Suriye iç savaşından kaçan 40 yıllık heykeltıraş Türkiye'de inşaatçı oldu
Suriye iç savaşından kaçarak Türkiye'ye gelen Suriyeli Sanatçı Akram Saffan, Şanlıurfa'da günlük 100 lira yevmiye karşılığında inşaatta çalışarak hayatını idame ediyor...
Savaşın yol açtığı yıkıcılığı heykellerine yansıtan heykeltıraş Akram Saffan, “Yaptığım eserler insanlığın şu anki yüzünü yansıtıyor. Savaşın ve şiddetin hiç kimseye faydası olmaz, olan sadece fakir insanlara, çocuklara, kadınlara oluyor”dedi.
Akram Saffan Suriye’de IŞİD tarafından işkenceler gördü. IŞİD’in elinden kaçarak 2016 yılında Antakya üzerinden Türkiye’ye gelen Saffan, Suriye iç savaşında kaybettiği annesini, Suriye halkının yaşadığı acıları yansıttığı heykellerini, “Mecazın Murçları” adıyla 2018 yılında Mardin Müzesi’nde sergiledi.
‘IŞİD AKIL ALMAZ İŞKENCELER YAPTI’
Akram Saffan, iç savaşın başladığı 2011 yılına kadar ülkesinde mutlu olduğunu anlattı. İç savaş patlak verince birçok insan gibi IŞİD tarafından alıkondu.
Gazete Duvar'dan Ferhat Yaşar'a konuşan Saffan, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“40 yıldır atölyemde mutlu bir şekilde çalışmalarımı yapıyordum. Ardından Suriye iç savaşı başladı. IŞİD tarafından yakalandığımda işkenceler gördüm. Dişlerimi kırdılar ve akıl almaz işkenceler yaptılar. Bir süre IŞİD’in elinde mahkum olarak kaldım. Sonra bir uçak bomba attı. Bombardımandan sonra herkes o toz duman kargaşasında canını kurtarmak için kaçarken, ben de bunu bir fırsata çevirdim ve IŞİD’in elinden kaçtım.”
‘HİÇBİR ŞEY İNSANIN VATANI GİBİ OLAMAZ’
Saffan Türkiye’ye geldikten sonra sanatını bırakmadı. Suriye iç savaşında yaşanan acılarını sanatında yansıttı. 2018 yılında Mardin’de sergi açan sanatçı Saffan şöyle, “Mardin Valisi beni ağırladı ve masrafımı üstlendi. Benim birikimim olmadığı için sergiler açarak katılamazdım. Birileri bana destek olmadan yapamıyorum. Tüm bu zorluklara rağmen Türkiye’de mutluyum tabi ama hiçbir şeyin insanın vatanı gibi olmadığını herkes bilir. Türkiye’de kendi imkanlarımla sanatımı yapmayı çok isterdim ancak maddiyat beni çok zorluyor. Aç kaldım ama yine de sanatımı yapmaya devam ettim. Antalya’da bir sergi açtıktan sonra Diyarbakır’a davet edildim. Mersin’de bir sempozyuma katıldım tabi bunlar beni tatmin etmedi ama ne yapabilirim ki? Her şey maddiyata bağlı. İnşallah Türkiye beni ve sanatımı fark edecektir. Tek umudum bu.”
‘SANATSIZ BİR ÜLKE GELİŞEMEZ’
Diğer Suriyeli mülteciler gibi Saffan da hayata tutunmaya ve Suriye iç savaşında geride bıraktığı enkazı unutmaya çalışıyor. Geçimini sağlamak için Şanlıurfa’da bir inşaatta 100 lira yevmiye karşılığında çalışıyor. İlerleyen yaşına ve inşatta çalışmanın zorluklarına rağmen çalışmak zorunda olduğunu söyleyen Saffan; “Çünkü ev kirası ve elektrik faturası var. Zor da olsa Türkiye’de yaşamak zorundayım. Şanlıurfa’da olduğum için fazla tanınmadım ama yine de şükrediyorum. Sanatımı güzel bir atölyede yapmayı ve bir yerlere faydalı olmayı istiyorum. İnşallah birileri yardımcı olur da mesleğimi güzel bir yerde icra edeyim. İnşallah güzel günler görürüm. Türkiye’deki yetkililere bir şey diyemem ama eğer bana yardımcı olurlarsa benim için çok iyi olur. Sanatsız bir ülke gelişmez, bunu biliyorum, her konuda da sanat, sanat, sanat, diyorum” ifadelerini kullandı.
‘HERKES SAVAŞLARI DURDURMAK İÇİN BİR ŞEYLER YAPMALI’
Eserlerinde savaş ve şiddete dikkat çeken Saffan sözlerini, “Yaptığım eserler insanlığın şu anki yüzünü yansıtıyor. Savaşın ve şiddetin hiç kimseye faydası olmaz, olan sadece fakir insanlara, çocuklara, kadınlara oluyor. Savaş işkencelerle hayatı çekilmez hale getiriyor. Ben de eserlerimi hep bu yönde yapmaya çalıştım: Çığlıkları, suskunlukları, feryatları yansıtmak istedim. Bu zalim dünyaya, insanların çekilmez hale getirdikleri bu hayata ben de sanatımla dikkat çekebilsem ne mutlu bana. Herkes bu savaşları durdurmak için bir şeyler yapmalı” diyerek sonlandırdı.
