak lazım. Niye oldu, niye öyle yaptılar diye iyi bir çalışma lazım. Siyasi kutuplaştırarak değil de iyi bir şekilde çalışılması lazım bu bir.

MÜLAKAT SİSTEMİNİ ELEŞTİRDİ

İkincisi eğer Türkiye Cumhuriyeti’nin ordusuna subay yetiştiriyorsanız ya da emniyet güçlerimiz için polis yetiştiriyorsanız hiçbir insanın, hükümetin de başkalarının da, gruplaşma derdinde olmaması lazım. Maalesef Türkiye’de kurumlara nüfuz etme, okullara nüfuz etme, orduya nüfuz etme, polise nüfuz etme gibi çok yanlış teşebbüsler var. İktidar da maalesef bunları besliyor. Çünkü iktidar da hep gruplaşma ve taraf olma şeklinde kodlanmış. Erdoğan ne diyor; ‘Eğer bir taraf olursan bertaraf olursun’ diyor. İlla bir taraf olacak her şeyde. Baktığın zaman ‘benim doktorum, benim hemşirem, benim askerim, benim subayım, benim polisim’ diyor. Ve bütün bu mülakat sisteminde de ister okul olsun ister kamu kuruluşları olsun, mülakatta da insanların siyasi görüşlerine göre ağırlıklı olarak karar veriliyor. Yani iktidara yakın mı, Erdoğan’ı seviyor mu sevmiyor mu, bir karşıtlığı var mı yok mu… O kadar yanlış bir şey ki.

'GURUR DUYMAMIZ LAZIM'

Bu yemin törenindeki çocuklar genç pırıl pırıl arkadaşlar ve çok gurur duydum. Deniz Harp Okulu, Kara Harp Okulu, Hava Harp Okulu; üçünün de birincisi kızlar, kadınlar… Ben gurur duydum. Ve bu resim tek başına Türkiye’yi dünya liginde üç beş puan yukarı atacak resimdir. Gurur duymamız lazım. Erdoğan eski okul sistemini bitirdi, sıfırdan format attı, kendine göre yeni okul sistemini kurdu. Ama ne oldu; o okul içerisinden yine bir grup öğrenci kendisini bir ayrı gösterme ihtiyacını hissetti. Bu çocuklar niye kendilerinin ayrı olduğunu ifade etmek zorunda kaldı? İşte eğer mesele orduysa, askeri okulsa; bu vatanı seviyorsa herkesin önü açık olmalı. Bizim ordumuz böyle olmalı.