Bakanlık hukuk tanımadı! Küçükçekmece'de bir milyon metrekarelik alan imara açıldı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yargının Küçükçekmece Gölü kıyısındaki bir milyon metrekarelik alanın yapılaşmaya açılmasına ilişkin ‘iptal’ kararını yok saydı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yargının Küçükçekmece Gölü kıyısındaki bir milyon metrekarelik alanın yapılaşmaya açılmasına ilişkin ‘iptal’ kararını yok saydı. Planla dev arazi imara açıldı. İnşaat Mühendisi Doğan, “AKP betonlaştırma politikasında ısrarcı” dedi
Birgün gazetesinden Uğur Şahin'in haberine göre yargının Marmara Üniversitesi’nin protokolle TOKİ’ye devrettiği, Küçükçekmece Gölü kıyısındaki bir milyon metrekarelik alanın yapılaşmasına ilişkin ‘iptal’ kararı yok sayıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mahkeme kararına rağmen bölgeye ilişkin hazırladığı yeni imar planını yürürlüğe koydu. Bölge yapılaşmaya açıldı.
TOKİ, Milli Savunma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı ile Marmara Üniversitesi arasında 2016 yılında bir protokol imzalandı. Söz konusu protokolle, üniversitenin Maltepe’deki Kenan Evren Kışlası’nın arazisine taşınmasına karar verildi. Bu kararın üzerine de Küçükçekmece Halkalı’daki arazinin Marmara Üniversitesi’nce kullanılmasından ‘vazgeçildi’. Sonrasında büyük arazi, TOKİ’ye devredildi ve arazinin Emlak Konut A.Ş.’ye satışı gerçekleştirildi. Bakanlık, 2017’de hazırladığı plan ile 1 milyon metrekarelik arazinin ‘yükseköğretim’ olan tanımını “konut ve ticaret” olarak ‘güncelledi’. İmar planı ile bölgede AVM, otel, konut ve rezidans yapılmasının önü açıldı.
Aradan geçen sürenin ardından 6 Eylül 2019 tarihinde Bölge İdare Mahkemesi 4.İdare Dava Dairesi, imar planına karşı açılan davada karar verdi. Mahkeme, şehircilik ilkelerine aykırı bulduğu planı iptal etti. Ancak Bakanlık, yargı kararını yok saydı. Bir milyon metrekarelik alana ilişkin hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı 1 Kasım’da re’sen onaylandı. Söz konusu planlar, önceki gün askıya çıkartıldı. Alan böylece yapılaşmaya açıldı.
Planın amacı, şöyle açıklandı: “Mahkeme kararının iptal gerekçeleri incelendiğinde planlama alanı ve yakın çevresinde yapı ve doku analizi yapılmadığı, yürürlükteki çevre planlarla ilişkin gerekli çalışma ve değerlendirme yapılmadığı, nazım imar planında 3 alt bölge oluşturulmuşken uygulama imar planında 5 alt bölge oluşturulmasının plan kademelenmesine aykırı olması ve bazı plan notlarının ilgili imar yönetmelikleri ile çelişti ifade edilerek iptal edilmiştir. Söz konusu iptal gerekçeleri nezdinde plansız kalan alanın yeniden planlanarak sağlıklı bir yerleşim yeri haline getirilmesi için tüm eksiklerin giderilmesi hedeflenmiştir. İptal gerekçesinde yer alan ilgili plan notları kaldırılmıştır.”
KENTE İHANET SÜRÜYOR
Konuya ilişkin BirGün’e konuşan inşaat mühendisi İbrahim Doğan, söz konusu planla birlikte bakanlığın ‘çevre suçu’ işlediğini söyledi. Konuyu yargıya taşıyacağını aktaran Doğan, şöyle konuştu: “Kente ihanete devam ediliyor. Betonlaştırma politikasında ısrar eden ve yasaları yok sayan iktidar, rant uğruna yaşam alanlarını adeta kuşatarak yok etmektedir. Olası bir Marmara depreminde toplanma alanı geçici barınma olarak ihtiyaç duyulan bu kamu alanı ticari bir anlayış ile betonlaştırılıyor ve bölgeye yeni bir yapı ve nüfus yoğunluğu getirilerek kenti adeta yaşanmaz kılmaktadır.”
YASALARA AYKIRI
Doğan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Yasalara aykırı olduğu mahkemece tescillenen planlarda ısrar eden bu iktidarın temsilcileri, kentin yerel yönetimlerin yetkilerini yok sayıyor. İktidardan gelen gücü kullanarak İBB ve ilçe belediyelerini dikkate almayan bu siyası anlayışın yaptığı bu planlar kamu yararı taşımıyor. Plan ilkelerine ve imar yasasına da aykırı… Dolayısı ile bu planlara kabul etmiyoruz, yasal süresi içinde gerekli itirazı yapacağım. Talebimiz odur ki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul’un planlarından elini çekmelidir. Bu tür planlardan vazgeçilmeli.”