Ersan Şen'in dolandırıcılardan uyuşturucu kaçakçılarına uzanan avukatlık geçmişi ortaya çıktı
İYİ Parti lideri Meral Akşener, Habertürk yayınında cumhurbaşkanı olmak istediğini söyleyen Ersan Şen'i reklam arasında arayarak görüşmeye davet etti. Siyasi arenada kendine geniş yer bulan gelişmenin ardından Ersan Şen'in avukatlık geçmişi gündeme geldi.
GERÇEK GÜNDEM
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, önceki gün yapılan toplantının ardından Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını kabul etmediğini söyleyerek Altılı Masa'dan ayrıldı. Bu gelişmenin üzerine İYİ Parti'nin kimi aday göstereceği merak konusu oldu. Dün akşam Habertürk canlı yayınında cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini söyleyen hukukçu Ersan Şen, reklam arasında Akşener'in kendisini arayarak görüşmeye davet ettiğini söyledi.
Şen, İYİ Parti'den davet gelirse cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini belirttikten sonra Akşener'in program reklam arası verdiğinde kendisini aradığını söyledi. Ersan Şen, “Akşener, ‘Bunda ciddi misiniz’ dedi, ‘Ciddiyim’ dedim, 'gelin görüşelim' dedi, muhtemelen bu hafta içinde bir görüşme gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı. Erkan Şen "Ben gayet ciddiyim. Oturur konuşuruz. Değişime ihtiyaç var, elimi taşın altına koyuyorum. Herkese eşit mesafedeyim, kimsenin şüphesi olmasın. Halkın önündeyiz, her şey şeffaf gelişiyor" diye konuştu.
Bu gelişmelerin ardından Ersan Şen'in avukatlık geçmişi gündeme geldi. Şen'in, Deniz Feneri davası sanıklarından Sırp uyuşturucu kaçakçısına kadar birçok ismin avukatlığını yaptığı ortaya çıktı. İşte arşivden çıkan o davalar...
ERSAN ŞEN'İN GEÇMİŞİ GÜNDEMDE
Şen, 17-25 Aralık sürecinde evinde ayakkabı kutuları içinde 4.5 milyon dolar civarı para bulunduğu öne sürülen Süleyman Aslan’ın avukatlığını yaptığı ortaya çıktı. Aslan'ın avukatlığına nasıl başladığına yönelik soruya ise Şen, şöyle yanıt vermiş:
"Ben bu işe 17 Aralık 2013 tarihi gecesi sabaha karşı girdim ama Süleyman Aslan’ın veya bir yakınının davetiyle değildi. Beni çağıran, Halk Bankası yönetimiydi. Gittiğimde şahsın ev ve işyeri araması bitmişti, polisler henüz çıkmamıştı. Kendisini orada değil, götürüldüğü emniyet binasının nezarethanesinde, zannediyorum 18 Aralık 2013 gecesi 01.30- 02.00 sıralarında gördüm. Öncesinde tanışmıyorduk. Bu işle sınırlı olarak avukatlığını yaptım."
Gazeteci Kübra Par'ın konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Şen, Aslan ile olan ilişkinin ise 2014 yılında bittiğini şu sözlerle dile getirmiş:
"16 Ekim 2014’te takipsizlik kararının verilmesi ve devamındaki 1-2 ayda o işin sonuçlarının takip edilmesinin ardından, yani 2014 sonu itibarıyla avukatlığım sonlandı. Dediğim gibi, vekaletnamesi hâlâ mevcut ama aktif bir dosyasını takip etmiyorum."
CİNAYETE AZMETTİREN GALİP ÖZTÜRK'Ü SAVUNMUŞ
Avukat Ersan Şen'in, Beyoğlu'nda 1996 yılında öldürülen Kuvvet Köseoğlu cinayetiyle ilgili azmettirici olduğu gerekçesiyle yargılanan Metro Turizm'in sahibi Galip Öztürk'ün de avukatlığını yaptığı biliniyor. Öztürk, o tarihlerde 'cinayete azmettirme' suçundan yargılanıyordu.
12 yıl süren davanın ardından 2012 yılında davayı karara bağlayan mahkeme, Galip Öztürk'e Kuvvet Köseoğlu cinayetini azmettirdiği iddiasıyla önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak duruşmadaki iyi halinden dolayı cezası müebbet hapse çevrilen Öztürk'ün bu cezası da 4616 sayılı 'Şartı Salıverilme ve Erteleme Yasası' kapsamında olduğu belirtilerek sanığın bu yasadan yararlanmasına hükmedildi.
DENİZ FENERİ DAVASINDA YARGILANANLARI SAVUNMUŞ
Ersan Şen'in Almanya'da Deniz Feneri Derneği'nin topladığı bağış ve yardımları amacı dışında kullanmasıyla ilgili davada yargılananları savunduğu da arşivdeki yerini aldı. 'Almanya tarihinin en büyük dolandırıcılığı' olarak kayda geçen olayda Türkiye'de yargılananları savunan Şen, konuyla ilgili 2013 yılında yaptığı açıklamada, "Mesele esasında nettir. Soruşturma ve davanın dayanağı, Almanya'da mukim Deniz Feneri e.V'ye ait paraların usulsüz kullanılıp kullanılmadığıdır. Bu açıdan meselenin, Dernekle hukuki ve fiili bağı olmayan temsilcisi olduğum Zekeriya Karaman ve ortakları ile bir ilgisi bulunmadığını ifade etmek isteriz. Deyim yerinde ise, bir bardak suda fırtına koparılmaya çalışılmıştır." ifadelerini kullanmıştı.
Türkiye'de Deniz Feneri Derneği hakkında yürütülen soruşturmada ise Türkiye Deniz Feneri Derneği'nin tüm yöneticileri hakkında takipsizlik kararı verildi. 19 Ekim 2011 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı; soruşturma şüphelilerinin, derneğin kuruluş tarihinden önce edindikleri mallar üzerindeki tedbirin kaldırılmasına ilişkin kararını Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'ne gönderdi.
ZELJKO BOJANİC'İN AVUKATI ÇIKTI
Öte yandan Ersan Şen'in, Sırp uyuşturucu kaçakçısı olduğu iddia edilen Zeljko Bojanic'in de avukatlığını yaptığı ortaya çıktı. Skaljari çetesinin üst düzey yöneticilerinden Jovan Vukotic (43) 2022 yılının 8 Eylül’ünde Mecidiyeköy yakınlarında, eşinin de içinde olduğu aracın içinde silahla öldürüldü. Jovan Vukotic’in öldürülmesi sonrası Sırbistan’ın güvenlik yetkilileri Türkiye ile temasa geçti. İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Sırbistan’dan gelen bilgi ve belgeler üzerine, Sarıyer Uskumruköy’de, her biri 40-50 milyon liralık villaların olduğu ‘Ormanada Villaları’ projesinde evi bulunan Zeljko Bojanic’i gözaltına aldı. Bojanic’in evinde arama yapılırken, villanın bahçesinde de kazı çalışmalarına başlandı. Ersan Şen'in, uluslararası uyuşturucu kaçakçıları listesinde aranan isimlerden biri Zeljko Bojanic'in avukatlığını yapması duyanları şaşırtmıştı.