Yeni Şafak yazarı Karagül, U dönüşünü savundu: Geçmişte 'terör örgütü hükmündedir' dediği BAE değişmiş
Yeni Şafak yazarı Karagül, geçmişte BAE'yle ilgili söylediklerinin arkasında olduğunu belirtti. 'İki ülke arasındaki ilişkileri güçlendiği oranda destekleyeceğini, ancak aynı şeyler olursa sert eleştirilere devam edeceğini' kaydetti.
GERÇEK GÜNDEM - Mısır ve Doğu Akdeniz başta olmak üzere birçok uluslararası kriz bölgesinde karşı karşıya gelen Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ilişkilerinde yeni bir sayfa açıldı. Türkiye ekonomisinde sorunların derinleştiği bir dönemde iki ülke arasında 10 ayrı anlaşma imzalandı. BAE, Türkiye'ye yatırım için 10 milyar dolar ayırdı.
Bu gelişme, iktidara yakınlığıyla bilinen medya kuruluşları ve gazetecilerde de bir 'U dönüşüne' neden oldu. Bunların başında uzunca bir süre Yeni Şafak'ın Genel Yayın Yönetmenliği'ni de yapan İbrahim Karagül geliyor.
Karagül, bugün yayımlanan yazısında ilk olarak "Hepsi gerçekti. Hepsi yaşandı" diyerek geçmişte BAE'yle ilgili yazdığı her yazının arkasında olduğunu söyledi.
Ardından kendisinin devlet değil, gazeteci olduğunu, devletin hiçbir kurumunda görev almadığını belirterek "Devlet birey değildir. Sistemdir. Yüzyılların aklıdır, bilgeliğidir. Devlet sabırdır, uzun vadeli hesaptır, karmaşık ilişkileri ve tehditleri yönetme becerisidir. Türkiye gibi, imparatorluklar aklı olan, tarih biçimlendiren, coğrafya inşa eden bir siyasi aklın bireylere, gündelik siyasi pozisyonlara göre hareket etmesi düşünülemez" diye yazdı.
'ERDOĞAN YÜZYILLARIN BİLGELİĞİ VE SİYASİ AKLIYLA HAREKET EDİYOR'
'Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, yüzyılların bilgeliği ve siyasi aklıyla hareket ettiğine ve bunun bir millet için çok büyük bir öncülük olduğuna inandığını' söyleyen Karagül, "Bu döneme tanık olmuş kuşağın bir ferdi olarak, bu yüzyılların mücadelesine adanmanın, omuzlarımıza yüklenen bir vebal olduğuna inanıyorum" ifadesini kullandı.
'BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ U DÖNÜŞÜ YAPTI'
Karagül değişenin Türkiye değil, Birleşik Arap Emirlikleri olduğunu savundu. İki ülke arasında yaşanan gerilim sürecinde Türkiye'nin sapasağlam yerinde durduğunu söyleyen Karagül, BAE'nin U dönüşü yaptığı görüşünü dile getirdi:
"Çöküş 'Arap Cephesi'nde oldu. ABD’nin, Çin tehdidine karşı güçlerini Pasifik’e yoğunlaştırması, Ortadoğu’da güçlerini azaltması, Afganistan’dan çekilmesi bu coğrafyaya bir şey söyledi: ABD artık hiçbir ülke için gelecek güvencesi değildir.
Bu ülkeler, yeni ittifak arayışlarına girdiler. Radikal biçimde Türkiye’ye yöneldiler. Çünkü Türkiye onlar için tehdit değildi. Ortaklık ve dayanışma öneriyordu.
BAE’nin Türkiye ile yakınlaşmasının tek sebebi budur. İşler yolunda giderse, Suudi Arabistan’dan da aynı davranışı göreceğimizi düşünüyorum. Her ne kadar tepki gösteriyor gibi görünseler de, BAE’nin başlattığı süreci çok yakından izliyorlar."
'BAE-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ GÜÇLENDİĞİ ORANDA DESTEK VERECEĞİZ, AYNI ŞEYLER OLURSA SERT ELEŞTİRİLERİ DEVAM ETTİRECEĞİZ'
Genel olarak Türkiye için kötü olanı eleştirip iyi olanı desteklediğini ileri süren gazeteci, "BAE-Türkiye ilişkileri güçlendiği oranda destek vereceğiz. Ancak aynı şeyler yine olursa, aynı sert eleştirileri de devam ettireceğiz" diye de ekledi.
Peki Karagül, geçmişte neler yazmıştı?
'BAE ARTIK TÜRKİYE İÇİN BİR TERÖR ÖRGÜTÜ HÜKMÜNDEDİR'
Karagül, yakın zamana kadar BAE Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan hakkında ağır ifadeler kullanıyordu.
21 Aralık 2019 tarihli yazısında BAE'nin '15 Temmuz darbesinden FETÖ'ye desteğe, Dubai'de İran paralarını aklamaktan Doğu Akdeniz ve Ege'de Türkiye'yi köşeye sıkıştıranlarla birlikte hareket etmeye, son olarak da Libya'da Türkiye ile hesap görmeye kadar her alanda, her bölgede Türkiye düşmanlığı peşinde olduğunu' savunuyordu.
Bu ülkenin Türkiye için artık bir terör örgütü hükmünde olduğu görüşünü şu sözlerle anlatıyordu:
"Dubai’ye tek bir füze düşse ekonomisi çökecek, kendisi çökecek bir ülke BAE. “Parası yoksa hiçbir şeyi yok” olacak bir ülke. O para tek bir füze ile yok olabiliyorsa, gerisini onların düşünmesi lazım. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’na suikast düzenlemeye, milletimize silah çekmeye, terör örgütleri üzerinden bizimle savaşa kalkışan BAE, artık Türkiye için bir terör örgütü hükmündedir. Bölgedeki bütün terör faaliyetlerini finanse eder duruma gelen bu ülke kendini korumak istiyorsa Muhammed bin Zaid’i devre dışı bırakmalıdır. 'Ya Zaid ya kendisi' bir karar vermelidir."
'BU ADAMI DURDURMAK EN BÜYÜK TERÖRLE MÜCADELEDİR'
20 Ocak 2020'de yaptığı paylaşımda Muhammed bin Zayed’le mücadeleyi terörle mücadele olarak niteleyen Karagül, şunları söylüyordu:
"Bu adamı durdurmak, en büyük terörle mücadeledir. Ortadoğu'nun terör trafiği BAE'li Muhammed Bin Zaid'de, yani bu adamda kesişiyor. Yemen'de, Suriye'de, Libya'da, Kaşıkçı cinayetinde, savaş suçlarında hep o var. Türkiye'yi vuran bütün terör örgütlerini besliyor."
'CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A SUİKAST GİRİŞİMLERİNDE BULUNUYOR'
Takvimler 11 Eylül 2020'i gösterdiğindeyse 'Arap milleti, sizi Türkiye ile savaşa sürükleyen bu adamı durdurun' başlıklı yazısında Muhammed bin Zayed'in Türkiye'ye savaş açtığını söylüyordu. "Terör örgütlerini Türkiye'nin üstüne salıyor. Onlara silah ve finans sağlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimlerinde bulunuyor" diyen Karagül, ardından şunları getiriyordu:
"Kim Türkiye’ye saldırırsa onlarla ortak oluyor. Ermenistan Azerbaycan’a saldırıyor, Ermenistan’ın yanında yer alıyor. Yunanistan, İsrail, Batılı ülkeler Türkiye’yi vuruyor, onlarla birlikte o da Türkiye’ye saldırıyor. Macron’un sözcüsü gibi hareket ediyor. Coğrafyanın her köşesinde, her alanda Türkiye’ye çirkin saldırılar yürütüyor.
Bütün Arap milletini, ülkelerini Türkiye ile savaşa sürüklüyor. Bütün Batı dünyasını Türkiye’ye saldırı için provoke ediyor. Bütün terör örgütlerini Türkiye’ye saldırtıyor. Bunu onaylayacak mısınız? Bu adamı durduracak mısınız?"