Yargıtay Başsavcılığı'ndan Gezi tebliğnamesi: 'Mücella Yapıcı hariç cezalar onansın'
Gezi Davası'nda tutuklanan 8 kişinin cezalarına yönelik Yargıtay'a yapılan itirazda sıcak bir gelişme yaşandı. Cumhuriyet Yargıtay Başsavcılığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne gönderdiği tebliğnamede Mücella Yapıcı dışındaki tüm tutsakların cezalarının onanmasını istedi.
2013 Gezi direnişi nedeniyle açılan davada 18 Şubat 2020’de tüm sanıklar beraat etmiş, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin beraat kararıyla birlikte, davanın tek tutuklusu olan Osman Kavala, hapisten çıkmasının beklendiği sırada başka bir soruşturma gerekçe gösterilerek tutuklanmıştı.
7 KİŞİYE 18 YIL HAPİS
Savcılığın beraat kararına itirazının ardından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, 22 Ocak 2021’de yerel mahkemenin beraat kararını bozmuş, İstinaf mahkemesinin bozma kararından sonra yeniden başlayan yargılama, bu yıl 25 Nisan’da sonuçlanmıştı.
Cezaevinde olan Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet, Can Atalay, Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi'ye 18 yıl hapis cezası veren mahkeme, tutuksuz sanıkların kararla birlikte tutuklanmasına hükmetmişti.
2022 yılının son günlerinde cezaların istinafta onanmasının ardından karar Yargıtay'a taşınmıştı.
CAN ATALAY MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ
Yargıtay'ın nihai kararının açıklanması beklenirken; 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan Genel Seçimler'de Can Atalay Türkiye İşçi Partisi'nden Hatay Milletvekili seçildi.
Anayasa’nın 83. maddesinde yer alan "Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz" ifadeleri kapsamında milletvekili seçilen Atalay'ın serbest bırakılması gerekirken; yaklaşık 2 aydır Atalay'ın tahliye edilmemesi tepkiye neden oldu.
YARGITAY TEBLİĞNAME BEKLİYOR
Geçtiğimiz ay ise Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Atalay'ın tahliye kararını vermek için dosyayı beklediği ancak Cumhuriyet Yargıtay Başsavcılığı'nın henüz tebliğnameyi göndermediği için karar veremediği gündeme geldi.
TEBLİĞNAME ÇIKTI, CEZALARIN ONANMASI İSTENİYOR
Atalay'ın ve tüm Gezi tutsaklarının durumu tartışılmaya devam ederken sıcak bir gelişme yaşandı.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Cumhuriyet Yargıtay Başsavcılığı'ndan beklediği tebliğnamenin daireye ulaştığı, ancak tebliğnameye UYAP'tan değil, tutukluların e-devleti üzerinden ulaşılabildiği bildirildi.
Tebliğnamede ise Mücella Yapıcı dışındaki tüm tutsakların cezalarının onanması istendi.
Tebliğnamede, "Cumhurbaşkanlığı/ Hazine vekilinin ( A.Hakan Altınay, Mine Özerden, Y. Ali Ekmekci, Çiğdem Mater Utku, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman ve A. Mücella Yapıcı ile sınırlı) ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü vekilinin tüm kamu malına zarar verme suçlarında verilen kararlara; Mine Özerden
müdafinin hüküm kurulmasına yer olmadığı kararlarına, sanıklar müdafilerinin
mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİ ile hükümlerin ONANMASI" ifadeleri yer aldı.
ATALAY İÇİN GEREKÇE: İSTİSNA SÖZ KONUSU
Atalay'ın Anayasa'nın 83. maddesine göre serbest bırakılması konusunda tutukluluğun devamı için gerekçe olarak Anayasa'nın 14. maddesi gösterildi. Tebliğnamede, yasama dokunulmazlığına rağmen iddia edilen suç 14. madde kapsamında ise istisnaların olabileceği belirtildi.
Tebliğnamede şu ifadeler yer aldı:
"Soruşturmasına seçimden önce başlanan ağır cezayı gerektiren bir suç varsa ve isnat edilen bu suç Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 14. maddesi kapsamında yer alıyorsa, yasama dokunulmazlığının istisnası söz konusu olur."
"YAPICI HAKKINDA İNANDIRICI DELİLLER BULUNAMADI"
Mücella Yapıcı'nın cezasının bozulmasına ilişkin ise kesin ve inandırıcı deliller bulunamadığı ifade edildi.
Tebliğnamede, "Sanık Ayşe Mücella Yapıcı hakkındaki hükme ilişkin olarak yapılan incelemede; Sanığın, Açık Toplum vakfı ve Anadolu Kültür A.Ş üzerinden oluşturulan organizasyona daha sonra dahil olan Taksim Dayanışma çatısında yer aldıktan sonra daha önce Gezi parkında gerçekleştirilen gösterilere en ön safta dahi katılmış ise de; Sanıklar Mehmet Osman Kavala, Ali Hakan Altınay, Çiğdem Mater Utku, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Şerafettin Çan Atalay ve Tayfun Kahraman'ın oluşturduğu gizliliğe riayetle Cezayir, Garaj İstanbul toplantılarına katıldığına, aynı amaca yönelik olarak organik bağ kurduğuna, oluşturulan organizasyon içinde yer aldığına ilişkin mahkumiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, sabit olan eylemleri nedeniyle ayrı ayrı cezalandırılması gerekirken, yetersiz gerekçe ile TCK'nın 312. Maddesi gereğince sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, Cumburbaşkanlığı vekili, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASI" denildi.