CHP'li Banu Özdemir iddianamesine Fuat Uğur'un ardından bir tepki de Cem Küçük'ten
Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, İzmir'de cami provokasyonuyla ilgili Banu Özdemir hakkında 3 yıl hapis istemiyle iddianame düzenlenmesini tepki gösterdi.
Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, İzmir'de camilerden 'Çav Bella' çalınması provokasyonu sonrası tutuklanan geçtiğimiz günlerde serbest bırakılan CHP İzmir eski İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir hakkında 3 yıl hapis istemiyle iddianame düzenlenmesini tepki gösterdi.
Banu Özdemir iddianamesi yandaş yazar Fuat Uğur'u bile isyan ettirdi
Almanya'daki Dreher Kanunu üzerinden CHP'li Banu Özdemir davasında hazırlanan iddianameye tepki gösteren Cem Küçük, "Bir kere Çav Bella şarkısını hoparlörden yayınlayan Banu Özdemir değil. Elimizdeki tek şey Özdemir’in attığı tweet. Hoşumuza gitmese bile bu suç değil. Ben de başta Çav Bella’yı Banu Özdemir çaldı sandım ve öyle yorum yapmıştım. Hâlbuki olay böyle değil" yorumunda bulundu.
"Hukuk zanla işlemez. Somut kanıtla yürür... Almanya nasıl Dreher Kanunu’nu tartışıyorsa ve bazı davalardan pişmansa biz de ileride bu saçma davalardan pişman olmayalım..." diyen Cem Küçük'ün CHP İzmir eski İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir hakkında 3 yıl hapis istemiyle iddianame düzenlenmesini tepki gösterdiği yazısı şöyle:
"Dreher Kanunu’ndan 2019 yapımı “Der Fall Collini (Collini Davası)” filmiyle haberdar oldum. Ferdinand von Schirach’ın aynı isimli romanından uyarlanan Collini Davası genç bir avukatın bir cinayet sanığının vekilliğini alması üzerinden gelişen olayları anlatıyor...
Ünlü bir şirketin CEO’su öldürülünce avukat cinayetin niçin işlendiğini de öğrenmek istiyor. Geçmişe doğru gidince olayın perde arkasının Nazi Almanya’sına dayandığını görüyor. Nazilerin İtalya’da infazları ve bu infazların sonradan yargılama konusu da olması filmin mihenk taşları...
Bu arada avukatın annesinin Türk olduğunu hatırlatayım. Filmle ilgili bu kadar spoiler yeterli ama konunun özü şu: Alman yargıçlar 1968’de bir kanun çıkarıyorlar. Buna göre o tarihten sonra bir Nazi subayı yakalansa bile geçmişte yaptıklarından dolayı yargı önüne çıkarılamıyor. İsterse 1939-45 arası 100 kişiyi öldürmüş olsun 1968’de çıkan Dreher Kanunu’yla yargılamanın önüne geçiliyor.
Tartışma da burada başlıyor. Elbette cinayetin gerekçesi ne olursa olsun haklılığı olmaz ama bir paradoks ortaya çıkıyor. Geçmişte yaptıklarından dolayı yargı önüne çıkarılamayanların durumu toplum vicdanını yaralıyor. Collini Davası paradoksal durumu enfes işleyen bir film...
Bu kadar lafı etme sebebim Banu Özdemir’in durumu. İzmir’de bir camide ezan saati hoparlörlerden Çav Bella şarkısı çalındı. Bunu kim niçin yaptı henüz ortaya çıkmadı. Mutlaka failler bulunacaktır. Banu Özdemir, Çav Bella şarkısı çalınınca sosyal medya hesabından, “Şaka bir tarafa İzmir Karşıyaka, Konak, Bornova, Buca gibi birçok ilçede farklı camilerden Çav Bella çalındığı videolarını gördük. İzmir İl Müftüsü bir açıklama yapacak mı?” diye mesaj yayınladı.
Dün Banu Özdemir hakkındaki iddianame çıktı. İddianamede “Ramazan ayında ve bayram arefesinde videoya hiç yer vermeksizin bu videoyu kınaması mümkünken kınamadığı ve alay ederek paylaşım yaptığı” ifadesi yer aldı. Özdemir’in 1 yıldan 3 yıla kadar cezası isteniyor.
Bir kere Çav Bella şarkısını hoparlörden yayınlayan Banu Özdemir değil. Elimizdeki tek şey Özdemir’in attığı tweet. Hoşumuza gitmese bile bu suç değil. Ben de başta Çav Bella’yı Banu Özdemir çaldı sandım ve öyle yorum yapmıştım. Hâlbuki olay böyle değil.
Fuat Uğur bu konuyla alakalı birkaç tweet attı ve şöyle dedi: “Eğer bilmediğim bir şey varsa diye marj bırakıyorum ama İzmir CHP Yöneticilerinden Banu Özdemir'in tweeti, sadece yapılanı, yani İzmir'de camilerde Çav Bella çalındığını duyurmak ve bunu İl Müftülüğü'nün de dikkatine sunmaktan ibaretti.
Bunun neden suç olduğunu bana biri anlatsın.”
Eğer Çav Bella’yı o çalmadıysa, hoparlörlerden çalınmasına yardım etmediyse ve işin failleri ortada yoksa Banu Özdemir suçlanamaz, mahkûm edilemez. Ama bilmediğimiz bir şey varsa bize lütfen açıklayın.
Hukuk zanla işlemez. Somut kanıtla yürür... Almanya nasıl Dreher Kanunu’nu tartışıyorsa ve bazı davalardan pişmansa biz de ileride bu saçma davalardan pişman olmayalım..."