Ahmet Hakan'ın tepki gösterdiği Ece Üner'den yanıt geldi
Türkiye'de ilk yeni tip koronavirüs vakasının tespit edilmesinin ardından hijyen ürünleri başta olmak üzere temel ihtiyaç ürünlerine fahiş zamlar yapıldı.
Türkiye'de ilk yeni tip koronavirüs vakasının tespit edilmesinin ardından hijyen ürünleri başta olmak üzere temel ihtiyaç ürünlerine fahiş zamlar yapıldı.
Show TV spikeri Ece Üner, ana haber bülteninde söz konusu zamları yapan fırsatçılara söylediği "Namuslu esnafa hiçbir lafımız sözümüz yok. Ama Virüs mü, fırsatçılar mı daha hızlı yayılıyor? Bilemedik. Koronavirüs geliyor, maske fiyatı 5 katına çıkıyor. Dezenfektan fiyatları katlanıyor. Makarna, 3 katına çıkıyor. Deprem oluyor, ev sahipleri kirayı 3 kat artırıyor. Sorsan hepimiz Müslümanız. Ama gel gör ki, namaz 5 vakit, ahlak 24 saat farz. İhbar edin. Bu bizim vatandaşlık sorumluluğumuz" sözleriyle çok konuşuldu.
AHMET HAKAN'DAN SERT TEPKİ GELMİŞTİ
Üner bu sözleri nedeniyle başta Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan olmak üzere bazı isimler tarafından hedef tahtasına oturtuldu.
Hakan bugünkü yazısında, Üner'in sözlerini eleştirerek şunları yazdı:
" Bizdeki seküler kesimlerde...
Öteden beri...
Ahlaksızlık yapanların, sahtekârlık yapanların, fırsatçılık yapanların alayının namazında niyazında insanlar olduğu yönünde...
İnsaftan, vicdandan, terbiyeden ve ahlaktan yoksun çok yerleşik bir önyargı vardır.
*
O çirkin önyargı, galiba Ece Üner’de de var biraz.
Ne hazin! Ne ayıp! Ne kötü!"
Ahmet Hakan'dan Ece Üner'e tepki: Ne ayıp! Ne kötü!
"'ANLAMAK' BİR 'NİYET' HATTA BİR 'AHLAK' SORUNUDUR"
Ahmet Hakan'ın bu sözlerine Ece Üner'den jet ve sert bir yanıt geldi.
Üner sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada isim vermeden şu ifadeleri kullandı:
"Beni anlayanlara gönülden büyük teşekkür. Zira söylediklerimden “namaz kılmak kötüdür” ya da “fırsatçılar namaz kılanlardır” gibi bir sonuç çıkartmak olağanüstü bir çaba ve “meziyet” ister. Bu “meziyet” i gösterebilen sayılı insana da cevabım; 'Anlamak' yalnızca bir 'idrak' sorunu değildir; tersine çoğu kez bir 'niyet' hatta bir 'ahlak' sorunudur"