İzmirli depremzedelerden emsal artışına verilen yürütmeyi durdurma kararına kefenli protesto

İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen depremde evleri hasar alan ve yıkılan depremzedeler, İzmir 5. İdare Mahkemesi’nin emsal artışı için verdiği “yürütmeyi durdurma” kararını kefenli ve çadırlı eylemle protesto etti.

İzmirli depremzedelerden emsal artışına verilen yürütmeyi durdurma kararına kefenli protesto

30 Ekim 2020 depreminin ardından İzmirli depremzedelerin yeniden evlerine kavuşabilmeleri için gündeme gelen ve sadece Bayraklı’da geçerli olan emsal artışı kararı, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından yargıya taşımış ve İzmir 5. İdare Mahkemesi, bilirkişi raporları doğrultusunda geçen hafta emsal artışı için “yürütmeyi durdurma” kararı vermişti.

İzmirli depremzedeler, kararı protesto etmek için İZDEDA binası önünde bir araya geldi. “Tek derdimiz evimiz”, “Sağlam evimi yıktı, arsa payımı elimden aldı, geriye ne kaldı”, “Emsal depremzedelerin can suyu”, “Emsal iptali depremzedenin ölümüdür”, “Emsal artışlı ve sıfır faizli 20 yıl vadeli kredi istiyoruz”, “Kentsel dönüşümcü değil depremzedeyiz”, “Mahkeme emsale dur, çadıra gir dedi” yazılı dövizler taşıyan depremzedeler, çadır ve kefenle eylem yaptı.

Depremzedeler adına açıklamayı yapan İZDEDA Başkanı Haydar Özkan, şunları söyledi:

“RANTÇI DEĞİLİZ, DEPREMZEDEYİZ, MAĞDURUZ”

“30 Ekim 2020’den bu yana sadece Bayraklı bölgesinde 2 apartmanın inşaatı bitti, 75 adet ruhsat alındı, Buca bölgesinde ve diğer ilçelerimizde 10 adet inşaatımız devam etmekte. Bu inşaatlar belediyeden almış olduğumuz emsal artışı sayesinde hareketlendi. Mahkemenin almış olduğu yürütmeyi durdurma kararı haberi bizleri yıktı, yolumuzu kapattı, umut ışığımızı söndürdü. Şimdi tekrar 28 ay öncesine döndük. Biz emsal artışını isterken hep dedik ki rantçı değiliz, depremzedeyiz, mağduruz, ekonomik gücümüz yok. Günümüz şartlarında 110 m2 bir daire 1 milyon 600 bin TL inşa edilirken, emsal artışı ile birlikte bu değer 600 bin TL’ye düşmektedir. Buradan hareketle emsal artışı isteğimiz olmuş ve belediyemiz tarafından olumlu karşılanmıştır. Fakat TMMOB’un itirazı ve süreci mahkemeye taşıması ile bizim için belirsizlik başlamıştır. TMMOB’un bu konu hakkındaki savunması ilginç. Diyorlar ki: Nüfus yoğunluğu olur kent kaldıramaz. Bayraklı gibi düzenli yeşil alanları ve okullarıyla bu kent kaldıramazsa. TMMOB’un 17 katlı binasının yanında benim 7 katlı binam yoğunluk yapıyorsa ne diyeyim bilemedim.

“İZMİR DEPREMZEDELERİNE KULAK VERMELİ VE BİZLERİN DİĞER İLLERDE OLDUĞU GİBİ AFETZEDE OLARAK GÖRMELİDİR”

Bizler artık yorulduk, tükendik, yaşama ümidimizi kaybettik. Bir an önce siyasilerimiz İzmir depremzedelerine kulak vermeli ve bizlerin diğer illerde olduğu gibi afetzede olarak görmelidir. Ağır hasarlılara yaptığı gibi, orta ve az hasarlılarımıza da gerekirse ücreti mukabilinde evlerini yapmalı, ağır hasarlı depremzede kiracılarımızı da çözüm üretip kira derdinden kurtarmalı. Rezerv alan bölgesine şu anda 3600 konut yapılmıştır daha önce söylendiği gibi 8500 konut yapımı tamamlanmalıdır. Orta hasarlılarımıza rezerv alan bölgesinden söz verildiği gibi konutları verilmeli bölgeye, İzmir depremzedesi hariç kimse sokulmamalıdır. Afet bölgesinde olduğu gibi evler yapılana kadar 5 bin TL kira desteği sağlanmalı. Mağdur olan vatandaşlarımızın sorunlarının çözümü için TBMM’de çözüm üretilmelidir.”

Kaynak: ANKA

Etiketler
Deprem İzmir Mahkeme