Süleymancılar, yurdu denetleyen müdüre saldırdı
Ordu Çaybaşı’nda şube müdürü, Süleymancılara ait olduğu iddia edilen ortaokulun yurdunu denetledi. Yurtta kaydı bulunmayan altı öğrenciyi tespit edince jandarmayı çağırdı. Tarikatçılar, durumu şikâyet eden müdürü darp etti.
İktidarın barınma krizini çözmemesi ve tarikat ile cemaatlere ön açmasıyla birlikte bu yapılara ait yurtların sayısı hızla arttı. Bu yurtlarda öğrenci intiharı başta olmak üzere çok sayıda olay yaşanırken, bir olay da Ordu’da yaşandı.
Çaybaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görev yapan şube müdürü E.A., yanında başka bir eğitimci ile birlikte Özel İlküvez Ortaokul Erkek Öğrenci Yurdu’nu ziyaret etti. Süleymancılara ait olduğu iddia edilen yurdu denetim sırasında, yaş ve öğrenim çağı itibarıyla yurtta olmaması gereken 2 ilkokul öğrencisi ile yurtta kaydı bulunmayan 4 öğrencinin, yurtta kaldığı belirlendi.
Eğitimciler, yurtta yasadışı ve kayıtsız olarak tutulan öğrencilerin ailelerine teslim edilmesi ve konunun tutanak altına alınması için jandarma çağırdı. Ancak gelen jandarma, hazırlanan tutanağa imza atmak istemeyerek olay yerinden ayrıldı. Süleymancılar ise yurdu çevrelerken yurdun içerisinde şube müdürü E.A’yı darp etti. Eğitimciler, şikâyetçi oldu.
‘DERS ÇIKARILMAMIŞ’
Cumhuriyet'ten Sefa Uyar'ın haberine göre; Eğitim-Sen Ordu Şube Başkanı Sezgin Yılmaz, “Bu münferit bir darp olayı değildir, laik eğitime sistemli bir saldırının parçasıdır” dedi. Çocukları karanlığa teslim etmeyeceklerini vurgulayan Yılmaz, “Ülkemizde cemaat örgütlenmelerinin ne denli büyük bir tehlike olduğuna dair 15 Temmuz sürecinde yaşananlardan ders çıkarılmadığını görüyoruz. Anayasamıza göre devletin görev ve sorumluluk alanı içerisinde yer alan eğitim hizmeti, tarikat ve cemaatlere, özel teşebbüse devredilmiş bulunmaktadır. Çeşitli adlar altında yol verilen, desteklenen, korunan bu karanlık yapılar eğitimin esas unsuru haline getirilmek istenmektedir. Eğitimde cemaat okulu, tarikat yurdu kabul edilemez” diye konuştu.
‘KARANLIĞIN KAYNAĞI’
Yaşanan olayın siyasetten bağımsız olmadığına işaret eden Yılmaz, “Tarikat, cemaat yurtlarında çocuklarımızın yaşadığı istismar vakalarını ‘Bir defadan bir şey olmaz’, ‘münferit’, ‘Çocuğun rızası var’ gibi akıl almaz ifadeler ile geçiştirip, kafasını kuma sokanlar, bu olaydan birinci derecede sorumludur. İktidarın cemaat ve tarikatları muhatap alıp, meşrulaştıran ve aynı zihin yapısına sahip anlayışı, çocuklarımızın içine sürüklendiği karanlığın kaynağıdır. Bu kanun ve kural tanımaz yurt, derhal kapatılmalıdır. Mafyatik ve şiddet örgütlenmesi içinde olan bu şebeke dağıtılmalı, yurtta kalan çocuklarımız kamuya ait mekânlarda barındırılarak eğitim hakları tesis edilmelidir” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, savcıları göreve davet ederken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e de “Bir seçim yapacaksınız. Ya tarikat ve cemaatlerden yana tavır koyacaksınız ya da çocuklarımızdan ve onları koruyup kollamaya, eğitimleri için kendini ömrünü vakfetmiş eğitimcilerden yana olacaksınız” dedi.