Savcılıktan Birgün ve Evrensel'e ‘müstehcen’ suçlaması
Düzce T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki bir tutuklunun BirGün ve Evrensel gazetelerinin verilmemesine ilişkin şikâyeti üzerine savcı, kovuşturmaya gerek görmedi. Savcının gerekçesi hayli ilginçti: Gazeteler müstehcen içerik taşıyor.
Düzce T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki tutuklulara BirGün ve Evrensel gazeteleri verilmezken yapılan başvurular da sonuçsuz kalıyor. Tutukluya Aycan Çiçek, televizyonda TRT2, TELE1, Halk TV kanallarının bulunmadığını ve kendisine BirGün ve Evrensel gazetelerinin verilmediğini belirterek Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı’na gardiyanlar hakkında ‘görevi kötüye kullanma’ suçundan şikâyette bulundu.
Şikâyet dilekçesinde cezaevi yönetiminden televizyon kanallarını talep ettiğini ancak yanıt alamadığını aktaran Çiçek, gazetelerin de kendisine koronavirüs salgını bahane edilerek verilmediğini savundu. Temel hak ve hürriyetlerinin engellendiğini dile getiren Çiçek’in başvurusu hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı.
İYİLEŞMEYİ GECİKTİRİRMİŞ
Cezaevi yönetimine müzekkere yazan savcılık, yapılan araştırmaya göre BirGün ve Evrensel gazetelerinin ‘kurum disiplinini, düzenini veya güvenliğini bozan ya da tehlikeye düşüren, hükümlülerin iyileştirilmesi amacına ulaşmayı zorlaştıran yahut müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve yorumları kapsayan içerikleri taşıdığı’ iddia edildi. BirGün ve Evrensel’in bu nedenle kurumda satılmadığı ve söz konusu yayınların cezaevine girişinin engellenmesinin yönetimin görevi olduğu belirtildi. Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı şikâyet hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadığı’ yönünde karar verdi.
Mahkûma kötü muamele yakınına çıplak arama iddiası
Tutuklu ve hükümlüler tarafından cezaevlerinden gelen kötü muamele iddiaları artarken görüşçülerinin de durumu farklı değil. Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 2017’den bu yana tutuklu bulunan Firazpir Özbay, yaşadıklarını kardeşi Sarya Özbay yoluyla BirGün’e anlattı. Siyasi koğuş olmadığı gerekçesiyle ağabeyinin 3 yıldır tek kişilik hücrede tutulduğunu belirten Özbay, “Abim, örgüt üyeliği şüphesinden 2016’da tutuklanarak Ağrı Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Ancak hukuksuzlukların çoğu 2017’de Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’ne sürüldükten sonra yaşanmaya başladı” dedi.
Ağabeyinin ölüm tehditleri aldığını iddia eden Özbay, şunları öne sürdü: “Psikolojik şiddet uygulandı. Abim, hücrede suyu doldurabileceği bir kova verilmediği için musluğun altında duş almaya çalıştı. Ağrı’dan Nevşehir’e nakledildikten sonra kıyafetleri bile verilmedi. Hatta içme suyuna dahi ulaşımda sorun yaşıyor.”
Kötü muamelenin yalnızca abisine değil görüşe gittiklerinde kendisine ve ailesine de uygulandığını söyleyen Özbay, “Görüşe gittiğimizde çıplak aramak istediler. Direnince de ‘Görüşe almayacağım seni’ dediler. Önce üst sonra alt bedenimi aradılar. Bize diğer görüşçülere oranla daha kısa süre tanınıyor” ifadelerini kullandı.
Sosyal mesafe hak getire
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum (CİSST) Derneği’ne 15 Ocak- 30 Aralık tarihleri arasında ülkedeki 131 cezaevinden şikâyet geldi. 83’ü kapalı, 48’i açık cezaevinden gelen başvurulardan öne çıkanlar kapasite, hijyen, sağlık ve beslenme sorunu oldu. Mahpuslar koğuşlarının kalabalık, yatakların birbirlerine yakın mesafede olduğunu, bu yakınlıkta uyumak zorunda kaldıklarını, sosyal mesafe koyamadıklarını, açık hapishanelerde farklı koğuşlarda kalan mahpusların ortak alanlarda ve yemekhanelerde bir araya gelmek zorunda kaldıklarını aktardı.