Yıldırım Mayruk'tan çok tartışılacak açıklamalar: Kalçalarını kapatmayan...

Terziliğe ablasının yanında şapka yaparak başladığını, 12 yaşındaysa babasını kaybettiğini söyleyen ünlü modacı; 'babam askerdi ama aynı zamanda hafızdı. Sabah kalktığımda babamı üstünde röpteşambır ezberinden Kuran okurken görürdüm. Bizi hiçbir şeye zorlamadı' dedi.

Çocukluğunu hiç yaşamadığını, sokakta hiç oynamadığını belirten ünlü modacı içine kapanık bir çocuk olduğunu ve bu yapısının hala devam ettiğini söyledi.

Ünlülerle çalışmaktan neden vazgeçtiğini soran Nefise Seda Yanık'a ise; sessiz sakin kimseyi kırmaktan hoşlanmayan bir adam olduğum için bana çok borç takan oldu.

Öyle isimler var ki bazılarından neredeyse bir ev ederi alacağım vardır ama o kişinin ismini açıklamayacağım diye cevap verdi.

Sunucunun başka kimlerin size borcu vardı, bildiğimiz isimler mi sorusuna ise; Türkan Şoray, Müjde Ar, Emel Sayın, Gönül Akkor. Hepsi takıntılılar ama Türkan Şoray hanımefendinin her zaman hizmetindeyim diye cevap verdi.

Türk kadınlarını şık bulmadığını belirten ünlü modacı, Türk kadını şık değil, nerede nasıl giyineceğini bilemiyor, tüketim çok fazla ama bilgi çok az. Bilinçsizce giyim var. Mesela kokteylde tuvalet giyilmez, ama giyiyorlar. Türk kadınlarından belli bir tarzı var diyebileceğimiz insanlar parmakla sayılacak kadar az cevabını verdi.

Modacı tanımını benimsemediğini belirten Mayruk, Modacı dediğin nedir? Biz terziyiz.. ama bazıları beğenmiyor bu ismi, küçümsüyor terziliği. Yoksa ha modacı, ha bozacı! Bu tanımları yerli yersiz kullanmak saçmalık dedi.

Hasta olduğu zaman bile işini ihmal etmediğini, kalkıp elinden gelenin en iyisini yaptığını belirten Mayruk; disiplinliyim, yalan söylemem, kimsenin kalbini kırmam, işimi doğru yaparım. Başarının sırrı nedir diye soranlara cevabım budur dedi. Benim diktiğim kıyafetleri herkesin üzerinde göremessiniz ama 20 sene geçse bile modaları geçmez diye de sözlerine devam etti.

25 yıl önceki şıklığın artık kalmadığını belirten Mayruk; artık moda diye birşeyin kalmadığının altını çizdi ve sözlerine şöyle devam etti; İstanbul gibi 17 - 18 milyonluk bir şehirde kalçalarını kapatmayan şortlarla gezen kadınları yadırgıyorum. Bana çok müstehcen geliyor. Burada şort giyilmez, git adaya orada giy şortunu diye de serzenişte bulundu.