Selahattin Demirtaş: Kararlarınız seçimde hızlanıyor, seçimden sonra yavaşlıyor
HDP’li siyasetçilerin yargılandığı Kobani davasının duruşmasında konuşan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Sizin kararlarınız seçimde hızlanıyor, seçimden sonra yavaşlıyor" dedi.
Aralarında Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder ve Figen Yüksekdağ gibi HDP’li siyasetçilerin bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobani davasının görülmesine Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
T24'te yer alan habere göre, Duruşmanın öğleden önceki oturumunda söz alan Gültan Kışanak, duruşma periyotlarına ilişkin, “Periyotların bu şekilde düzenlemesinin tek amacı bize işkence yapmak” dedi. Kışanak, sözlerine devam ettiği sırada mahkeme başkanının mazeret ve gelen evraklara dair konuşmasını istemesi üzerine, “Sözümü kesmeyin” diyerek tepki gösterdi. Bunun üzerine Kışanak’ın mikrofonu kapatıldı. Kışanak’ın mikrofonun kapatılmasına sanıklar ve avukatları da tepki gösterince, mahkeme bu kişilere ilişkin tutanak tuttu.
“TUTUKLU SANIKLARI DURUŞMAYI NİYE UZATSIN?”
Verilen aranın ardından duruşma, Edirne Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlanan Selahattin Demirtaş’ın beyanları ile devam etti. Kışanak’ın mikrofonunun kapatılmasına tepki gösteren Demirtaş, işkenceye dayanan koşullarda cezaevinde tutulduklarını ifade ederek, “Bazen heyetin, duruşmayı psikolojiyi anlayarak yönetmesi gerekiyor” dedi.
Demirtaş, daha sonra duruşma periyotlarına ilişkin beyanda bulunarak, “Temel sıkıntımız şu; ilk duruşmaya 2017’in Mart ayında SEGBİS ile katıldım sonrasında Ankara’ya duruşmaya geldim ve ilk savunmalarımıza başladık. O günden bugüne 7 yıl geçti. İlk itirazlarımızı sunduğumuzda mahkeme bir ara karar aldı. Talepler duruşmayı uzatma gerekçesiyle reddedildi. 7 yıldır tutukluyuz, heyetin kendisi değil, daha ilk celsede tavrımızın duruşmaya yönelik uzatmaya yönelik olduğunu söyleyen heyet neden 7 yıldır mahkemeyi bitirmiyor da biz tutuklu olanların uzattığını söylüyorlar. Tutuklu sanıkların duruşmayı uzatmaya yönelik gerekçesini ne olduğunu makul bir açıklama yapmak zorundasınız. Niye tutuklu sanıklar duruşmayı uzatsın?” diye sordu.
“MÜTAALA ANLAŞILMAKTAN UZAK"
Demirtaş, özetle şunları söyledi:
“Hepimizin malumu dosya kabarık ve karmaşık. Bu iddia makamı ve heyet açısından da açık. İddia makamı keza bazı mütalaalarda karmaşık olduğunun altını çiziyor, fakat iş bizim talebimize geldiğinde dosyanın karmaşık olduğu gözetilmiyor. Mütalaanın kendisi karmaşık ve anlaşılmaktan uzak, mütalaayı toparlamakta zorlanıyor avukat arkadaşlarımız. Karmaşık hazırlandığı için onu çözmek zor. Ara kararlarınızda, ‘mütalaanın kendisi de boş’ demişsiniz. Bu da arkadaşlarımızın mütalaayı okuduklarını gösteriyor. Mesele mütalaayı okumak değil çalışmak önemli. Olayların geçtiği günden bu yana mütalaayı gözden geçirmek gerekiyor, savunma hazırlığı budur.
"CEZAEVİNDE NEFES ALMAKTA DAHİ ZORLANIYORUZ"
Cezaevinde teknik imkanlardan yararlanmak çok kısıtlı. Cezaevinin fiziki koşulları da savunma hazırlığını zora sokuyor. Son yüzyılın en sıcak günlerini yaşıyoruz ve cezaevinde nefes almanın zor olduğu ortamda biz yaşıyoruz. Sıcak yaz günlerinde savunma hazırlığının sıkıştırılması da bizi zorluyor. Dışarıda ve cezaevinde devam eden siyasi, yargısal gelişmeler yaşanıyor. Bunlar davaya dahil oluyor. Avukatlarımızın mesleki, ailevi ve psikolojik zorlukları göz önünde bulundurulsun. Heyet sadece bu dava için görevlendirilmiş ama avukatlarımız öyle değil. Adli tatil var, adli tatil gözetilerek yeni bir periyot belirlemenizi istiyor arkadaşlarımız, bu benim de talebim. Bunlar varken duruşmayı uzatmaya yönelik algılamamak lazım.
“50 BİN SAYFA TWITTER PAYLAŞIMINI DELİL OLARAK SUNACAĞIM”
2016’dan bu yana algı yaratılan paylaşımları dosyaya delil olarak göndereceğiz. Heyetiniz bu delil olduğu için okumak zorunda, ama okumakla yetmez. Bu tweet'lerin ne amaçla atıldığı, hangi saiklerle atıldığını incelemek zorunda. 50 bin sayfa Twitter paylaşımını delili sunacağım. Sizin için önemli olmayabilir ama savcı için öyle değil. Savcı mütalaada Twitter için ayrı başlık açmış. Bugün size 15 bin 500 tweet sunuyorum. Tamamı da istihbarat merkezi yönlendirmesiyle kampanyalar yürütülmüş. Biz bir tweet'le suçlanıyoruz madem.
“SÜRE TALEBİMİZ CEZAEVİNİ SEVDİĞİMİZDEN DEĞİL”
Süre taleplerimiz yargılamayı uzatmaya yönelik değil. Periyotlar insani koşullara göre düzenlenmeli. Hazır olan savunmalar alındıktan sonra duruşmanın ertelenmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde bizi savunmaya zorlarsınız. 7 yıldır, 2,5 yıldır tutuklu arkadaşlar süre talep ediyorsa cezaevini sevdikleri için değil, hazırlıklarını bitirmek istiyorlar. Ara kararlarınızda duruşmayı uzatmaya yönelik bir karar verirseniz, sizin de bunun gerekçesini bizi ikna etme şeklinde yazmanızı diliyoruz. Davayı uzatmaya yönelik ne amacımız olabilir, dışarıda hayat pahalı cezaevinde daha iyi mi diye düşünüyoruz? Davanın uzatılması şeklinde, adil, bağımsız, tarafsız bir şekilde yargılanmak için uğraşıyorum. 7 yıldır bu kadar hukuksuzluktan sonra heyetiniz adil bir yargılama yapar ve savunma hazırlığına dair saygı duyarsa bizde savunmalarımızı yaparız.
"KARARLAR SEÇİMDE HIZLANIYOR"
Heyetin davayı hızlandırmaya yönelik tavrı merkezi bir koordinasyon çerçevesine dönüştü. Sizin kararlarınız seçimde hızlanıyor, seçimden sonra yavaşlıyor. Seçim ayında benim hakkımda, 5 bin 500 twit atılmış. Seçim bittiği gibi, ‘teröristliğimiz, alçaklığımız da’ bitti. Yerel seçim yaklaşıyor göreceğiz, AYM’de, İstinaf’ta, Saray’da bir hareketlilik var. Yeni ittifaklar konuşuluyor, Cumhurbaşkanın bu davayla ilgili nasıl ilgilendiğini, sizin de nasıl hızlandığınızı ispatladık.”