Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinden uzaktan eğitim kararına tepki: Büyük bir çözümsüzlük yaratacak
Kocaeli Üniversitesi öğrencileri, depremlerin ardından üniversiteler için uzaktan eğitim kararı alınmasına; "Devlet yurtları depremzedelere açılırken bilinçli bir tercih yapılmıştır. Bu tercihle birlikte hem depremzedeler hem de öğrenciler mağdur edilecektir" ifadeleriyle tepki gösterdi.
Kahramanmaraş merkezli depremin ardından üniversiteler için alınan uzaktan eğitim kararına tepkiler sürüyor.
Kocaeli Üniversitesi öğrencileri, dün İzmit’te bulunan Umuttepe Kampüsü önünde bir araya gelerek alınan karara tepki gösterdi. Kampüs önünde yapılan basın açıklamasında pandemi dönemini hatırlatan öğrenciler, uzaktan eğitim tecrübesini bir kez daha yaşamak istemediklerini ifade etti. Öğrenciler, KYK yurtlarının depremzedelere açılmasının hem depremzedeleri hem de öğrencileri mağdur edeceğini vurgulayarak acilen planlı ve kapsamlı bir kararın alınması gerektiğini söyledi.
Kocaeli Üniversitesi öğrencileri, Kahramanmaraş merkezli depremin ardından üniversiteler için uzaktan eğitim kararı alınmasına tepki gösterdi. İzmit’te bulunan Umuttepe Kampüsü önünde açıklama yapan öğrenciler, "Devlet yurtları depremzedelere açılırken bilinçli bir tercih yapılmıştır. Bu tercihle birlikte hem depremzedeler hem de öğrenciler mağdur edilecektir. Eğitim hakkımızın elimizden alınmasını kabul etmiyoruz" dedi.
"YANLIŞ BİR ADIM"
Kocaeli Üniversitesi öğrencisi Mustafa Yavaş tarafından okunan açıklamada şunlar kaydedildi:
"Hepimizi yasa boğan deprem nedeniyle bütün halkımıza başsağlığı diliyor ve yaralarımızı sarmak için canla başla çalışıyoruz. 9 saat arayla yaşadığımız iki büyük depremin acılarını derinden paylaşmaktayız. Yaşadığımız bu büyük felaketin yaralarını sarmak için bir haftadır durmaksızın dayanışma kampanyalarıyla büyük bir seferberlik içindeyiz. Biliyoruz ki her bir Kocaeli Üniversitesi öğrencisi, bu sürecin bir parçası oldu ve bölge halkıyla dayanışmak için harekete geçti. Ülkemizin dört bir yanında afetin yarattığı yaraları sarmaya çalışırken yetkililer tarafından alınan kararları endişeyle takip etmekteyiz. 11 Şubat 2023 tarihinde alınan KYK yurtlarının depremzedelere açılması ve üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi kararının, daha büyük sorunları tetikleyecek yanlış bir adım olduğunu düşünüyoruz. Bu karar, depremzede öğrencilerin eğitime ulaşmasını kolaylaştırmayacak, aksine online eğitim için gerekli koşulların sağlanmamış olması nedeniyle büyük bir çözümsüzlük yaratacaktır. Evlerini kaybetmiş insanların online derslere verimli bir şekilde katılması beklenemez.
"BÜYÜK BİR ÇÖZÜMSÜZLÜK YARATACAK"
Depremzede öğrencilerin eğitim alabilmesi için sağlıklı yaşam koşullarına erişebilmesi, güvenliklerinin sağlanması gerekmektedir. Bu koşullar sağlanmadan gerçekleştirilen bir eğitim süreci, depremzede arkadaşlarımızın eğitim haklarından büyük ölçüde mahrum kalmasına neden olacaktır. Ruh sağlığı alanında uzmanların ilk günden itibaren afet bölgesi de dahil olmak üzere okul hayatının sürdürülmesinin çocuk, genç ve ebeveynler için hayatiliğini vurguladığını gördük. İnsanların birbirine olan desteğinin hayat kurtardığı bu günlerde bu çabayı her anlamda sürdürmeliyiz. Bu karar, depremzede öğrencilerin eğitime ulaşmasını kolaylaştırmayacak, aksine uzaktan eğitim için gerekli koşulların sağlanmamış olması nedeniyle büyük bir çözümsüzlük yaratacaktır. Pandemi döneminde edindiğimiz deneyimlerle eğitimin niteliğinin giderek düştüğü, öğrencilerin akademik açıdan ilerleyemediği, laboratuvar ve uygulama dersleri yapılamaması sebebiyle uzun vadede bu dersleri alamayan öğrencilerin meslek hayatlarında zorlandıklarını gördük. Uzaktan eğitimin üniversite öğrencilerinin üzerindeki olumsuz etkisinin çeşitli fiziki, üniversite kaynaklı, psikolojik ve demografik faktörlerden kaynaklandığı gösterilmiştir. Fiziki faktörler, öğrencilerin elektronik cihaz ve internet erişimini kapsarken üniversite kaynaklı faktörler, kurumsal iletişim yeterliliği, eğitime ayrılan süre, senkron/asenkron ders metodu uygulamaları ve çevrimiçi sınav uygulamalarından kaynaklı not adaletsizliği algısı olarak ortaya çıkmıştır. Psikolojik faktörler ise hastalık teşhisi ve hastalığa yakalanma riski, artan hane halkı sayısı ve ev içi anlaşmazlıklar, uyku problemi ve gıda sıkıntısı endişesi olarak sıralanmıştır.
"KABUL ETMİYORUZ"
Pandemi sürecinde daha teknolojik adaletsizliğin söz konusu olduğu uzaktan eğitim modeli, depremzede öğrencilerin erişim imkanları göz ardı edilerek tekrar yürürlüğe geçirilmiş ve altyapısı yeterli sayılabilecek hanelerin yoğunlukta olduğu illerimizde dahi internet erişimi ve bağlantı sorunlarının yaşattığı güçlükler hayatımızın birer gerçeği iken evlerinden uzakta, yeni bir düzende bu altyapıya sahip olmayan depremzedeler için çok daha zorlayıcı bir süreç olacaktır. Eğitimin bir parçası olan sosyalleşmenin mekanı olarak kampüslerimizden öğrencilerin koparılması, geçmişte de tecrübe ettiğimiz üzere büyük psikolojik yıkımlara yol açmıştır. Bunun tekrar yaşanmasını istemiyoruz. Eğitim hakkımızın elimizden alınmasını kabul etmiyoruz.
"DEPREMZEDE ÖĞRENCİLER YURTTAKİ EŞYALARINI DÜŞÜNEMEZ"
Cumartesi günü yapılan açıklamayla depremzedelerin devlet yurtlarına yerleştirileceği ve bu sebeple üniversitelerin yaza kadar uzaktan eğitime geçeceği açıklandı. Alınan bu kararın ardından yurt yönetimleri, öğrencileri arayarak saatler içerisinde yurtları boşaltmalarını istedi. Öğrenim gördüğü şehirde çalışmak durumunda olan, ailesinden bağımsız şekilde geçimini ve yurt ücretini karşılayarak KYK yurtlarında barınan öğrenci arkadaşlarımızın yaşayacağı mağduriyet göz ardı edilemez. Evine dönemeyecek binlerce öğrencinin ne yapacağına dair belirsizlik hali hâlâ sürmekte. Bu öğrencilerin, maddi yetersizliklerden dolayı yüksek kiralarla tarikat yurtları arasında seçeneksiz bırakılmaktadır. Bölgedeki durum hâlâ kontrol altına alınamamışken bir haftadır canla başla depremzedelere yardımcı olmaya çalışan üniversite gençliği, bir de bu problemle karşı karşıya bırakılmıştır. Deprem bölgesinde yaşayıp KYK yurtlarında kalan öğrencilerin sayısal verisi depremin acısı hâlâ tazeyken depremzede öğrencilerin bir de yurttaki eşyalarını düşünmesi beklenemez. Cumhurbaşkanı’nın aldığı bu karar, öğrencileri yalnızca mağdur etmiyor, aynı zamanda birçok belirsizliği de ortaya çıkarıyor. YÖK ve Cumhurbaşkanı, yaptıkları açıklamalarda, KYK yurtlarından atılan öğrencilerin nerelerde kalacaklarına dair, maddi durumlarından dolayı veya evi deprem bölgesinde olduğu için eve çıkma durumları bulunmayan öğrenciler için ne gibi önlemler alınacağına dair, evlerine dönmesi gereken öğrencilerin ulaşım sorunlarına ilişkin hiçbir çözüm önerisi sunmamaktadır ve bu konular tamamen belirsiz bırakılmıştır.
"UZAKTAN EĞİTİM KARARI İPTAL EDİLMELİ”
Kocaeli Üniversitesi’nde okuyan ve deprem bölgesinde yaşayan öğrenciler nerede barınacaklar diye, biz üniversite öğrencileri olarak tekrar sormak durumundayız. Devlet yurtları depremzedelere açılırken bilinçli bir tercih yapılmıştır. Bu tercihle birlikte hem depremzedeler hem de öğrenciler mağdur edilecektir. Neden bu insanlar otellerde, toplu konutlarda değil de halihazırda fiziki açıdan öğrencilere yetersiz gelen bu yurtlara yerleştirilmektedir? Türkiye turizminin işletme belgeli ve belediye belgeli otelleri, 2021 yılı aralık ayındaki verilere göre 1milyon 639 bin 626 yatak sayısına sahipler. Neden özel ve kamunun konaklama olanakları yeterli şekilde seferber edilmemiştir? Neden her kriz durumunda ilk vazgeçilen ‘eğitim’ olmak zorundadır? Van depreminden bu yana hâlâ konteynerlerde yaşayan insanların olduğunu biliyoruz. Bu meselenin 6 ayda ya da bir yılda çözülmeyeceğini bizler biliyoruz, depremzedelerin hayatlarını yeniden kurabileceği şekilde planlı ve kapsamlı kararların ivedilikle alınmasını talep ediyoruz. Deprem bilimciler Kuzey Anadolu fay hattının yakın bir zamanda harekete geçmesini öngörüyor ve bunun anlamı deprem bölgesinden getirilecek olan depremzedelere güvenli bir yaşam sunulamayacak olmasıdır. Geçici olarak sunulan bu çözümler, KYK yurtlarının kapatılmasıyla çözülemez. Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, alınan kararların son derece hatalı olduğunu görüyoruz. Taleplerimizi tekrarlıyoruz: Başta hükümet, üniversite rektörlükleri, YÖK ve tüm yetkililer tarafından alınan bu kararın iptal edilmesi gerekmektedir. Bütün olanakların depremin yarattığı yıkımı en aza indirmek üzere kullanılması ve yüz yüze eğitimin başlaması için tüm koşulların hazırlanması gerekmektedir. Kamu ve özel konaklama alanları depremzedeler için ücretsiz açılmalıdır. Üniversite yönetimleri, depremden etkilenen tüm öğrenciler için psikolojik destek hizmetlerini hızlı, ulaşılabilir ve ücretsiz şekilde sağlamalıdır. Bu alanlarda uzmanlaşmış kadro alımları yapılmasını talep ediyoruz."
Kaynak: ANKA