İşte Kanal İstanbul'a itiraz dilekçesinin ayrıntılı örneği

TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, yurttaşların Kanal İstanbul Projesi ile ilgili görüş ve itirazlarını iletebilmelieri için bir dilekçe yönergesi hazırladı.

İşte Kanal İstanbul'a itiraz dilekçesinin ayrıntılı örneği

Türkiye’nin günlerdir tartıştığı “Kanal İstanbul” projesi için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu önceki gün askıya çıkarıldı.

Kanal İstanbul'un ÇED raporu 10 gün boyunca halkın görüş ve önerileri için askıda kalacak.

Bu 10 günlük süre zarfında, “Kanal İstanbul” projesine itirazı olan yurttaşlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na veya İllerdeki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine müracaat edebilirler.

10 gün halkın görüş ve önerilerinin alınması için askıya çıkan Kanal İstanbul projesi ÇED raporuna ilişkin Bakanlık da yaptığı açıklamada, “Etki Değerlendirme Raporu halkın görüş ve önerilerini almak üzere Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde ve Bakanlıkta on (10) gün görüşe açılır” ifadelerini kullandı.

KANAL İSTANBUL PROJESİ'NE TMMOB'DEN İTİRAZ DİLEKÇESİ YÖNERGESİ

Türkiye Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, yurttaşların projeye ilişkin görüş ve itirazlarını 2 Ocak 2020 tarihine kadar iletebilmelieri için bir dilekçe yönergesi hazırladı.

TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu'nun konu hakkındaki mesajı ise şöyle;

"Sevgili İstanbul halkı,

Kanal İstanbul Projesi’nin ÇED raporu nihai halini almak üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından görüşe açılmıştır. Projeye ilişkin görüş ve itirazlarınızı 2 Ocak 2020 tarihine kadar İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne ya da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’ne dilekçe ile iletebilirsiniz."

İşte dilekçe örneği:

İşte Kanal İstanbul'a itiraz dilekçesinin ayrıntılı örneği - Resim : 1

İşte Kanal İstanbul'a itiraz dilekçesinin ayrıntılı örneği - Resim : 2

İSTANBUL VALİLİĞİ ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ’NE

İSTANBUL


İTİRAZ EDEN

Adı-Soyadı:

T.C. Kimlik No:

Adresi:


KONU

İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün web sayfasında 23.12.2019 tarihinde halkın görüş ve önerilerine açıldığı duyurulan, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan Kanal İstanbul Projesi (Kıyı Yapıları [Yat Limanları, Konteyner Limanları ve Lojistik Merkezler], Denizden Alan Kazanımı, Dip Taraması ve Beton Santralleri Dâhil) ile ilgili olarak hazırlanan ve İnceleme ve Değerlendirme Komisyonunca yeterli bulunarak nihai şekli verilen Çevresel Etki Değerlendirme Raporuna karşı itirazlarımın sunulması, ÇED Olumsuz Kararı verilmesi talebidir.

İTİRAZLARIM

İstanbul İli, Küçükçekmece Gölü - Sazlıdere Barajı - Terkos Gölü doğusunu takip eden güzergâhta yaklaşık 45 km uzunlukta, 20,75 m derinlikte ve 275 m genişlikte bir Kanal açılması için hazırlanan projeye ilişkin ÇED Raporuna aşağıda belirttiğim nedenlerle itiraz ediyorum.

Kanal İstanbul Projesi,

İstanbul’un yaşam destek sistemleri olan Kuzey Ormanları, su havzaları, su havzalarını besleyen su kaynakları, tarım ve mera alanları yok olacaktır,
İstanbul’un önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı yok olacaktır,
Doğal yaşam alanları ve ekosistem bozulacaktır,
Doğal ve arkeolojik sit alanları, tabiat parkları, milli parklar vb. koruma alanları yok olacaktır,
Sadece İstanbul’da değil, Trakya’ya kadar tatlı suların beslediği tarım alanları yok edileceği için bölgede tarım ve hayvancılık yapılamaz hale gelecektir,
ÇED Raporuna göre 1.155.668.000 m3 olan kazı materyalinin taşınmasıyla bozulan ekosistem halkın sağlığını tehdit edecektir,
Üç aktif fay hattının geçtiği bölgeye nüfus ve yapılaşma baskısı yükleyerek afet riskini artıracaktır.
ÇED Raporu, projenin olumsuz çevresel etkilerini bertaraf edecek değerlendirmeler içermemektedir, yukarıda açıklanan sakıncalara dair kaygılarımı gidermekten uzaktır ve bilimsel yeterliliği konusunda şüphe uyandırmaktadır. Bu Rapor ile Projenin hayata geçirilmesi, Çevre Kanunu’nun 3. Maddesinde idareye yüklenen görevlere aykırılık oluşturmaktadır.

Anayasa’nın 56. maddesine göre “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.”

Buna göre Anayasa’da, vatandaşların da çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek konusunda ödevli olduğu açıkça belirtilmiştir.

Kanal İstanbul doğal çevreyi değiştirerek olumsuz etkileyecek, bir başka deyişle çevre ve halk sağlığını bozacak bir proje olduğundan “sağlıklı çevrede yaşama hakkı”mın ihlal edilmesini kabul etmiyorum. Anayasal yetkilerimi kullanarak Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 11. maddesinin 4. fıkrası çerçevesinde ÇED Raporuna itiraz ediyor, proje için ÇED Olumsuz Kararı verilmesini talep ediyorum.


Ad-Soyadı

İmza

Etiketler
Kanal İstanbul