Cezaevindeki kanser hastasına karaciğerindeki lezyon için PET çekimi yapılmıyor: "Müvekkilimizin kanseri çok önce teşhis edilebilirdi"
Tekirdağ F Tipi Hapishanesi’nde tutulan, ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlüsü 65 yaşındaki Ali Osman Köse’nin avukatı Şaraldı “Karaciğer’de bir lezyon daha tespit edildi. Lezyonun niteliği için PET çekimi yapılması gerekiyor halen yapılmış değil” dedi.
GERÇEK GÜNDEM - FİLİZ GAZİ
Tekirdağ F Tipi Hapishanesi’nde tutulan ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlüsü 65 yaşındaki Ali Osman Köse, hayatının 38 yılını cezaevinde geçirdi. 23 saat hücrede olan Köse’ye günde bir saat havalandırma hakkı veriliyor.
“LEZYONUN NİTELİĞİNİN ÖĞRENİLMESİ İÇİN PET ÇEKİMİ YAPILMASI GEREKİYOR AMA YAPILMADI”
Avukat Seda Şaraldı, 2021’de kanser teşhisi sonrası Köse’nin sol böbreğinin alındığını söyleyerek “Karaciğer’de bir lezyon daha tespit edildi. Savcılığa, hapishaneye başvurularda bulunduk. Lezyonun niteliğinin öğrenilmesi için PET çekimi yapılması gerekiyor. PET çekimi yerine BT çekimi yapıldı. Bugün halen PET çekimi yapılmış değil. Kısa bir süre önce ise fıtık ameliyatı için Tekirdağ Şehir Hastanesi’ne götürülmüştü. Ameliyat günü önceden bildirilmediği için kendisi tok karna hastaneye götürüldüğünden ameliyat edilmedi.” dedi.
“‘BÖBREĞİN AĞRISAYDI, RENGİN BÖYLE OLMAZDI’ DENİLDİ”
2020 yılında avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın ölüm orucu devam ediyorken, destek için 30 günlük açlık grevine başlayan Köse, açlık grevinin 8. gününde çeşitli sorunlar yaşamaya başladı. Tekirdağ Devlet Hastanesi’ne götürülen Köse, bu süre zarfında hatırlama güçlüğü, konuşma bozukluğu, yürüyememe gibi sorunlar yaşadı.
Köse’nin avukatları yaşadığı bu sorunlar üzerine daha detaylı tetkikler yapılması için başvurularda bulundu. Avukat Şaraldı devam eden süreci şu sözlerle anlattı:
“Tekirdağ Şehir Hastanesi’nde teşhis, tespit yapılamadı ama şikayetleri devam ediyordu. Tekirdağ Şehir Hastanesi’ndeki sağlık kurulu kendisi hakkında, cezaevinde kalabilir raporu verdi. Müvekkilimiz bu sefer Adli Tıp Kurulunu’na (ATK) götürüldü. Oradaki kısa muayenede böbrek ağrısı çektiğini de belirtmişti. Muayene eden hekim kendisine, ‘böbreğin ağrısaydı, rengin böyle olmazdı’ yanıtını verdi ve böbrek muayenesi yapılmadı.”
“KARACİĞERİNDEKİ LEZYONU NİTELİĞİNİ ÖĞRENMEYE ÇALIŞIYORUZ”
ATK, 5 Şubat 2021 tarihli ve aralarında onkoloji, iç hastalıkları, göğüs hastalıkları, nöroloji ve üroloji olmak üzere 9 hekimin imzası bulunan raporla, “cezaevinde kalabileceği” sonucuna vardı.
ATK raporu verildikten üç gün sonra şehir hastanesinde yapılan tetkik sonucu geldi. Buna göre Köse’nin sol böbreğinde 9 cm’lik bir kist tespit edildi. ATK raporunda ise bu kanser teşhisi bulunamamış, Köse’ye ‘böbreğin ağrısaydı, rengin böyle olmazdı’ denilmişti.
Hızlıca ameliyat edilmesi gereken Köse, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne sevk edildi. Ancak ameliyat için yer olmadığı söylendi.
“MÜVEKKİLİMİZİN KANSERİ ÇOK ÖNCE TEŞHİS EDİLEBİLİRDİ”
Ali Osman Köse, Şubat ayında teşhisten 3 ay sonra 31 Mayıs 2021’de ameliyat edildi.
Şaraldı, bu süreçte Köse’nin ailesinin bağımsız bir onkolog olarak Yavuz Dizdar’la muayene sonuçlarını paylaştıklarını ifade ederek şöyle konuştu:
“Müvekkilimizin kanseri çok önce teşhis edilebilirdi. Sol böbreğinin tamamı alınmasına gerek olmayabilirdi. Şimdi ise karaciğerindeki lezyonun niteliğini öğrenmek istiyoruz. Kanserse hangi tedavi protokolü uygulanacak? Sürekli bir biçimde bilgisayar tomogrofisi çekilmesi yeterli mi yoksa kemoterapi görmesi gerekecek mi? Bu soruların yanıtını almaya çalışıyoruz."