Tarikatların Ensesindeyiz Ağı yola çıktı: 'Karanlığa boyun eğmeyeceğiz'
Tarikatların Ensesindeyiz adıyla başlattığı mücadele aracını duyuran TKP, “bu ülkenin laikliğe ihtiyacı var” diyen yurttaşlara tarikatlara karşı birlikte harekete geçme çağrısında bulundu.
Devrim Kanunları'na göre faaliyetleri yasaklanmış olan cemaat ve tarikatlar, AKP'li yıllar boyunca devlete ve toplumsal yaşama müdahale etmeye başlamış hatta bu cemaatlerden biri olan Fettuhlaçılar 2016 yılında bir darbe girişimine bile imza atmıştı.
YOLA ÇIKTI
Taciz ve tecavüzlerle gündeme gelen tarikatlar, toplumda büyük öfke ve tepkiye neden olurken; Tarikatların Ensesindeyiz Ağı yola çıktı.
Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP), 15-16 Temmuz 2023 tarihlerinde gerçekleştirdiği Türkiye Konferansında tarikatlarla mücadeleye odaklanan merkezi bir görev alanı tanımlanacağı, bu bağlamda Tarikatların Endesindeyiz adıyla bir propaganda ve mücadele aracı geliştirileceği kamuoyuyla paylaşılmıştı.
Bugün parti sitesinden yapılan çağrıda "Türkiye Komünist Partisi, dini kendisine alet eden, yoksulluk, eşitsizlik sürsün diye vaazlar veren, memleketi sahipsiz sanan tarikatlara karşı birlikte hareket etmeye çağırıyor" denildi.
"DİN SÖMÜRÜCÜLERİNE GÖZ AÇTIRMAYACAĞIZ"
TKP'nin çağrısında [email protected] e- posta adresi üzerinden iletişim kurup örgütlenecekleri belirtildi ve "TKP bürolarında, semt ve işçi evlerinde yan yana geleceğiz. Bize iletilen haberlerin duyurulması ve takip edilmesini sağlayacağız, din sömürücülerine göz açtırmayacağız" sözlerine yer verildi.
Yayımlanan bildiride tarikatların çocuk istismarı, kadın düşmanlığı gibi suçlarına değinilerek buzdağının diğer yüzünde bu yapıların büyük birer şirket olduğu gerçeği vurgulandı.
Açıklamanın tamamı şöyle:
"Bu ülkeyi sahipsiz, halkımızı çaresiz sananlara karşı Tarikatların Ensesindeyiz.
Güçlü bir laiklik mücadelesi, eşitlikçi bir düzen için…
Türkiye uzun yıllardır tarikat ve cemaatlerin kuşatması altında.
Ülkede seçim oluyor, düzenin devamı için oy çağrısı yapıyorlar.
Deprem oluyor, devlet korumasında olması gereken refakatsiz çocukları teslim aldıkları ortaya çıkıyor.
Yoksulluğu, işsizliği, patronların kârı için çalışırken ölmeyi “kader” diye yutturmaya çalışıyorlar.
Çocuk istismarı, kadın düşmanlığı, toplumun bütün yaşam alanına saldırılar… Dinin, kutsallığın arkasına sığınarak suç işliyorlar.
Nerede bir tarikat örgütlenmesi varsa orada bir skandalla karşı karşıya kalıyoruz.
Bunlar buzdağının görünen yüzü.
Bir de herkesin bildiği ama daha örtülü faaliyetleri var.
Koca bir pastayı birer şirket gibi paylaşıyor, halkımız yoksullukla boğuşurken büyük bir ekonomiyi ellerinde tutuyorlar.
Bizler faturalarımızı, kiramızı, yaşamsal ihtiyaçlarımızı nasıl karşılayacağımızı kara kara düşünürken onlar vergiden muaf tutuluyor, diyanet işlerinin şemsiyesi altında devlet bütçesini yağmalıyorlar. Kamu kurumlarını parselliyor; eğitim, sağlık, içişleri, yargı ve daha pek çok alanda devlete müdahale ediyorlar.
Tarikatların varlığı ve faaliyetleri yasal olarak suçtur.
Toplumsal açıdan kabul edildikleri, teveccüh gördükleri iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.
Onları arkasına alıp siyaset yapanlar suç işlemekte, “hepsini aynı kefeye koymalayalım” diyenler de bu suça ortak olmaktadır.
İnanç bireyseldir, temel insan hakkıdır. Laiklik ise dinin, devlet işlerinin ve siyasetin dışında tutulmasıdır.
Laiklik aynı zamanda inanç istismarının, din tacirliğinin karşısında barikattır.
“Tarikatlar dağıtılsın” demenin inanç özgürlüğüne karşıtlık olduğunu söyleyenler halkımızın barınma, eğitim, sağlık ve nice haktan yoksun olduğunu görmezden gelip ülkenin karanlığa hapsolmasına göz yummaktadır.
İlan ediyoruz; iktidar olduğumuzda yapacağımız ilk işlerden biri tarikat ve cemaatleri dağıtmak olacak.
Ancak o gün gelene kadar böyle gitmez, gitmeyecek.
Güzel ülkemizi karanlığa boğmaya çalışanların yakasına yapışacağız.
Çağrımız “bu ülkenin laikliğe ihtiyacı var” diyen yurttaşlarımıza.
Mahallemizde , okulumuzda, çalıştığımız iş yerinde tarikatların tahakküm kurmalarına izin vermeyelim.
Çocukların, kadınların teslim alınmasına engel olalım.
Bizi din üzerinden ikna etmeye çalışan siyasetçinin karşısında duralım.
Devlet kurumlarına nasıl yuvalandıklarını, dernek, vakıf adı altında neler yaptıklarını ifşa edelim.
Türkiye Komünist Partisi, dini kendisine alet eden, yoksulluk, eşitsizlik sürsün diye vaazlar veren, memleketi sahipsiz sanan tarikatlara karşı birlikte hareket etmeye çağırıyor. [email protected] e- posta adresimiz üzerinden iletişim kurup örgütleneceğiz.
TKP bürolarında, semt ve işçi evlerinde yan yana geleceğiz.
Bize iletilen haberlerin duyurulması ve takip edilmesini sağlayacağız, din sömürücülerine göz açtırmayacağız.
Karanlığa boyun eğmeyeceğiz.
Emekçi halkı yalnız ve çaresiz zannedenler bilecek; Tarikatların Ensesindeyiz."