Esenyurt'ta su baskınında kurtarılan 3 çocuğun annesi evine döndü

Zemin kattaki dairede oturan Suriye uyruklu Mervan Ahmet Ebubekir Zireyk ile çocukları Ahmet (5), Muhammed (3) ve Rehaf Mervan (2) su basan evden kurtarılmıştı. Baba ve çocukların hastanedeki tedavileri devam ediyor.

Bugün ise anne Avzye Zireyk aile yakınları olan ve çocukları kurtarmak için sel sularına giren Muhammed Kordi ile birlikte evine geldi. Anne Ziyrek zabıta ile görüştü. Konuşmak istemeyen anne, yetkililerle görüştükten sonra buradan ayrıldı.

"SUYUN ALTINA GİRDİM"

Sel sularında yüzerek çocukları kurtaran aile yakını Muhammed Kordi, "Çocukların durumu iyi. Hepsi içeriden çıktı, çocuklar ve babaları hastanede. Babanın durumu da daha iyi. Ben de bu binada oturuyorum" dedi.

Kordi, çocukların kurtarılma anı ile ilgili olarak ise, "Bu camları kırdık ama bir şey göremedik. Aşağıya gittim, suyun altına girdim. Arka taraftan camlar kırıldı, oradan çıkarıldılar" şeklinde anlattı.

EV KULLANILMAZ HALDE

Çocukların kurtarıldığı ev ise harabeye dönmüş durumda. Evin ön ve çocukların kurtarıldığı arka tarafında demirler kesilmiş, camlar ise kırık. Evin içindeki eşyalar kullanılamaz hale gelirken, zeminde ise suların çekilmesine rağmen çamur yığınının olduğu görülüyor.

MUCİZE KURTULUŞA YARDIM EDEN KOMŞU O ANLARI ANLATTI

Esenyurt'ta sağanak yağışla dere taştı. Şiddetli sel sularının ardından Pınar Mahallesi'nde birçok evin bodrum katını sel suyu bastı. O evlerden birinde mucizeye imza atıldı. Su basan bodrum katta mahsur kalan bir kişiyi kurtaranlardan Bülent Karakuş o anları anlattı.

Murat Coşkun'un, ellerini pencereden dışarı çıkararak yardım istediğini gördüğünü söyleyen ve aynı mahallede oturan Bülent Karakuş, "Hemen koştuk. Korkulukları kırmak o an imkânsız gibi görünüyordu ama başardık ve arkadaşımızı kurtardık" dedi.

ELİMİZİ SIKTI, "BEN YAŞIYORUM" DEMEK İSTEDİ

Murat Coşkun'un mahsur kaldığı evinden çıkarılmasına yardım eden mahalle sakinlerinden Bülent Karakuş, o anları anlattı. Yaşadıkları olayı mucize olarak değerlendiren Karakuş, "Hortumu akıl edemeseydik Murat çoktan ölmüştü" dedi.

Karakuş, "Burayı sel bastığında kapı kapanmış ve komşumuz içeride kalmış. Elini uzatıyordu. Bizler de karşıdan gördük. İçeride adam var diye sesler geldi zaten. Mehmet'in elini gördük. Sonra bayağı bir mücadele ettik. Kapıdan çıkartmayı denedik ama başaramadık. Buraya geldik. Pencereden deneyelim dedik. Demirlere halat bağladık. Halatı aracın arkasına bağladık. Bu şekilde korkuluğu kırabildik. Arkadaşımızı çıkartmayı başardık. Bu çabamız neredeyse 15-20 dakika sürdü. Hortumu kestik Mehmet'e uzattık. Hortum sayesinde nefes alabildi. Hortum olmasaydı adam zaten ölmüştü. Hortumu karşı bahçemizden kestik getirdik. Kendisine uzattık. Nefes alıyor musun diye sorduk. Elimizi sıktı. Yaşıyorum, nefes alıyorum demek istedi. Sonra halatı arabaya bağladık çektik, korkulukları kırdık. Adamı çıkardık. Su seviyesi zaten pencereyi geçiyordu. Sadece elinin yarısı gözüküyordu. Elini tuttuk. Elimizi sıktı. Yaşıyorum mesajı verdi. Hortumu ağzına doğru verdik. Korkulukları kırmak en zorlayan kısım oldu zaten. Araba gelmese kırılmazdı. Sonra çıkardık hemen hastaneye götürdük" şeklinde konuştu.