İstanbullular kentine sahip çıkıyor: Kanal İstanbul'un iptali için kuyruklar oluştu

Uzmanların “Bölgenin ekolojik dengesini bozar” dediği ancak iktidarın geri adım atmadığı Kanal İstanbul projesi gündemdeki yerini koruyor. Projenin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu, üç gün önce halkın görüş ve önerileri için askıya çıkartıldı. Bunun üzerine ‘mega projenin’ iptali için TMMOB’nin hazırladığı itiraz dilekçesinin örneğini çıkartan vatandaşlar, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine akın etti. Önceki gün başlayan ‘dilekçe mesaisi’ dün de devam etti. Ataşehir’deki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünde yüzlerce vatandaş, yağmura rağmen dilekçelerini verebilmek için kuyruğa girdi.

ÖNCELİKLİ SORUN DEPREM

Dilekçesini veren vatandaşlar, projeye neden karşı çıktılarını anlattı. Vatandaşlar, Kanal İstanbul Projesi’nin bütçesiyle pek çok ekonomik sorunun çözülebileceğini ve İstanbul’un öncelikli sorununun deprem olduğu görüşünde. Vatandaşlardan Burhan Özdemir, “Kanal İstanbul ihanettir” dedi ve ekledi: “Doğayı talan edecek, su kaynaklarını ve tarihi yok edecek. Bir de büyük bir bütçeden söz ediliyor. Bu bütçeyle bütün okullar yenilenir, işsiz gençler iş sahibi olabilir.”

BirGün'den Rıfat Kırcı'nın haberine göre, projeye itiraz eden bir başka İstanbullu Ülkü Yücel, şöyle konuştu:

“Kanal İstanbul, öğrendiğimiz kadarıyla doğal hayatı berbat ediyor. Ayrıca bu projeyi gereksiz masraf olarak görüyorum. Kullanışlı bir şey değil, elverişsiz. Bu projenin bir yarar sağlayacağına inanmıyorum aksine zararı olacak. Karadeniz’den yaşanacak akıntıyla Marmara ziyan olacak. Harcanan para lüzumsuz. Deprem tehlikesi varken depreme harcanacak paranın oraya yatırılmasını gereksiz buluyorum.”

TOPLUM BAŞKALDIRIYOR

“Sindirilmiş bir toplum vardı, artık başkaldıran bir toplum var” diyen Hayrettin Yalçın da şunları ifade etti: “Hiçbir şey bir kişinin istekleriyle olmuyor. 82 milyon insan var ve her birinin ayrı düşünceleri fikirleri var. Benim fikrim alınmadan yapılacak işlere tabi ki karşıyım. Buradaki insanlarla da ortak fikirdeyiz. İstanbul’un geleceği için, yarınlar için biz bugün buraya hayır demeye geldik. Biz bu kanalı istemiyoruz. Bunlardan çok daha acil çok daha elzem ihtiyaçlarımız var. Deprem gerçeği gözümüzün önünde bir çıbanbaşı gibi dururken Araplar için oraya bir kanal açmanın bize hiçbir getirisi olmayacak.”

KANALA KARŞI ÇIKMALIYIZ

Bilimden ve doğadan yana olduğunu aktaran Coşkun Aytekin ise şunları kaydetti: “Bilim insanları işin olmaz tarafını söylüyor. Bir tek kişi olur diyor o da Cumhurbaşkanı, demek ki herkesten çok biliyor. Su havzaları yok olacak, Trakya’yı ikiye bölmenin yanlış olduğunu söylüyor askerler. Bu kanala karşı çıkmalıyız.”

SESİMİZE KULAK VERİN

Diğer vatandaşların ise itirazı ise şöyle:

>>Nurdan Tozoğlu: Kanal İstanbul bu kentin yıkımı. Harcanan bir nesil olduk hepimiz. Bunu kaldıramayız biz.

>>Hacer Bayraktutan: Bizim itirazımıza kulak asan yok ama biz elimizden geleni yapıyoruz. Bizim derdimiz ülkemiz ve İstanbul. Bizim hiçbir çıkarımız yok, İstanbul’u kurtarma derdindeyiz. Böyle büyük bir projeyle İstanbul’un geleceğini riske atmanın çoluğumuzun, çocuğumuzun geleceğini riske atmaya gerek yok. Tepedeki kişiler de halkın sesine kulak versin.

>>Müslüm Karabağ: Ekonomik sorunlar var, yoksulluk sorunu var, en başta da deprem sorunu var. Bunları çözmeden böyle bir kanala gerek yok. O bütçeyle Anadolu’ya yatırım yapsa, depremle ilgili yatırım yapsa, çiftçiye yardım etse, esnafın yüzünü güldürse… Biz işsizleri, yoksulları, emeklileri düşünüyoruz. Bunları bırakıp Amerika’nın peşine takılmışız. Kanalı yapacaklar sonra Amerika Karadeniz’e rahat girecek. Ondan önce bir fabrika yapsın, gençlere iş bulsun.

İBB’DEN BAKAN KURUM'A YALANLAMA

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Murat Kurum, Kanal İstanbul projesi hakkında açıklamalarda bulundu. Kurum, “İBB’nin temsilcisi de ÇED raporunun altına imza atmıştır. İBB başkanı şimdi itiraz ediyor ama daha elemanının ne yaptığının farkında değil” ifadelerini kullandı. Ancak İBB Sözcüsü Murat Ongun, Bakan’ı yalanladı. Ongun, şöyle dedi: “Çevre ve Şehircilik Bakanı Sn. Murat Kurum’un “İBB temsilcisi ÇED raporuna imza attı” ifadesi doğru değildir. İBB, 28 Kasım’daki toplantıya katılmış ve tüm itirazlarını raporla açıkça sunmuştur. Katılım imzasının, ÇED Raporu imzası gibi sunulmasının takdirini kamuoyuna bırakıyoruz.''

İstanbul halkı itiraz için akın etti!