Yeni Şafak yazarı Kılıçarslan'dan enflasyona 'yeni dünya' yorumu: Çıkışı böyle bulamayacağımız çok açık
Enflasyon verilerini köşesinde aktaran Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, üretim maliyetlerinin arttığını aktardı. Kılıçarslan, dünya genelinde enflasyonun arttığını savunarak "yeni dünya" yorumlarında bulundu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayında yıllık enflasyonun yüzde 54,44'den yüzde 61,14'e yükseldiğini açıkladı. ENAG ise enflasyonu yüzde 142.63 olarak açıkladı.
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, hayat pahalılığını, enflasyonu ve hayat pahalılığına toplumun alışmış olduğunu örneklerle köşesinde yazdı. Kılıçarslan, "Bir iftar menüsünün 160 lira olmasını da “makul” bulan bir yere gelmiş zihnim. Bir bakıma, hayat pahalılığına alışıvermişim." sözleriyle gelinen noktayı açıklarken hayat pahalılığının tüm dünyada olduğunu savunarak sözlerine şöyle devam etti:
“Sadece Türkiye’ye mahsus değil, hayat pahalılığı tüm dünyada devasa bir soruna dönüştü” demeyeceğim çünkü zaten bunu biliyor olmalısınız. En fazla “bilmez gibi yapabilirsiniz” ama bu da sizi hayat pahalılığını değil iktidarı hedef alan biri haline getirir.
"MİLLET DAHA DA ZORLANACAK DEMEKTİR"
AKP iktidarını eleştirmekten kaçınan ancak Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi'nin yurttaşların temel ihtiyaçların karşılanması ile ilgili sözünü hatırlatan Yeni Şafak yazarı "Zaten bu yıl üretim maliyetlerinin epeyce arttığını düşündüğüm meyve-sebze fiyatları bir de piyasa arzı bakımından kısıtlı hale gelirse ekonomisi daralan millet daha da zorlanacak demektir." diye yazdı.
"ÇIKIŞI BÖYLE BULAMAYACAĞIMIZ İSE ÇOK AÇIK"
İsmail Kılıçarslan değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
İngiltere’de, Fransa’da, Almanya’da, Türkiye’de vd. “orta sınıf masalı”nın bittiği, ekonominin çok yeni dengelerle tekrar düzenleneceği; bu yeni düzleme uyumlanamayan ülkelerin patır patır döküleceği yeni bir dünya burası. Ve kabul edelim ki bu yeni dünyaya karşı orta sınıfların hiçbir hazırlığı ve pratiği yok.
Tabii ki kehanet sayılabilir söylediğim ama yeni düzenin başat sınıfları lümpenler ve fazlasıyla şişmiş prekarya olacak bence. Bunu, bir başka yazıda uzun uzadıya konuşabiliriz sanki.
Bitirirken “işin kötüsü”nü de söyleyeyim. İşin kötüsü, bütün bunları sükûnetle ele alabileceğimiz bir vasatımız kalmış görünmüyor.
Sert gerçeklerin dünyasında politik kavgalar da sertleşiyor çünkü. Ben dahil herkes elindekini karşısındakinin kafasına atmanın derdinde. Çıkışı böyle bulamayacağımız ise çok açık.
İSMAİL KILIÇARSLAN'IN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
