Ses Kayıtları İlk Kez Ortaya Çıktı! Marilyn Monroe'nun Katili Bir Kennedy mi?
Sinema ikonu Marilyn Monroe'nun yüksek dozda sakinleştirici sebebiyle hayatını kaybetmesi 62 yıl sonra bile hala şüpheli bulunuyor. Monroe'nun intihar olarak değerlendirilen ölümünün aslında bir cinayet olabileceği yeniden konuşulmaya başlandı. Konuyla ilgili yeni çıkan kitapta, bu olası cinayetinin faillerinin Kennedy ailesinden bir isim olabileceği belirtiliyor.
Hollywood'un ikonik yıldızı Marilyn Monroe'nun 1962 yılında, henüz 36 yaşındayken gerçekleşen ölümü hala gizemini koruyor. On yıllardır "intihar" denilen ölümüyle ilgili sorular ve komplo teorileri gündemden düşmezken, dönemin ABD Başkanı John F. Kennedy'nin kardeşi Robert Kennedy'nin olayla ilgisinin bulunduğu iddiası yeniden ortaya atıldı.
Marilyn Monroe'nun ölümünün hemen öncesinde dönemin ABD Başsavcısı Robert F. Kennedy ile şiddetli bir şekilde tartıştığına ve Kennedy'nin onu susturmak için oyuncuya ilaç vermiş olabileceğine dair kanıtları olduğunu öne süren bir kitap yayımlandı.
MONROE'NUN EVİNİ DİNLEMİŞLER
Habertürk'ün aktardığına göre; daha önce hiç görülmemiş notlara ve dinlenildiği iddia edilen telefon konuşmalarının yazılı dökümlerine dayanan "The Fixer" adlı kitabın yazarları Josh Young ve Manfred Westphal, davayı ortaya koymak için, özel dedektif olan Fred Otash adlı bir polis memurunun soruşturma dosyalarına başvurdu. 'Dreamland'in en iyi tamircisi' olarak bilinen Otash'ın, Monroe'nun ölümünden önceki haftalarda evini dinlediği söyleniyor. Bu dinlemenin nedeni kitapta açıklanmıyor.
Ancak orijinal kasetlerin, Marilyn Monroe'nun 5 Ağustos 1962'de aşırı dozda ilaç nedeniyle ölü bulunmasından kısa bir süre sonra kaybolduğu söylendi. Yazarlar, Otash'ın gizli kasetlerindeki kayıtları bulduklarını belirterek, tamircinin özel notlarını da aktardı.
'SANIRIM MARILYN ÖLDÜ'
Kitapta aktarılan hikaye, 4 Ağustos'un sonlarında sarhoş Peter Lawford'un Otash'ın kapısını yumruklayıp "Sanırım Marilyn öldü" demesiyle başlıyor. Dedektif hemen parçaları birleştirmeye koyuluyor ve Reed Wilson adında bir iş arkadaşını Monroe'nun evinden delil toplamaya gönderiyor. Daha sonra gizli kasetleri dinliyor.
Otash'ın notları, Robert F. Kennedy'nin aynı gün Kennedy'nin kayınbiraderi olan Lawford'un kışkırtmasıyla San Francisco'dan Los Angeles'a uçtuğunu ve Robert Kennedy'yi arayıp Marilyn Monroe'nun ruh halinden endişe duyduğunu söylediğini gösteriyor.
Tamirci Otash, Kennedy'nin, Monroe'nun Brentwood'daki evine ilk geldiğinde ünlü oyuncunun üzgün olduğunu kaydediyor. Otash'ın notlarına göre o sabah saat 11 civarında Kennedy ve Monroe cinsel birliktelik yaşıyor ve Kennedy gidiyor.
'ÇOCUĞU ALDIRDIĞIMDA SEN NEREDEYDİN?'
Robert F. Kennedy, aynı günün ilerleyen saatlerinde bu kez Lawford ile eve dönüyor ama Marilyn Monroe perişan halde ve ona bağırıyor. Monroe, sevgilisine, kendisine birçok taahhüt ve söz verdiğine dair bazı tehdit edici ifadeler kullanıyor; "Ben çocuğunu aldırmak zorunda kaldığımda sen neredeydin" diye bağırıyor. Çığlıklar daha da artıyor, ta ki Kennedy ya da Lawford, bir yastık kapıp onu yatakta susturmak için kullanana ve artık çığlık kalmayana kadar...
Kitaptaki iddiaya göre dedektif, Robert F. Kennedy ya da Lawford'un Marilyn Monroe'ya bir şey içirmiş olabileceğini düşünüyor. Otash'ın notlarına göre Marilyn Monre daha sonra, (dinlenen) telefonu düşürüyor ve saatler sonra cansız bedeni bulunuyor.
Kaynak: Habertürk