UKOME, İBB’nin 'yeni taksi' talebini 7’nci kez reddetti
İBB lehine olan çoğunluk yapısı, 19 Şubat 2020’de yayınlanan yönetmelikle değiştirilen UKOME, daha önce 6 defa geri çevirdiği, “taksi taşımacılığının düzenlenmesine yönelik yeni taksi” talebini 7’nci kez reddetti.
Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME), Harbiye’deki İstanbul Kongre Merkezi’nde, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetiminde toplandı. 18 maddenin görüşüldüğü UKOME toplantısının, en ilgi çekici gündem maddeleri, “taksi taşımacılığının düzenlenmesine yönelik 1.000 adet yeni taksi” ile “750 adet minibüsün ve 250 adet taksi dolmuşun taksiye dönüştürülmesi” teklifleri oldu.
Başkan İmamoğlu’nun açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda, her madde üzerine temsilcilerin görüşleri alındı ve oylamalar gerçekleştirildi. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir de toplantıda slaytlar eşliğinde bir sunum gerçekleştirdi ve İstanbul’un neden yeni taksilere ihtiyaç duyduğuna yönelik görüşlerini dile getirdi.
DEMİR: “KAYIT DIŞI HİZMETİN ÖNÜNE GEÇMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Hizmete alınacak ve teknolojik donanımları, şoför eğitimleri tamamlanmış yeni sistemle ilgili bilgiler paylaşan Demir, “Teknolojiye uygun araçlarla, iletişim araçlarıyla taksi çağırma imkanımız olacak. Bir köşede taksiler müşteri beklerken, bir köşede yolcuların taksi bulamama sorunları ortadan kalkacak. Ve daha da önemlisi; tabii ki yeni bir taksi modelinin nasıl olduğunu göstermiş olacağız. Önemli olan taksinin standardını, kalitesini yükseltmek. Asıl buradaki amaç o. Onun için bir tane taksinin örnek olarak çalışıp standardını, nerede olması gerektiğini göstermek gerekiyor. Hedefimiz çok açık ve net: Araç bulma problemini ortadan kaldırmaya başlıyoruz. Araç bekleme sürelerini azaltıyoruz. Yolcu ve şoför arasında yaşanan sorunları azaltmaya ve gidermeye çalışıyoruz. Kayıt dışı hizmetin önüne geçmeye çalışıyoruz ve vatandaşların hareketliliğini arttırmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
AKSU: “MİNİBÜSLERİN TAKSİYE DÖNÜŞTÜRÜLMESİNE KARŞIYIZ”
İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu ise, İstanbul’da taksi sayısının yeterli olduğunu savunarak, “Taksi sayısında sorun varmış gibi gözükmesinin sebebi, ücret tarifesinin ucuzluğundan dolayı, İstanbul halkımızın toplu taşıma yerine taksi taşımacılığını fiyat açısından cazip görmesidir. Yani 4 kişi toplu ulaşım araçlarını kullanacağına taksiyi tercih ederse, daha az ücret ödediği için şu anda bütün vatandaş taksiyi tercih ediyor. Dünyanın en pahalı yakıtını kullanarak, en ucuz taksimetresiyle çalışarak, gerçekten bir toplu taşıma görevi üstlenir hale geldik. Aslında taksi bir özel taşımadır. Ucuz olursa, kalite de kesinlikle olmaz” görüşlerini dile getirdi. Minibüslerin taksiye dönüştürülmesine karşı olduklarını belirten Aksu, dolmuş taksilerin taksiye dönüştürülmesine ise onay verdiklerini aktardı.
İMAMOĞLU’NDAN ESKİ İBB BÜROKRATINA SORU: “19 YILDA ÖLÇTÜNÜZ MÜ?”
Toplantıda söz alan eski İBB Trafik Müdürü, yeni Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İstanbul 1. Bölge Müdürü Serdar Yücel, kendi dönemlerinde taksici esnafıyla sorun yaşamadıklarını ileri sürdü. İyi ve kaliteli ulaşımın taksi sayısı artırılarak sağlanamayacağını savunan Yücel, “Sayı değil nitelik konusunda çalışalım. Denetimleri arttıralım” dedi. Yücel, Demir’in konuşmasında kendisini eski ve yeni görevlerine göre görüş değiştirmekle suçladığını iddia etti. Yücel’e, İBB’de kaç yıl görev yaptığını soran İmamoğlu, bürokrattan, “19 yıl” yanıtını aldı. İmamoğlu’nun Yücel’e ikinci sorusu ise, “Taksi ihtiyacı size göre var mıdır, yok mudur? Görev yaptığınız sürede ölçmediniz mi” oldu. Yücel’in, “Ölçmeye çalışıyoruz” sözlerine, İBB Başkanı, “Biz ölçtük, kanaat getirdik. Siz, 19 sene boyunca ölçmediniz” şeklinde karşılık verdi.
“SANDALYE EKLENEREK KURUM OLUŞTURULDU”
“Bu konuyu didik didik analiz etmiş birisiyim” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Şimdiki Sayın Bakan, elinde bir pano tuttu, ‘Şu kadar taksiye ihtiyaç var’ dedi gibi bir sürü gerekçeyle bunu anlatabiliriz. Onun için bize, sakın geçmişteki görüşleri savunmayın. Bugünkü görüşünüzü sordum; hala cevap vermediniz. Kaldı ki bugün siz, bu kurumda görev yapıp, Ulaştırma Bakanlığı adına burada bulunuyorsunuz ve Ulaştırma Bakanlığı adına görüş beyan ediyorsunuz. Ne acıdır ki, İstanbul UKOME'nin sandalye sayısını ele geçirme -bakın tek kabiliyeti bu- üzerinden, buraya sandalye ekleyerek bir kurumun oluştuğu gündemdeyiz, günlerdeyiz. Başka sorular sorarım, altından kalkamazsınız. Onun için bırakın, siyasi meselelere girmeyin. Yani nasıl UKOME'de görev yaptınız? Bugün hangi görev yapıyorsunuz? Neyi temsil ettiğinizi ben biliyorum. Neyi etmediğinizi de biliyorum. Onun için görüş beyan ettiniz. Dediniz ki, ‘Benim görüşüm değişmedi’. Beyefendide, ‘Görüşünüz değişmiştir’ düşüncesi var. Bu bir hakaret değildir. Çünkü bir insanın görüşü değişebilir. Siz de dediniz ki ‘Hayır değişmedi.’ Ben de size soru sordum: Taksi ihtiyacı var mıdır, yok mudur? ‘Görecelidir’ dediniz. Neye göre dediniz? Başka bir sürü cevap verdiniz ama var mı, yok mu diye cevap vermediniz.”
“KARNINDAN KONUŞAN BİR İDARECİ DEĞİLİM”
Taksici temsilcileriyle yaklaşık 1 yıl önce bir toplantı yaptıklarını aktaran İmamoğlu, “Oda Başkanı adına beni ziyarete gelen oda başkan vekili ve heyetinin içinde bulunanlar, bana, ‘Tamam kiralama işinden vazgeçin, satın; evet diyelim’ dedi. Kameralar önünde söylendi bu. Ben söylemedim. Yöneticileri söyledi. ‘Bırakın kiralamayı satın 2000 tane; bir şey demiyoruz’ hatırlatmalarında bulundu. Önceki görevlerinde ellerinde pano tutarak, “İstanbul’da taksi ihtiyacı vardır” diyenlerin var olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Daha ileri gideyim mi? İlçe ilçe taksi pazarladınız. Ben biliyorum; siyasi olarak biliyorum. Bunları dinledim temsilcilerinizden. ‘Bugün satılacak, yarın satılacak, öbür gün satılacak, altı ay sonra satılacak.’ Nasıl satılacak? Bak, ben karnından konuşan bir idareci değilim. Taksi pazarlandı ve bunu oda temsilcileri, sağda solda anlattı. Buradaki en yakın tanıkları bunun, burada bulunan esnaf temsilcileridir. Hepsi bilirler. Sadece ben değil, bütün esnaf temsilcileri bunu bilirler. Esnaf temsilcileri de onu uydurmazlar. Bir yerden o bilgiyi almışlardır; anlatırlar” ifadelerini kullandı.
“SİYASİ KARAR ALMAK İÇİN ÖZEL ÇABA GÖSTERİLİYOR”
“Damara dokunan” meselenin, söz konusu taksilerin kiralanması yerine satılması isteği olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Ben, burada siyasi karar alınmak için özel çaba gösterildiğini biliyorum. Hiç kimse, kimseyi aldatmasın kardeşim. Sayın Oda Başkanı şeffaflıktan bahsediyor. Benden daha şeffafını bulamazsın Sayın Başkan. Senin 3 yıl alamadığın zammı, ben verdim esnafa. 3 yıl alamadığın zammı ben verdim ve benim hakkımda, ‘Zamcı’ diye 50 gazete haber, manşet yaparken, ağzınızı açıp laf etmediniz. Ama ben, sizden beklentim için değil, gariban esnaf evine ekmek götürsün diye, yanlış yapılan bir uygulama düzeltilsin diye uğraştım” diye konuştu. Taksici esnafının büyük oranda kendilerini desteklediğini belirten İmamoğlu, şöyle konuştu:
“YANLIŞI SAVUNMANIN ZOR OLDUĞUNU BİLİYORUM”
“Onun için, yanlışı savunmanın zor olduğunu biliyorum. Yanlışı savunmanın, çok zor bir zanaat olduğunu biliyorum. İşinizin zor olduğunun da farkındayım. Onun için kendi yaptığınız veya yapacağınız işlerin, sizi ne kadar müşkül duruma düşürdüğünün de farkındayım. Bu müşküliyeti çok da arttırmak istemiyorum ama birkaç şey söyleyeceğim. Taksi başına neredeyse 6 şikayete ulaşmış bir meselede, Sayın Oda Başkanı diyor ki, ‘Algı yönetiyorsunuz.’ Hayatım boyunca hakkımda tek bir iyi haber yapmayan bir gazete, Yeni Şafak gazetesi, -benim hayatım boyunca sadece bana iftira ve hakaret yapan bir gazetedir- yaptığı haber de ‘Taksiciler İstanbulluyu bezdirdi’ diyor. Daha geçen hafta bu. Benimle ilgisi yok yani. Hayatım boyunca benimle ilgili algı yapıyor. Beni, negatifle, yani kötü örnekle, iftirayla köşeye sıkıştırmaya çalışan bir yayın kuruluşu. Bakın, ‘Taksiciler İstanbul'u bezdirdi’ haberi orada.”
“NEYİN İNADI, NEYİN ISRARI?”
Esas dertlerinin 16 milyon vatandaş olduğunun altını çizen İmamoğlu, “En fazla 16 milyon vatandaş memnun olacak. Ardından şoför memnun olacak. Çünkü birisi 16 milyon, birisi on binlerce insan. Benim esnafın plakasıyla asla bir derdim yok. Zinhar. Kimsenin plakasıyla bir derdim yok. Kanun verdiği hakla, asla uğraşacak bir halim de yok. Ama bu iş üzerinden, ‘Daha çok kazanayım’ harareti gösterenin karşısındayım” dedi. Taksilerden duyulan memnuniyetsizliğin yüzde 80’ler seviyesinde olduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Böyle problemli bir alan. Sokağa çıkın sorun. Yüzde seksen araştırma. Ben diyorum, ‘Yüzde doksan.’ Neyin inadı, neyin ısrarı? Bakın bu iş olurdu. Çoktan başlardı. İlk örneklerini yaşamaya başlardık. Bu işin süresi var, zamanı var. Bu millet çağdaş güzel bir ürüne kavuşurdu. Tek dert ne biliyor musunuz? ‘İmamoğlu bunu yapmaz.’ Her işte olduğu gibi tek dert, ‘İmamoğlu bunu yapamaz. İmamoğlu güzel bir şey gösteremez.’ Tek dert. Burada bir tek Eyüp Bey’i tenzih ediyorum. Onun derdi başka olabilir. Ama onun dışında, bu işe ‘hayır’ diyenlerin tek derdi, ‘İmamoğlu güzel bir iş yapmasın.’ Bu benim iddiam. İddiamın arkasındayım” ifadelerini kullandı.
“HALK BUNUN CEVABINI VERECEK”
UKOME'yi ele geçirmek için yapılan hamlenin arkasında yatan gerçeğin bu olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Halkımız bunu duysun. Halkımız bunu bilsin. Bir vesileyle, bir şekilde halk bunun cevabını verecek. Kalitesiz hizmete mahkum bırakılan halk, bu kararın siyasi bir şekilde alınmasının kahramanlarına gereken ve hak ettiği cevabı verecek. Nerede? Halkın yetki sahibi olduğu günde. Israrla ve inatla ifade etmeye devam edeceğim ki; düzenle ölçtüğümüz, biçtiğimiz, tasarladığımız ve beş bin taksiye ihtiyacı olduğunu bildiğimiz bu şehirde, bunu İBB de layıkıyla yönetebilir ve işletebilir. Bir başkasına ihtiyaç duymaz. Bu bir regülasyon görevi oluşturur; o regülasyon, nitelikli bir biçimde diğer sistemdeki taksileri de buraya doğru çeker. Onları da sisteme katar. Hiçbir zaman orada esnaf da şoför de taksi plaka sahibi de mağdur olmaz. Günün sonunda herkes kazanır” görüşlerini dile getirdi.
“BURASI FİKİR ORTAYA KOYMA YERİDİR”
“Taksi meselesinin tartışılmaya devam edilmesini ısrarla isteyeceğim” diyen İmamoğlu, UKOME yapısına sonradan monte edilen kurumlarla ilgili de “Burada bulunan bir-iki arkadaşımız konuştu. Olumsuz fikir beyan etti. Ancak diğer olumsuz bir fikir beyan edenlerin de niçin ettiklerini, bir sonraki katılımında tek tek soracağım. Cevap vermezseniz, bekleriz. Herkes cevabını verecek. Çünkü buraya hiç kimse, kişisel olarak katılmıyor. Kurumunu temsilen katılıyor. Birkaç örnek vereyim mesela. Örneğin Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan birisi var burada. O kurumu temsilen, taksi konusunda ne düşündüğünü ifade edecek. Etmek zorunda. Ya da AFAD'da ya da başka yerde. Çünkü burası, kurumu temsilen fikrini ortaya koyma yeridir. Biri ‘Kaldır’ diyor, öbürü de elini kaldırma yeri değildir” ifadelerini kullandı.
MİNİBÜSÇÜLERİ SEVİNDİREN KARAR ÇIKTI
“Taksi taşımacılığının düzenlenmesi yönelik 1.000 adet yeni taksi” ile 750 adet minibüsün ve 250 adet taksi dolmuşun taksiye dönüştürülmesi” tekliflerinin oylanması sırasında “ilçe belediye başkanları” tartışması yaşandı. İBB 1. Hukuk Müşaviri Eren Sönmez, emsal mahkeme kararları uyarınca ilçe belediye başkanları ya da temsilcilerinin de oy kullanabileceği yönünde görüş bildirdi. İmamoğlu’nun da onayıyla oylamaya ilçe belediyeleri de dahil edildi. Oylama sonucunda, “taksi taşımacılığının düzenlenmesine yönelik 1.000 adet yeni taksi” teklifi, (25 kabul, 37 ret) reddedildi. Daha önce reddedilen, “750 adet minibüsün ve 250 adet taksi dolmuşun taksiye dönüştürülmesi” teklifi ise, bu kez kabul edildi. Salonda bulunan esnaf, kararı alkışlarla karşıladı.
İBB’nin, “taksi taşımacılığının düzenlenmesine yönelik 5.000 adet yeni taksi” teklifi, UKOME tarafından daha önce 6 kez geri çevrilmişti. Son toplantı öncesinde talebini “1.000 adet yeni taksi” olarak revize eden İBB’nin istemi, yine UKOME tarafından toplamda 7’nci kez reddedilmiş oldu.