Şeyma Subaşı'ndan kredi kartı açıklaması
Şeyma Subaşı, Acun Ilıcalı'dan boşandıktan sonra ilk kez Hürriyet Gazetesinden Ayşe Arman'a konuştu.
İşte hafta sonunun en çok ses getiren Subaşı röportajının ikinci bölümü...
Subaşı; "Kredi kartı ekstrem 700 bin liraymış! Kaburgalarımı aldırmışım! Yalana bak... İtalyan arkadaşım şok içinde... Bir daha anne olmak yok..." dedi.
Kızma ama sizin yaşadığınız şeyi nesi gerçek, üç gün sonra ikiniz de sevgili yaptınız... Artık hayat hızlı diye, aşklar da mı hızlı...
- Bizim yaşadığımız her şey gerçekti. Ben hayatımda hiç yalan bir şey yaşamadım. Evet büyük aşk vardı ama sonra aşk bitti, yok oldu, gitti. “Ayrılmak isteyen Acun’du” diye bir şey de yok, karşılıklı bir şeydi..
"Melisa, Türkiye’de okuyacak"
İnsanlar genellikle çocuğunuza üzülüyor
- Ne alakası var. Ön yargı bu! Melisa gayet mutlu bir çocuk. Üstelik ona çok düşkün bir annesi ve babası var. İkimize de hayran. Hep gülümseyen, etrafına enerji saçan, sevgi dolu bir çocuk.
Nerede okuyacak?
- İstanbul’da. Acun öyle istedi, ben de “tamam” dedim. Hem babası da İstanbul’da. Dominik’e git gel yapacak onunla. Tatillerde birlikte yurt dışına gideriz. Melisa’nın hayatında değişen hiçbir şey yok. Her hangi bir mutsuzluğu da olmayacak.
Acun’a kırgın ve bozuk musun sen?
- Yok değilim. Mutlu olsun istiyorum.
"Aldığım nafaka dert olmuş! Azaltılsın diye bakanlığa mı ne başvurmuşlar..."
Aldığın nafaka millete dert oldu
- Evet ya, inanılmaz bir şey! Resmen dert olmuş benim nafakam. Duyduğuma göre azaltılsın diye bakanlığa mı başvurmuşlar ne… Komik tabii. Bence bu, aldığım nafakayla alakalı değil, onlar bana takık olan insanlar. Benim su içmeme bile takıklar. Belli bir grup var, benim yerlerde sürünmemi istiyorlar.
"BEN ONLARI ATLATMIŞIM BUNLAR NE Kİ..."
Kaç yaşından beri Acun’la berabersin?
- 18 yaşından beri, 19’a giriyordum. Şu anda 29’um. Kendimi bildim bileli diyelim…
Ve şimdi, seni, birdenbire ateşin ortasında bıraktı gibi hissediyor musun? Tamam güçlüsün filan ama yine de korkmadın mı?
- Ne olabilir ki? Beni silahla vuracaklar mı? Hayatta başımıza gelebilecek en kötü şey nedir mesela? Sağlık sorunları, Allah korusun evlatlarımıza bir şey olması, ölüm... Bunlar olmadıktan sonra, ben dımdızlak kalsam ne olur? Benim hayatta annem-babam var ablam var. Dünyanın en iyi arkadaşlarına sahibim. Benim bütün yabancı arkadaşlarım, boşandıktan sonra bana inanılmaz destek verdiler. Beni kimse yalnız bırakmadı ki. Daha kötü ne olabilir zaten? Metrestim ya! Kafelere falan alınmıyordum, oturtturulmuyordum… Ben onları atlatmışım, bu ne ki… Bundan sonra başıma gelecek her şeyi de atlatırım.
"Bir daha anne olmak yok! O defteri kapattım"
Bir daha anne olacak mısın?
-Yok! O defteri kapattım bir tek Melisam olsun. Melisa’yla biz ikiziz. Ona hep öyle söylüyorum. “Biz anne-kız seninle beraber büyüyeceğiz!” diyorum. Bugüne kadar büyümeyi reddediyorum. Ama artık bazı sorumluluklarının farkına varıyorum. Şimdiye kadar her şeyi, benim için başkaları yaptı. Acun ve çevresi bana yardımcı oldu 10 sene boyunca. Şimdi ilk defa benim yapmam gerekiyor. Onları yavaş yavaş öğreniyorum. Ben uçak bileti falan almasını bilmezdim. Hala bilmiyorum gerçi. Otel ayarlamayı da bilmem. Banka hesabımı da bilmem. Yavaş yavaş öğreniyorum. Böyle söylüyorum diye de kızacaklar…