Sır Gibi Saklanan Tezi Ortaya Çıktı: Boğaziçi Rektörü Naci İnci İntihal mi Yaptı?
Boğaziçi Üniversitesi'nin tartışılan rektörü Prof. Dr. Naci İnci'nin erişim kısıtı olan doktora tezi ortaya çıktı. Tezde usulsüz alıntıların tespit edildiği öne sürüldü.
Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, Boğaziçi Üniversitesi'nin tartışılan rektörü Prof. Dr. Naci İnci'nin doktora tezinde usulsüz alıntılar tespit edildiğini ifade etti. Terkoğlu, "İnci İnci intihalde birinci" başlıklı yazısında, Naci İnci'nin, doktorasını 1992 yılında İngiltere’de Heriot-Watt Üniversitesi’nde fizik bölümünden aldığını ancak teze erişimin kısıtlı olduğunu belirtti.
Terkoğlu, "Doktora tezinin üzerinden 32 yıl geçmiş ama İnci’nin tezine erişim kısıtı var. Elbette bu durum, daha önceki kayyım rektör Melih Bulu’nun tezinde intihal çıkmasından duyulan endişeyi akıllara getiriyor" diye yazdı.
İnci'nin, tezini, burs aldığı Marmara Üniversitesi’ne, iş başvurusu yaptığı Sabancı ve Boğaziçi üniversitelerine verdiğini ve doğal olarak basılı arşivde durduğunu aktaran Terkoğlu, "Bir kaynağım aracılığıyla, tezin 250 sayfa fotoğrafına ulaştım. İntihal üzerine çalışan akademisyenlerden de yardım istedim. Acaba İnci’nin tezinden ne çıkacaktı?" dedi ve şunları kaydetti:
"Tez, önce OCR okuyucu yazılımı aracılığıyla metne çevrildi. Metne çevirirken, İnci’nin lehine olacak şekilde fotoğraf ve formüller gibi bazı kısımlar incelemenin dışında kaldı. Sonra akademide intihal tespiti yapmakta kullanılan iThenticate ve Turnitin gibi yazılımlara sokuldu. Elbette bilgisayar programının bulguları akademisyenlerce değerlendirildi.
"İNCİ’NİN TEZİNİN ALINTILARLA BEZENMİŞ"
Naci İnci’nin tezindeki intihal bulguları iki türlü. Bir kısmı kendi yayımlarından. Akademide buna kendinden intihal (self-plagiarism) deniyor. Aynı metin, hem makale hem de tez olarak iki kez kullanılmış oluyor. Usul olarak hatalı olsa da bu durum kimilerince hoş görülebiliyor.
İkincisi ise İnci’nin başkalarından yaptığı usulsüz alıntılar. Bu inceleme yapılırken hem Naci İnci’nin kendi yayımları hem de tezin yayınlandığı 1992’den sonra yapılmış yayınlar hariç tutuldu. İşte asıl ilginçlik burada çıktı. Hatırı sayılır miktarda başka yayımlardan alınmış içerik bulundu.
Çıktılardan örnek fotoğraflar yayımlayacağım. Renkli kısımlar, İnci’nin başka yayımlardan aldıklarını gösteriyor. Her renk başka bir yayını ifade ediyor. Birkaç kelimelik çakışmalar normal karşılanabilir. Ancak önemli olan renkli kısımlarda uzun ifadelerin olması. Bölge bölge renkli kısımlar incelemede oldukça yoğun olarak görülüyor. Bu da intihal olasılığını güçlendiriyor.
Üstelik...
Bunların dışında Naci İnci’nin tezinde birçok resimde referans verilmiş olsa da resimler aynen kullanılmış ki bu da akademide bir tür intihal olarak kabul ediliyor.
Yazılımlar öyle gelişkin ki... İntihal olasılığı olan metinlerin kaynaklarını da veriyor. Buna göre en çok alıntının Stephen Robert Kidd’den olduğu göze çarpıyor. Bu kişi, Naci İnci ile aynı dönemde aynı laboratuvarda doktora yapmış ve İnci’den iki yıl sonra mezun olmuş. Naci İnci, Kidd’in kendi adıyla yaptığı yayımlardan uzun uzun alıntılar (kırmızı ve mor ile işaretli 1, 3 ve 27 numaralı yayımlar) yapmış. Yine 2 ve 6 numaralı yayımlardan da blok halinde alıntılar göze çarpıyor."
Kaynak: Cumhuriyet