Boğaziçi Araba Davası'nda 18 ay hapis cezası alan Berke Gök: "Arabada oluşan hasarın nedeni güvenlik güçlerinin beni arabanın üstüne düşürmesiydi"
Boğaziçi Üniversitesi'nde rektör atamaları dolayısıyla başlatılan protestolar kapsamında yargılandığı davadan 18 ay hapis cezası alan Berke Gök, Gerçek Gündem'e konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi'nde 'kayyum rektör' atamalarıyla başlatılan protestolar kapsamında yargılanan14 Boğaziçili öğrencisinin tamamı hapis cezasına çarptırıldı. Tüm öğrencilere birer yıl hapis cezası, 14 öğrenciden Berke Gök'e “kamu malına zarar” suçundan 1 yıl 6 ay, E.K’ye ise “kamu görevlisine hakaret” suçundan 1 yıl 2 ay verildi.
‘Kamu malına zarar verme’ suçlamasıyla 18 ay hapis verilen Berke Gök, kararın ardından Gerçek Gündem’e konuştu.
Gök, Naci İnci’nin arabasında oluşan hasarın nedeninin kendisinin güvenlik güçleri tarafından arabanın üstüne düşürülmesiyle meydana geldiğini söyledi. Gök, “Oluşan hasarın nedeni arabanın üstüne çıkmam değil, güvenlik güçlerinin beni öldürmeye çalışırcasına tutup arabanın üstüne düşürmesiydi” dedi.
“Bir ceza bekliyordum açıkçası. İktidar tüm direnişleri bastırmak istiyor. Cezalarla korkutarak yapmaya çalışıyorlar bunu. Aynı zamanda bu cezalar iktidarın direnişlerden ne kadar korktuğunu da gösteriyor” diye konuşan Berke Gök, kendisine ceza verileceğini beklediğini söyledi.
“ARABADA OLUŞAN HASARIN NEDENİ GÜVENLİK GÜÇLERİNİN BENİ ARABANIN ÜSTÜNE DÜŞÜRMESİYDİ”
Gök, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Arabanın üstüne çıktı diyerek bir suç uydurulmaya çalışıldı. Milyon liralık arabada sadece 740 TL’lik hasar oluştu. O hasarın nedeni de arabamın üstüne çıkmam değil, güvenlik güçlerinin beni öldürmeye çalışırcasına tutup arabanın üstüne düşürmesi. Hasar, güvenlik güçlerinin beni arabanın üstüne düşürmesiyle oluşmuştu.”
“BÖYLE BİR HUKUKSUZLUĞU BEKLİYORDUK”
Toplantı ve gösteri yürüyüşü kanununa muhalefetten 6 ay hapis cezası alan Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi, kararın ardından Gerçek Gündem’in sorularını yanıtladı. Üniversite öğrencisi böyle bir kararı beklediğini söyledi. Hâkimin daha önceden de avukatlarının itirazını reddettiğini belirten üniversite öğrencisi, bu duruşmada da aynı şeylerin yaşandığını ifade etti:
“Hâkim daha önce avukatlarımızın itirazlarını reddetmiş, avukatlarımızı salondan atmayı denemiş, duruşmayı bırakıp salona kaçmıştı. Bu duruşmada da aynılarını yaptı. Biz bu hukuksuzluğu bekliyorduk ve daha fazla ceza verilmemesini ümit ediyorduk. Tutuklanma ihtimali bile bir süre korkuttu bizi.”
“NACİ İNCİ, İKTİDARIN KUKLASI”
Avukatların gerekli itirazları yapıp beraat verilmesini talep edeceklerini söyleyen Boğaziçi öğrencisi, bu davada da iktidarın yargıya müdahale ettiğini ifade etti:
“Yargının nasıl iktidarın elinde olduğunu ve sadece iktidarın kuklası olan Naci İnci'nin de yargıya nasıl etki edebildiğini çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bu kayyum düzenine ses çıkardığımız ceza aldık demek isterdim ama Naci İnci bizden hoşlanmadığı için bile ceza almış olabiliriz. Kararların da duruşmaların da hukuki bir zemine yattığını düşünemiyorum. Keyfi kararlar, duruşmayı terk eden ve savunma yapmamıza izin vermeyen hâkimler ve artık oyuncağa dönmüş bir yargı ile karşı karşıyayız.”
“TEK TARAFLI YARGILAMA YÜRÜTÜLDÜ”
Kararı Gerçek Gündem’e değerlendiren Avukat Nimet Acar ise, tek taraflı yargılama yürütüldüğünü söyledi. Acar, “Usuli eksiklikler giderilmeden esasa ilişkin savunma yapmayacağımızı söyledik hep. Naci İnci ve güvenlikleri kaçak duruşma ile biz olmadan dinlendi, soru dahi soramadık. Böyle bir kararı bekliyorduk. Bu nedenle esasa ilişkin savunmayı bu koşullarda yapamayız dedik” ifadelerini kullandı. Acar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hâkim savunma yapmaktan vazgeçilmiş sayıp önceden hazırlanmış kararı kopyala yapıştır yapıp okumaya başladı. Dolayısıyla esasa ilişkin savunma yapmamızın da bir anlamı yokmuş karar zaten belliymiş. Okulun özel güvenlik görevlilerinin orantısız müdahalesi olduğu halde kamu görevlisi sayılarak mukavemetten ceza verilmesi hukuka uygun değil. Yine kamu malına zarar verilmesi Naci incinin arabasının zarar gördüğü gerekçesiyle verildi oysa güvenlikler öğrenciler sıkıştırdığı için öğrencilerin kastı olmadan zarar görmüş olabilir. Bunlar da değerlendirilmeden ceza verildi. Yine hakarete ilişkin olarak da ne şekilde hakaret suçu oluştuğunda kanaat getirdiğini gerekçeli kararında göreceğiz” dedi.