Fatih Altaylı: Yaklaşık 10 gün önce AK Parti içinden biri aradı
Son günlerde iktidar çevrelerinin hedefindeki bir numaralı isim haline gelen gazeteci Fatih Altaylı, AKP içinden bir tanıdığının 10 gün önce kendisini arayarak "FETÖ'cüler içeride halen varlar ve sana karşı hamle yapacaklar" dediğini anlattı. Altaylı, bu süreçte en çok şaşırdığı detayı da paylaştı.
Gazeteci Fatih Altaylı, "Şehitlerimize Rahmet, Filistin'e Destek, İsrail'e Lanet" yürüyüşü sırasında 'Tevhid' bayrağı taşıyan İsmail Aydemir'e yumruk atan Ege Akersoy için "Eline sağlık" dediği paylaşım nedeniyle iktidar çevrelerinin hedefinde.
Hakkında son olarak "suçu ve suçluyu övme" ile "halkın bir kesimini kin ve düşmanlığa alenen tahrik ve aşağılama" suçlarından soruşturma başlatılan Altaylı, yaşananlarla ilgili olarak Sözcü yazarı İsmail Saymaz'a açıklamalarda bulundu.
'AK PARTİ'DEKİ FETÖCÜLER SANA HAMLE YAPACAK'
Altaylı, 10 gün kadar önce AKP'li bir tanıdığının kendisine "Partideki FETÖ'cüler sana hamle yapacak" dediğini anlattı:
"Yaklaşık 10 gün önce AK Parti içerisinden biri arayıp dedi ki, 'FETÖ'cüler içeride halen varlar ve sana karşı hamle yapacaklar'. 'Böyle bir güçleri var mı?' dedim. 'Var, partide yeniden örgütleniyorlar' dedi. Tipik Fetullah işi, çok net. Eski Fetullahçı kardoların işi. Pelikan ve Fetullah el ele. Zaten aralarında çok fark yok. Onların yaptığı iş."
'ORTADA KÖPÜRTÜLECEK BİR ŞEY YOK'
Bunu beklediğini, suçlamaların abuk sabuk olduğunu belirten gazeteci, "Burada kıyametin kopma nedenini anlamıyorum. Ben çeşitli vesilelerle haftada bir ifade veriyorum. Normal. Ortada köpürtülecek bir şey yok" ifadesini kullandı.
Altaylı, Saymaz'ın Youtube'da kısa zaman içerisinde başarı kaydettiğini, eleştirel içeriklerinin çok ses getirdiğini hatırlatarak yönelttiği "Gösterilen tepkide bunların etkisi var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Büyük ihtimalle bundan ötürü. CİNER'den ayrılınca olmam diye düşündüler. İnsanın söylediklerinin toplumda karşılığı olunca oluyor. Ben de medeni ve hukukun geçerli olduğu ülkede bir gazeteci nasıl davranırsa öyle davranıyorum.
Türkiye'de baskı rejimi var diye düşünmeden gazetecilik ve yorumculuk nasıl yapılırsa ona devam ediyorum. Açık söylemek gerekirse bundan rahatsız olan, iktidar değil, troller ve geçmişten beri benimle hesabı olanlar."
Devamında Saymaz'ın yönelttiği sorular ve Altaylı'nın bunlara verdiği yanıtlar şöyle oldu:
- Bir kaygınız var mı?
Ne kaygım olacak? 30 senedir korumayla yaşıyorum. 1994'te devlet bana koruma tahsis etti, vefat edinceye kadar yanımda. Türkiye'de gazetecilik bugün zor da dün kolay mıydı?
- Tweeti hangi niyet ve maksatla attınız?
O an yanımda reklamcı arkadaşım vardı. Dedim ki, 'Bir tweet atacağım. İki taraftan birden küfür yiyeceğim.' Ve attım. Arkadaşım 'Kimi kastediyorsun' dedi. 'Kim kimi anlarsa onu. Sen şimdi tartışmaya bak' dedim. Çünkü biliyorum, herkes kendi açısından algı yapacak. Ben test amaçlı attım. 3-4 saat sonra yazdım bunu. Dedim ki 'Bir test yaptım, sonucunu aldık.' Niyetim toplumdaki bölünmeyi görmek ve göstermekti. Bunca yıl suçu ve suçluyu övmemişim şimdi mi öveceğim?
'TAHMİN ETMİYORDUM, ÇOK ŞAŞIRDIM'
Tweeti attıktan sonra herkesin birbirine saldırmak için fırsat kolladığını gördüğünü dile getiren Fatih Altaylı, "Müthiş bir bölünmüşlük var. İki, Türkiye'de anayasa üzerine yemin etmiş insanlar, anayasal düzene başkaldırıyı neredeyse savunur hale gelmiş. Bunu beklemiyordum. Bölünmüşlüğü bekliyordum. Sadece bunun ne kadar hızda ve nasıl olacağını görmeyi merak ediyordum. Ama anayasal düzeni korumaya yemin etmiş insanların anayasal düzeni başkaldırmayı savunacağını tahmin etmiyordum, çok şaşırdım" diye konuştu.
Altaylı, önümüzdeki günlerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda ifadesini verecek.
