Okul müdüründen Nesin Vakfı’nda kalan çocuğa skandal sorgu: 'Kızlı erkekli mi kalıyorsunuz?'
Nesin Vakfı’nda kalan ve devlet okulunda eğitim gören 9 yaşındaki çocuğun, okul müdürü Cebrail Yaşar tarafından sorguya çekildiği ortaya çıktı.
Yazar Aziz Nesin tarafından kurulan ve bu yıl 50’nci yılını kutlayan Nesin Vakfı’na yönelik baskılar sürüyor.
İzmir’in Tire ilçesindeki 60 dönümlük zeytinliği kundaklanan, İstanbul Çatalca’da da İsmailağa Cemaati’nin hedef aldığı ve yaklaşık 2 milyon TL’sine el konularak Hazine’ye aktarılan Nesin Vakfı’na yönelik baskıların sonu gelmiyor.
BirGün Gazetesi'nden İsmail Arı'nın haberine göre şimdi de Nesin Vakfı’nda kalan ve devlet okulun eğitim gören bir çocuğun “sorguya çekildiği” ortaya çıktı.
Nesin Vakfı’nda kalan 9 yaşındaki bir çocuğun İstanbul Çatalca 75. Yıl Cumhuriyet İlkokulu’nda maruz kaldığı olay vakıf tarafından Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) şikâyet edildi.
Şikâyette okul müdürü Cebrail Yaşar’ın Nesin Vakfı’nda kalan çocuğa, “Kızlı erkekli mi kalıyorsunuz, yatakhaneler ayrı mı, orada ne yapıyorsunuz” gibi sorular yönelttiği, sorulardan rahatsız olan çocuğa para verdiği belirtildi.
ÇOCUĞUN GİTMESİNE İZİN VERMEMİŞ
Nesin Vakfı’nın CİMER’e yaptığı şikâyette yaşananlar şöyle anlatıldı:
"Çatalca 75. Yıl Cumhuriyet İlkokulu binasının depreme dayanaklı olmayabileceği gerekçesiyle öğrenciler 20 Şubat tarihinden itibaren Çatalca Şehit Halil İbrahim Gürel Anadolu İmam Hatip Lisesi binasında eğitimlerine devam etmeye başladılar. 24 Mart Cuma günü İmam Hatip Lisesi Müdürü Cebrail Yaşar, okul bahçesinde gördüğü çocuklarımızdan birini yanına çağırıp vakfımız hakkında bilgi edinmeye çalışmış. Çocuğumuz sorulardan rahatsız olunca oradan ayrılmak istemiş ama müdür bey ‘ben yabancı değilim, sohbet ediyoruz’ diyerek çocuğun oradan ayrılmaması için ısrarcı olmuş.
SKANDAL SORULAR
Müdür bey çocuğa, ‘Vakıfta kaç kişisiniz, katlarda kaç kişi kalıyorsunuz, kızlı erkekli mi kalıyorsunuz, yatakhaneler ayrı mı, orada ne yapıyorsunuz?’ gibi oldukça rahatsız edici sorular sormuş.
ÇOCUĞUN ELİNE PARA TUTUŞTURMUŞ
Müdür bey bütün bu taciz edici sorular yetmiyormuş gibi çocuğun durumdan rahatsız olduğunu anlamış olacak ki eline 30 lira para tutuşturmuş. Çocuğumuz parayı kabul etmek istememiş ama müdür bey ısrarcı olmuş ve orayı terk etmiş. Çocuğumuz tersliği fark edip sınıf öğretmenine gitmiş ve durumu anlatmış. Öğretmeni, olayın üzerinde pek durmadan parayı kabul etmesini söylemiş ve konuyu kapatmış."
HEM SUÇLU HEM GÜÇLÜ
"Çocuk vakfa gelince bakıcı ablasına durumu anlatıyor. Bunun üzerine 27 Mart pazartesi günü psikoloğumuz ve işletme sorumlumuzla birlikte okula gidip İmam Hatip Lisesi Müdürü Cebrail Yaşar’la görüştük" denilen şikâyetin devamın ise yaşananlar şu şekilde ifade ediliyor:
"Müdür bey görüşmemizin ilk anlarından itibaren başka soruları da sorduğunu açıkça beyan etti. Yine de her ne kadar bunda bir sorun olmadığını; çocukla sohbet ettiğini ve bir harçlık verdiğini söylese de ısrarımız sonucunda niyetini kendi cümleleriyle ifade etti. Müdür bey, ‘Kamuoyunda vakfınızla ilgi olarak duyulan dedikoduların bir aslı astarı var mı diye, öğrenmeye çalıştığım için bu soruları sordum’ diye ifade etti. Müdür beyin yönettiği okula 5 dakikalık mesafedeyiz. Kapımız haftanın yedi günü herkese açık. Müdür bey de istese gelip bizleri ziyaret edebilirdi.
Yine de bu soruları bir yetişkine bile sormanın yolu yormadı olması gerekirken çocuğumuz buna maruz bırakılmış, hiçbir yetkisi olmayan bir kişi tarafından ve velisinin izni olmadan özel hayatına dair sorular sorulmuştur. Lise müdürü olmuş bu beyefendinin, dedikoduyla duyduğunu söylediği, fantezi dünyasındaki ve aklına gelen her soruyu 9 yaşındaki bir kız çocuğa yönlendirmesi özel hayatı ihlal etmesinin ötesinde en hafif tabirle çocuk istismarıdır. Üstelik bu yaştaki bir çocuk üzerinden vakfımıza karşı ön yargılarını gidermeye daha doğrusu vakfımız hakkında istihbarat(!) toplamaya girişmesi de cabası.
Bu olayın çocuğumuzun ruh ve beden sağlığında ciddi hasara yol açabileceğini düşünüyoruz. Lise müdürü Cebrail Yaşar’ın sadece çocuklarımızla değil başka çocuk ve gençlerle de iletişim kurmasının doğru olmadığı çok açıktır. Bu çerçevede gereğinin yapılmasını ve uygun cezai işlemlerin uygulanmasını talep ediyoruz."