'İmamoğlu'na hücum, soru işaretleri doğuruyor'
Karar yazarı Mustafa Karaalioğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu'na Karadeniz gezisine iktidara yakınlığıyla bilinen gazeteci Nagehan Alçı'yı da çağırdığı için yöneltilen tepkileri yorumladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Karadeniz ziyaretine Nagehan Alçı, Ertuğrul Özkök ve Akif Beki gibi halen veya bir dönem iktidara yakın durmuş gazetecileri çağırması tartışmalara neden oldu.
Tepkileri köşesinde değerlendiren Karar gazetesi yazarı Mustafa Karaalioğlu, "Kendisine eşlik eden bir gazetecinin kimliği üzerinden başlayan hücum, soru işaretleri doğuruyor. Mesele sadece gazeteci değil, tepkilerden hareketle farklı görüş ve düşüncelere tahammülsüzlüğün hissedilmesidir" dedi.
Bu noktada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 28 Şubat'tan Roboski'ye, Diyarbakır hapishanesi mahkumlarından azınlıklara dek birçok kesimle helalleşmek için adım attığını hatırlatan Karaalioğlu, şöyle devam etti:
'ENDİŞE VERİCİ'
"Bu durum, özellikle de Kılıçdaroğlu’nun helalleşme yaklaşımının içselleştirilmesi bahsinde endişe vericidir. Aynı İmamoğlu, seçim kampanyası sırasında bugün eleştirilen gazeteciden daha fazla tepki gören gazetecilerle konuşmuş, onlarla televizyon programı yapmıştı. Hiç sorun olmamış, eleştirilmemiş, bilakis takdir edilmişti. Bu özgüvenli siyaset sayesinde her kesimle ilişki kurmayı başarıp partisine İstanbul zaferini, hem de iki kez birden getirmişti.
Selvi, İmamoğlu'nun davetini 'beğenmemiş': Gitmem
'DAHA ÇOK KARŞI GÖRÜŞLE TARTIŞMALI'
Bir politikacının görüşleri ne olursa olsun gazetecilerle oturması, konuşması ve onlara kendisini ve partisin anlatması eksiklik değil, aksine görevdir. Hele de İstanbul Belediye Başkanı ise… Böyle yapmakla ne bir gazeteciye iktidar bahşetmiş olur, ne de iktidarı sembollerde arayanların iktidarı eksilmiş olur. İmamoğlu da muhalefetten başkaları da daha çok muhalif isimle görüşmeli, daha çok karşı görüşle tartışmalıdır. Türkiye’nin birbirine hayli mesafeli görüşler ülkesi olduğunu akıldan çıkarmayalım. Millet ittifakı oluşmasaydı, İmamoğlu gibi bir isim tercih edilmeseydi ve İmamoğlu da kampanyasında her kesime ulaşıp mesajını iletmeseydi sonuç ne olurdu düşünmekte fayda var… Ya da o sonucun nasıl elde edildiğini unutmamakta."
