İstanbul Havalimanı'nda ilk kriz
29 Ekim’de açılan İstanbul Havalimanı’na geçen yıl kasım ayında IATA tarafından verilen 'IST' kodu, açılıştan birkaç hafta önce bulut entegrasyon teknolojisiyle 'ISL'ye çevrilmiş.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim'de açılışını yapıp, resmi adını açıkladığı İstanbul Havalimanı'ndaki ilk teknik sorunun bulut bilişim desteğiyle çözüldüğü ortaya çıktı. Sorunun nedeni ise havalimanının uluslararası kodundan kaynaklanmış.
Uçak yolcularının biletlerinden bagajlarına kadar uçuş işlemlerinin temelini oluşturun havalimanı kodları, Uluslararası Havayolu Taşıyıcıları Birliği (IATA) tarafından veriliyor. Bu kapsamda IATA, Kasım 2017'de İstanbul'un yeni havalimanının kodunun, halen Atatürk Havalimanı'nın da kullandığı 'IST' olacağını açıklamıştı.
Ancak taşınma işleminin kademeli olacağı ve her iki havalimanından da uçuşlarının belirli bir süre daha devam edeceği netleşince, hem biletleme hem de bagaj işlemlerinde olası karışıklıkların yaşanabileceği anlaşıldı.
Bunun üzerine IATA, resmi açılıştan birkaç hafta önce İstanbul Havalimanı'nın bilişim altyapısını üstlenen IGA Systems'e bir yazı gönderdiği ve İstanbul Havalimanı'nın kodunun 'IST' değil, 'ISL' olarak kullanılması gerektiğini bildirmiş.
KOD KRİZİ NASIL YAŞANDI?
IGA Systems'ın Genel Müdürü ve İstanbul Havalimanı CIO'su Ersin İnankul, iş dünyasından dijital dönüşüm hikayelerinin paylaşıldığı IBM Think Istanbul Zirvesi'nde yaşanan bu krizin nasıl çözüldüğünü anlattı. 2015'te dünyanın en teknolojik havalimanlarından birini yapmak için yola çıktıklarını belirten İnankul, "İstanbul Havalimanı'nın temelleri atılırken 29 Ekim 2018'i gözümüzde canlandırmak için bir entegrasyon şeması çıkardık. Havalimanları için en büyük zorluk entegrasyondur" dedi.
Ersin İnankul, bu süreçte yaşadıklaır kriz konusunda ise şunları söyledi:
— Havalimanında yolcular için beklememek çok önemli. Bunu sağlamak için IBM ile gerçek zamanlı bir operasyon sistemi kurarak buna IST kodunu verdik. Ancak 4 Ekim'de IST kodunu ISL'ye çevirmemiz yönünde bir talep aldık. Bu kadar kısa sürede bu değişikliği yapmamız zordu ancak IBM ile kodu tüm sistemlerde değiştirmek yerine araya kodlar yazarak mesajları (bulut teknolojisiyle) havada yakalayıp dönüştüren bir sistem kurduk. Bu bizim karşılaştığımız en büyük problemlerden biriydi ama kısa sürede bir çözüm ürettik ve şimdi sorunsuz işliyor.
